Fotoğraf: OĞUZ YETER
Beyaz Müzayede’nin kurucusu Aziz Karadeniz, “Dünyada ressam Cezanne’ın bir tablosuna 250 milyon dolar verilirken Türkiye’de çağdaş sanatın 150 milyon dolar piyasası var” dedi.
Dünyada sanat piyasası 60 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştı. Bunun 12 milyar doları çağdaş sanat. Önümüzdeki yıllarda ise bu rakamın 20 milyar dolara geleceği öngörülüyor. Türkiye’nin ilk çağdaş sanat müzayede evinin kurucusu Aziz Karadeniz Türkiye’deki çağdaş sanat piyasasının 150 milyon dolarlık bir büyüklükte olduğunu söylüyor. Bu yılın ilk çağdaş sanat müzayedesi 13 Nisan’da Beyaz Müzayede tarafından yapılacak. Malum 2013 Türkiye’de sanat piyasasının durgun olduğu bir yıl oldu. Yılın bu ilk müzayedesi bu yüzden de ilgi çekici. Türkiye’de çağdaş sanat müzayedeciliği dendiğinde ilk akla gelen müzayede evi Beyaz Müzayede’nin kurucusu Aziz Karadeniz’le buluşup hem bu yeni müzayedesi hakkında bilgi aldık hem de Türkiye’de çağdaş sanatı konuştuk.
Bankacılıktan geldi
Sohbete Aziz Karadeniz’in geçmişinden başladık. Aziz Karadeniz aslında bir yatırım bankacısı. 2005 yılına kadar bankacılık kariyerinde ilerleyen Karadeniz çağdaş sanata hobi olarak başlayıp, bu hobisini işe dönüştüren bir isim.
- Beyaz Müzayede nasıl kuruldu?
2005 yılında aile holding şirketini kurduk. Finansal danışmanlık şirketi aslında. Ben hayatta sevdiğim işi yapmaya önem veriyorum. Bunu hayatımda hep görebilirsiniz.
- Sanat tutkusu aileden mi geliyor? Çağdaş sanatla ilgilenmeye nasıl başladınız?
Sanat ilgim New York’ta gelişti. Çok çalışıyordum kafamı boşaltmak için galeri gezerdim. Ailemde klasik sanata ilgi vardı. Babam rektörlük yapmış biri, tıp alanında profesördür, annem de Robert Kolej mezunudur. Başlarda benim çağdaş sanat merakım aileme tuhaf geldi. Ben Türkiye koşullarında hep profesyonel olarak iyi para kazandım. Dönünce çağdaş sanat eserleri almaya başladım. İnanın o dönemde maaşınızla alamayacağınız eser yoktu. Çağdaş sanata ilgi duyan kişi sayısı çok azdı. Babam, ‘Oğlum bu kadar emek vererek kazandığın paranı çarçur ediyorsun’ dedi uzun süre.
Fiyat aralığı getirdi
- Siz fiyat aralığı sistemini getirdiniz. Bu hem sanatçıları hem de alıcıları rahatlatıyor mu?
Kesinlikle. En alt fiyat ve üst fiyat aralığını katalogta görüyorlar.
- Türkiye’de çağdaş sanatı tepe noktayı 2010 yılında gördü.Biraz önce de sormuştum. O dönemde fuarlar, galeriler, müzayedeler toplamına baksanız 300 milyon dolarlık bir büyüklükten söz ediliyor. Bu rakamı yorumlar mısınız bir finansçı olarak? Ve neden düştü?
Bu rakam benim bildiğim 250 milyon dolar. Bu rakam Türkiye’nin GSMH’na baktığınızda önemli bir rakam değil. Dünyanın en önemli Çağdaş Sanat Fuarı Art Basel’de 4 günde bazı seneler daha iyi bazı seneler biraz düşüyor ama ortalaması 4-5 milyar dolar arasında bir büyüklüğe ulaşıyor.
- 2010 yılından sonra çağdaş sanat alanında fiyatlar düştü mü yerinde mi saydı?
2010’dan sonra Türkiye’de çağdaş sanat alanında TL bazında fiyatlarda gerileme oldu. Bunun farklı nedenleri var. Bugün Türkiye’de çağdaş sanat alınabilecek seviyelerde. Bugün bakınca son 1 yılda toplam ciro 100- 150 milyon doları geçmez.
Sanata teşvik şart
- Katar şeyhi Fransız ressam Cezanne’in bir tablosuna 250 milyon dolar vermişti değil mi?
Bravo. Buna bakmak lazım. Aslında sanat çok önemli bir tanıtım fırsatı ülkeler için. Sanat ihracatı yapıyor ülkeler. Bunu yapmak için öncelikle kendi ülkenizdeki sanatın likit hale gelmesi şart. Türkiye’de piyasa alım satımın rahat yapıldığı bir alan olmalı. Türkiye’de fiyat oynamaları fazla olabiliyor. Sanat eserinin üzerinde yüzde 18’lik KDV çok yüksek. Bu koleksiyonere çok yük bindiriyor. Ayrıca Türkiye’de koleksiyonerlerin çoğu şahıs bazlı, kurumsal değil. Sanata teşvik şart Türkiye’de...
Türk ressamlar Zorlu’da sergilenecek
BEYAZ Müzayede 13 Nisan’da 2014 yılının ilk Çağdaş ve Modern Sanat Müzayedesi’ni yapacak. Müzayedede satışa sunulacak eserler 9-12 Nisan tarihleri arasında Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde de sergilenecek. Müzayede de Semiha Berksoy’un Venedik Bienali’nde sergilenmiş eserlerinin de yer aldığı 10 tablosu satışa sunulacak. Bu satışlardan elde edilecek gelir Beyoğlu’nda kurulacak Semiha Berksoy Müzesi’ne aktarılacak.
Müzayedede Fahrelnissa Zeyd, Mübin Orhon, Nejat Devrim, Erol Akyavaş, Burhan Doğançay, Adnan Çoker, Ömer Uluç, Ferruh Başağa, Komet, Mehmet Güleryüz gibi sanatçıların eserleri yer alacak. Mubin Orhon’un 1962 tarihli ‘Dripping Rouge’ isimli yapıtı 450-600 bin lira arasında fiyat aralığında satışa çıkacak.
Şeyhten ‘İskambil Oynayanlar’a 250 milyon dolar
Katar Emiri El Tani, Modern sanatın babası olarak bilinen Fransız post-empresyonist ressam Paul Cezanne’ın “İskambil Oynayanlar” tablosuna 250 milyon dolar verdi. Fransız ressam Paul Cezanne’ın 19. yüzyılın sonuna ait eseri, 250 milyon dolarla dünyanın en pahalı sanat eseri unvanını da almış oldu. Tabloyu koleksiyonunda tutan Yunan armatör George Embiricos, Fransız ressamın bu nadide eserini ölmeden önce satışa çıkarmıştı.
Hâlâ duvar rengine göre tablo istiyorlar
- Sanatla ilgilenen yeni bir kesim var der misiniz?
Sanatsever tarzı aynı gibi. Ancak bir dönem aktif olanlar yavaşlıyor. Türkiye’de çağdaş sanat alanlar patron kesimi genelde, üst düzey yöneticiler. Ekonomi iyi gittiğinde sayı kabarıyor. Bir de entelektüel isimler alıyor, onlar evlerine asmak için alıyor.
- Hâlâ var mı salondaki koltuk takımının rengine, duvar rengine uygun tablo arayanlar?
İnanır mısınız hâlâ öyle alanlar var. Fıkra gibi. ‘Koltuğum şu renk, üzerine şu renk, hatta şu sanatçının ismini de vererek istiyorlar. Ben yadırgamıyorum. Ancak bunu sanatçıya söylerken dikkat ediyorum. Ben Komet’e çok takılırım. ‘Çok figürlü işler yap onlar seviliyor’ derim. O da ‘olur mu böyle şey’ diye söylenir hep. Sanatın teorisi ve ticareti aslında üst üste oturmuyor. Sonuçta galeriler ticari müessese. Ne satılıyorsa onu alıyor. Devrim Erbil Hoca’yı çok severim. Ona da şaka yaparım. ‘Evimin şurasına şu renkte bir Devrim Erbil istiyorum’ diyebiliyorlar. Çağdaş sanatta renk ve ebat çok önemli.
- Nelere ilgi var? Hangi sanatçılara ilgi var?
Müzayede evi olarak isim vermek çok yanlış olabiliyor. İsimler kırılabiliyor.