Sabancı ailesinin veliahtlarından Hacı Sabancı ile manken sunucu Özge Ulusoy, bir süre ara verdikleri ilişkilerine kaldıkları yerden tam gaz devam ediyor. Birbirleriyle son derece uyumlu gözüken çift her fırsatta yurt dışına tatile gidiyor. Venedik senin, Maldivler benim geziyor. Hem aşklarının hem de hayatın tadını çıkarıyor. Biraz gizemli de olsa fotoğraflarını paylaşıyor. Gizemli diyorum çünkü; Hacı genelde kendini göstermemeye özen gösteriyor. Yüzü veya arkası dönük Özge’ye elini uzatmakla yetiniyor. Fotoğraf karesinde bir el görüyorsunuz, bir de Özge’yi. Pozu bir yerde görmüşler ordan esinlenmişler deniliyor. Hacı ailesinin tepkisinden çekindiği için belki böyle istiyor. Bunlar detay. Önemli olan ilişkilerini güle, oynaya mutlu bir şekilde sürdürmeleri. Özge akıllı kadın. Bugün eline verenin yarın kolunu kaptıracağını biliyor. Her ne kadar evliliği düşünmüyormuş gibi yapsa da parmağına tektaş yüzüğün takılacağı günü dört gözle bekliyor.Para peşin kırmızı meşinParayı veren düdüğü çalar. Televizyon dünyasında artık sadece para konuşuyor. Hem de büyük paralar. ‘Muhteşem Yüzyıl’ın popülaritesinden sonra Hürrem Sultan’ı canlandıran Meryem Uzerli’nin borsası o kadar arttı ki kadını apar topar Almanya’dan getirdiler. Daha ortada senaryo yokken tonla parayı peşin verdiler. Meryem şu aralar reklamlarda oynayarak kesesini doldurmaya devam ediyor. Yapımcılar da harıl harıl ona uygun bir dizi ve rol arkadaşı bulmaya çalışıyor. Bu arada Kanuni’yi canlandıran Halit Ergenç de popülaritesinin zirvesinde. Evinde oturmuş bir yıl ara verdiği ekrana dönmek için uygun proje bekliyormuş. Onu da ellerinden kaçırmak istemeyen yapımcılar daha ortada fol yok yumurta yokken bölüm başı 100 bin TL’den 1.3 milyon TL’yi peşin vermişler. Dizi ne zaman hayata geçecek, konusu ne olacak, başka kimler olacak belli değil. Meryem Uzerli tükenmişlik sendromu diye setlerden kaçtı. Memlekete varlıklı bir kadın olarak döndü. Halit Ergenç sessiz sedasız köşesine çekildi. Reytingi garanti diye televizyoncular ayağına geldi. Oyuncuların gözü açıldı. Palavralara karınları tok. Para peşin kırmızı meşin!Öykü ile Kemal: Bir aşk hikayesiTarz yarışmasını ayakta tutabilmek için her türlü taktiği deniyorlar. Yarışmacılar ayrı, jüri ayrı, sunucu ayrı çalışıyor. Dünya tatlısı modacı Nur Yeritaş ‘Nurella’ capsleriyle fenomen oldu. Ivana Sert arada bir ettiği danslar ve sürpriz flörtlerle gündeme geldi. Sıra Kemal Doğulu ve Öykü Serter’deydi. Baktılar bunlar tek başlarına bir şey yapamayacak. Bari bir taşla iki kuş vuralım dediler. İkisini birbirlerine rol icabı aşık ettiler. Onlar da rollerinin hakkını iyi verdiler. Abartılı ve suni pozlarla aşklarını dünyaya ilan ettiler. Şimdi AVM’lerde hayranlarınla buluşuyorlar. İzdihamlara neden oluyorlar. Nerden bakarsanız bakın. Filmlerdeki gibi bir ‘Love Story’ Öykü ile Kemal: Bir aşk hikayesi!
Ünlü Amerikalı yazar Neil Simon’un ‘The Odd Couple’ (Garip Bir Çift) isminde bir oyunu vardır.Broadway’de yıllarca sahnelenen bu komedinin televizyon dizisi ve sinema filmi de yapılmıştır.Felix Unger ve Oscar Madison isminde tamamen zıt karakterli iki oda arkadaşının komik hikayesi anlatılır.Bizde de bir ‘Odd Couple’ yani garip bir çift var. Ama bunlar oda değil reklam arkadaşı.Sergen ile Rıdvan!Bunlar bir aralar aynı televizyon kanalında yorumculuk yaparlardı.Sonra Sergen baktı orası Rıdvan’ın çiftliği olmuş, çekti gitti.Farklı kanallarda yorumculuk yapmaya devam etti.Kısa bir süre önce yorumcu Rıdvan, Beşiktaş’ın yeni hocasının Sergen olacağını iddia ettiğinde Sivasspor’un teknik direktörü olan Sergen bunu saygısızlık olarak nitelendirdi.Derken bir reklam teklifi geldi aradaki buzlar eridi.Reklam filmindeki oyunculuk yeteneklerine gelince.Sergen ne kadar doğal ve şirinse, Rıdvan da o kadar yapmacık ve donuk.Sergen ve Rıdvan!‘The Odd Couple’Demet’in dünyasıDemet Akalın ile eşi üçüncü evlilik yıldönümünü ve doğum gününü kutlamış.Karı koca birbirlerine 100 bin TL’ye hediyeler almış. Demet, tembellikten spora gidemediğini itiraf etmiş.Bunu gün aşırı 1200 TL’ye masaj yaptırarak telafi ediyormuş.İki günde bir masajlarıyla ünlü Stockholm’e gidiyor olmalı.Yoksa bu kadar pahalı masajı burada nerde bulacak?Demet, önceki akşam İstanbul’da bir otelde sahneye çıkmış.3 gün içinde onuncu kez doğum günü pastasını kesmiş.Pasta üzerindeki altınların gerçek olup olmadığını kontrol etmiş.Sonra da otel yöneticilerine dönüp ‘’Aaa sahte çıktı. Gerçeğini isterim’’ demiş.Demet Akalın, daha önce eşiyle katıldığı bir televizyon yarışmasından da Mercedes marka bir otomobil kazanmıştı.Demet’in dünyası aslında bu devrin modası.İsveçli efsane grup ABBA’nın şarkısındaki gibi...‘Money, Money, Money’Ya da efsane caz sanatçımız Rüçhan Çamay’ın unutulmaz parçasındaki gibi,‘Para, Parra, Parraaa’Babla’nın dillere destan kahvaltılarıDiva Bülent Ersoy, nam-ı-diğer Bülent Abla ya da kısaca ‘Babla’nın iştahı meşhurdur.Özellikle kahvaltıdaki iştahı. Gece rüyasında gördüğü boyozları sabah ilk uçakla İzmir’den getirtir.Elli tanesini afiyetle yediği söylenir.Babla, geçen hafta Antalya’da baş danışmanını evinde ziyaret etmiş.Baş danışmanı Babla’nın iştahına ve rahatına olan düşkünlüğünü tabi biliyor.Kahvaltısını tepsinin içinde yatak odasına götürmüş.Babla da kıymalı börek, pastırma, peynir, köfte, ekmek, ayran ve çay artık ne varsa süpürmüş.Toplam 2 bin kalori almış.Üstelik bu daha ilk öğün.En az iki tane daha var.Hazırlaması mı yoksa tüketmesi mi daha zor karar veremedim.Ama Babla’nın kahvaltıları artık dillere destan olmuş vaziyette!
Avrupa’nın müzik yarışması Eurovision’a artık katılmıyoruz.Bu hem iyi hem kötü.İyi çünkü Eurovion’u fazla ciddiye alıyorduk.Hangi dilde, hangi şarkıyla kim katılsın diye aylarca tartışıyorduk.Dereceye giremeyince ‘şike var’ diye ona buna kızıp üzülüyorduk.Kötü çünkü uluslararası bir şarkı yarışmasında olmayışımız, ülkemizin tanıtımı açısından büyük kayıp. Bu nedenden dolayı belki güzel memleketimiz turizmden gelir kaybediyor. 2012 yılında 7’nci olan son temsilcimiz Can Bonomo, ‘’Eurovision’a yeni arkadaşlar gitsin’’ demiş. Çok haklı! Amatör müzisyenler gidecek ve olay memleket meselesi haline getirilmeyecekse ben Eurovison’a varım diyorum.Ya siz?Spider woman Ebru GündeşÖrümcek ağı adı verilen yeni bir estetik yöntemi çımış. Ameliyatsız olan bu yüz gerdirme yöntemi çok popülermiş. Neşter yerine iğne ve iplik kullanılıyormuş. Yüzün içinde örümcek ağına benzer bir iç yapısı oluşuyormuş. Bu yeni buluş kadınları 30 dakika içinde 10 yaş gençleştiriyormuş.Uygulama sonrası pürüzsüz ve ışıltılı bir tene sahip olunuyormuş.Ebru Gündeş, iddiaya göre Londra’da örümcek ağı ile gençleşmiş. Marvel’in çizgi roman kahramanlarından kod adı Jessica Drew olan Spider Woman (Örümcek Kadın) sonunda gerçek oluyor. Yüzünün içine ağ gerdiren kadınlar çaktırmadan aramızda dolaşıyor!Helal mi haram mı?Suudi Arabistan’da Abdülaziz Avrak adında uyanık bir girişimci ülkenin ilk helal seks shop’unu açmak içi kolları sıvamış."Müslüman kadınların sadece mutfakta yemek yapan, peçe takan insanlar olduğu düşünülüyor. Bu doğru değil. Biz bu noktada aşkı vurgulamak istedik" diyen Avrak, helal seks shoplarında tamamen helal olan ürünler satacakmış. Bir seks shop’da satılabilecek helal ürünler nelerdir acaba? Ayrıca bunların tamamen helal olup olmadığı nasıl anlaşılır?Ya yarısı helal, yarısı değilse?
'Şok' adlı ucuzluk marketi reklam yüzü olarak Gülben Ergen’i seçmiş.Alışverişi genelde kadınlar yapar.Canım Türkiyem’in kadınları da Gülben’i sever, beğenir diye düşündüler.Bizden alışveriş yaptığını söylerse satışlarımız artar dediler.Şimdi Gülben’e acil olarak ‘halkın içinden bir kadın’ imajı yapmaya başlamışlar.Lüks cipini mütevazi bir aile otomobiliyle değiştirmişler.Gülben’e sosyal medyadaki hesabından "Hayatı hayatın içinden yaşamak gerek" gibi ulvi laflar ettirmişler.Gösterişsiz, sade bir yaşam tarzı benimsiyormuş gibi yapmaya çalışmışlar.Yoksa başka türlü insanları ünlü bir assolist ve ekran yıldızının ucuzluk zincirinden alışveriş yaptığına inandıramayacaklar.Yine de işleri kolay değil.Gülben Ergen’i değil ‘Şok’ gibi bir markette 3M Migros’ta bile zor görürsünüz.Makro’da belki.O da yardımcısı izinliyse.Bu reklamda gerçek hayatında gösterişsiz, sade ve sağlıklı yaşamı simgeleyen biri oynamalıydı.O da Gülben Ergen değil, Profesör Canan Karatay olmalıydı.İşte asıl ‘Şok’ o zaman olurdu!Emrah’ın başına gelenlerKüçük Emrah filmciliği denedi.Olmadı!Şimdi bir televizyon dizisiyle ekrana dönüyormuş.‘Unutamadım’ isimli dizide ünlü şarkıcının eşini Özge Özder, sevgilisini de Tuvana Türkay canlandıracakmış.Emrah’ın kariyerindeki filmlerle diziler inanılmaz acılarla doludur.Hatta ona 30 yıl önceki filminin adı olan ‘Acıların Çocuğu’ denebilir.‘Zavallılar’, ‘Boynu Bükükler’, ‘Öksüzler’, ‘Sefiller’, ‘Can Evimden Vurdular’, ‘Hicran Yarası’, ‘Unutabilsem’, ‘Acı’ gibi filmler ve diziler.Devam etmeme gerek yok herhalde.Durum kendini belli ediyor. İzlemeye de gerek yok. İsmine bak otur ağla!Ancak bu kez Emrah farkında olmadan galiba çürük tahtaya basıyor.Yeni dizisindeki rolü Küçük Emrah olarak canlandırdığı karakterlerden çok farklı.Evli bir adam eşi ve sevgilisi arasında bocalıyor.Yani iki kadını aynı anda idare etmeye çalışıyor.Küçük Emrah olarak rol icabı çektiği tüm acılar, Büyük Emrah olarak o iki kadından çekebileceği işkencevari ızdırabın yanında göreceksiniz çok hafif kalacaktır.Emrah’ın başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmemiştir!Morgül’ün özgür eşekleriYılmaz Morgül nev-i şahsına münhasır ünlülerimizden.Kendine özgü bir dünyada yaşıyor ve ilginç laflar ediyor.Son olarak katıldığı bir televizyon programında ‘İbrahim Tatlıses’e baba diye sarıldım’’ demiş.Cebine ilk kağıt parayı koyanın İmparator İbo olduğunu itiraf etmiş.Ayrıca sesinin güzelliği ve hiperaktif enerjisinin sırrını vermiş.Arkadaşlarının çiftliğindeki özgür eşeklerin sütünü içtiğinden bahsetmiş.Demek ki neymiş?Yılmaz Morgül’ün çiftlik sahibi arkadaşları varmış.Oralarda ‘esir’ değil, ‘özgür’ eşekler dolaşırmış.Kadir İnanır ile keçiyi aynı reklamda oynatanlara sesleniyorum.Yılmaz Morgül de eşekleriyle hazır vaziyette davetinizi bekliyor.Kraliçe emekli olamaz mı?İngiltere Kraliçesi Elizabeth 90 yaşına merdiven dayadı.63 yıldır tahtın sahibi olarak yeni bir rekor peşinde koşuyor.1901 yılında 81 yaşında iken ölen Kraliçe Victaoria’nın 63 yıl 7 aylık tahtta kalma rekorunu 3 ay sonra kırabilecek.Nerdeyse 70 yaşına gelen oğlu Charles da rüyasında kral olmaya devam edecek.Kraliçeler neden emekli olamıyor?Elizabeth’in aklı, başı henüz yerinde.Bu böyle ne kadar devam eder bilinmez.Ama İngiltere’de kraliçeler emekli edilmez.İngilizlere bravo!Geleneklerine ve yaşlılarına sahip çıkıyorlar.Sadakat konusunda dünyaya örnek oluyorlar.
Kıvanç Tatlıtuğ, 1.5 yıldır aşk yaşadığı Başak Dizer ile evlilik yolunda hızla ilerliyormuş.Yakışıklı oyuncunun parmağında ‘B’ ve ‘K’ harfli özel tasarım bir yüzük varmış.Yüzüğün aynısını modacı sevgilisi de takıyormuş.Ünlü çiftin arkadaşları “Artık beklemeyin, uzatmayın. Bir an önce evlenin. Tüp bebekle ikiz yapsanız ne güzel olur’’ diyormuş.Böyle arkadaşlar da dost başına.Hem evlenmelerini destekliyorlar.Hem de bebeklerin siparişini veriyorlar.Kıvanç’ın bundan sonra işi zor.Evlilik havasına girilen ilişkilerin sonu ya nikah masasında biter ya da ilişki biter.Yani ‘flört’ olarak devam etmesi zordur.Özellikle kadın tarafından bir baskı oluşur.30 yaşındaki Başak Dizer daha önce evlenmiş.Ondan bir yaş büyük olan Kıvanç ise bekarlığa hiç veda etmemiş.Aslında hayatlarını birleştirmemeleri için ortada bir neden yok.Anlaşıyorlar, sevişiyorlar, sosyal konumları, yaşları, başları uygun.Ancak son derece önemli bir ayrıntıyı unutmamak gerek. Kıvanç’ın evlendiği takdirde kadın hayranlarını kaybetme riski var.Bakalım kariyerinin ve popülaritesinin zirvesindeyken kararı ne olacak?Bekarlık sultanlık diyerek özgürlüğüne mi tutunacak?Yoksa evli, mutlu, çocuklu ‘Yüzüklerin Efendisi’ mi olacak?No money Greentea Nurgül Yeşilçay başarılı bir oyuncu.Şu aralar tutulan bir dizide rol alıyor.İyi para kazanıyor.Kazandığını da saklıyor.Öyle har vurup harman harcamıyor.Yani Nurgül Greentea, Küçük Emrah gibi tutumlu ünlülerimizden.Arnavutköy’de sevgilisiyle gittiği bir balıkçı çıkışı bir sokak satıcısı çiçekçi kendisine gül vermiş.Nurgül, gülleri almış ama pamuk ellerini cebine atıp parasını ödememiş.Yanındaki sevgilisi de bir centilmen olarak bu olayı seyretmekle yetinmiş.Satıcı arkalarıdan “Abla canın sağ olsun, ama birkaç kuruş atsaydın iyi olurdu” diye bağırmış.Ben satıcının yerinde olsam “Abi senin cebinde de akrep mi var?” diye bağırırdım.Nurgül Yeşilçay uluslarası piyasada uzun zamandır dizileri izlenen bir oyuncumuz.Onun için üç kelime İngilizce ile durumu en güzel şöyle özetleyebiliriz.No money Greentea!Amine Amine öpmeyin beniTürkiye Güzeli Amine Gülşen, oyunculuğa başlamış.‘Asla Vazgeçmem’ adlı dizide rol alıyormuş.Ancak öpüşme sahnelerinde zorlanıyormuş.Rol arkadaşı Tolgahan Sayışman kendisine yardımcı oluyormuş.“Stres yapma, panik yapma, bu kadar büyütülecek birşey değil” diye kendisine moral veriyormuş.Amine, herkesin içinde öpüşmekten hoşlanmıyormuş.Kolay olmasa da sonunda sahneyi çekmeyi başarmış.“Çok gerildim, zorlandım. Ama oldu gitti” demiş.Hani sünnet olan çocuklara ‘oldu da bitti maşallah’ derler ya.Bu da onun gibi.Ben bu dizilerde, filmlerde öpüşmekte zorlanan ünlüleri anlamıyorum.Setteki avuç dolusu ekibin yanında öpüşmekten utanıp, çekiniyorlar.Ekranda, internette o çekilen sahneyi milyonlar izlerken sıkılmıyorlar.Ne diyelim?Amine Amine
Tarkan, magazin dünyasından daima uzak durmaya çalışıyor. Malzeme çıkmasın diye hiçbir televizyon programına çıkmıyor. Ortalıkta fazla gözükmemeye dikkat ediyor.Lüzumsuz haberlerle gündeme gelmemek için önlemlerini alıyor.Ama yine de başaramıyor. Ne kadar kaçarsa kaçsın bizim magazincilerden kurtulamıyor.Sokakta fotoğraf kamerasıyla yakalayamazlarsa masa başında haber üretiyorlar.Ortada fol yok yumurta yokken ‘Tarkan’ın yatak odasına parmak iziyle giriliyor’ diye gazete sayfalarına başlık atıyorlar. Tarkan, meğer Tarabya’daki villasının yatak odasına şifreli giriş sistemi yaptırmış. Odaya girebilmek için çift tuşlu bir şifre ve parmak izi kullanmak gerekiyormuş. Yılın yarısını yurt dışında geçiren megastar şarkılarını, anılarını, özel eşyalarını bu odaya kilitleyip gidiyormuş.Gözü arkada kalmıyormuş. Gözü kalmayabilir ama aklı kalıyordur. Odasına kilitlediklerinde değil.Yokluğunda hakkında çıkaracakları yeni haberlerde. Tarkan özel kilit takıp yatak odasını güvenceye almış.Özel hayatının da kendisine özel kalmasını sağlayacak bir formül bulabilse. İşte asıl o zaman megastarımızın keyfine diyecek olmaz.‘Oynama şıkıdım şıkıdım hepsi benim mi’ diye diye görün bakın nasıl coşar!Ünlüler nasıl barışırDemet Akalın ile Hande Yener kanlı bıçaklı gibiydi. Birlikte bir reklamda oynadılar. Anında barıştılar. Sonra tekrar eski havalarına döndüler.Şimdi birbirlerine laf atma dönemindeler.Yeni bir reklam teklifi gelse hiç vakit kaybetmeden biraraya geleceklerinden başta kendileri olmak üzere kimsenin şüphesi yok.Sibel Can ile Sertap Erener’in durumu biraz farklı.Sertap, iddiaya göre bir zamanlar nedense Sibel ile biraraya gelmek istemiyormuş.Sibel de bunu duymuş. Ama bir şey söylemeyip susmuş.Derken aradan yıllar geçmiş. Televizyondaki bir ses yarışmasında jüri olmaları için cazip bir teklif gelmiş. İkisi de hiç düşünmeden kabul etmiş. O eski günler tamamen unutulmuş.Ünlüler nasıl barışır anladınız mı?İkisinin de işlerine geldiği zaman!Kıskananlar çatlasınBade İşçil, doğum yaptıktan sonra bir süre oyunculuğa ara verdi. Bebeğini büyütüyor. Yeni anne olmanın keyfini yaşıyor.Arada bir kendini hatırlatmak için de röportajlar veriyor.Bade, kadınların kendisini kıskandığını söylemiş.Nedenini de Kenan İmirzalıoğlu ve Kıvanç Tatlıtuğ gibi yakışıklı aktörlerle aynı dizilerde rol almış olmasına bağlamış.“Dünya çapında iki tip. Çok yakışıklılar. Kadınlar beni bu yüzden kıskanıyor. Allah sahiplerine bağışlasın” diye temennide bulunmuş.Bade, mütevazı davranmış.Kendisinden hiç söz etmemiş.Kadınlar onu sadece hayranı oldukları ünlü erkekler yüzünden kıskanmaz.Her zaman ince ve formda, güzel ve havalı bir kadın olduğu için de kıskanır.Bade, bunlara kafasını hiç takmasın.Kıskananlar çatlasın!
Kardashian familyasının en güzeli Kendall Jenner Antalya’ya geliyormuş.Bir Fashion Show’da mankenlik yapacakmış.Zaten ailesi içinde bir tek o mankenlik yapabilir.19 yaşında ve 1.78 boyundaki Kendall mankenlik için ideal ölçülere sahip.17 yaşındaki küçük kardeşi Kylie’nin 1.68’lik boyu mankenlik için yetersiz.Üvey ablalarından 1.59’luk Kim Kardashian’ı manken olarak düşünmek zor.Kadın sırf kalça.Bir de yerden bitme.Podyumda yürüyemez, yuvarlanır.Diğer üvey ablası Khloe mankenlik yapamayacak kadar iri.Ekstra büyük beden olsa belki.Öteki üvey ablası 35 yaşındaki Kourtney ise 1.52’lik boyuyla Kim’den bile kısa.Annesi Kris Jenner ise fizik olarak hala hoş bir kadın ama mankenlik yaşı geçmiş.Bir zamanların Olimpiyat şampiyonu babası Bruce Jenner ise yakında ameliyatla cinsiyetini değiştirmeye hazırlanıyor.Değil mankenlik yapmak, eski eşi, kendi ve üvey kızları başta olmak üzere kimseyle uğraşacak hali yok.Onun için Kendall Jenner’ı dört gözle bekliyoruz.‘Welcome Kendall’ diyoruz!PELİN BATU’NUN KADERİPelin Batu, emekli büyükelçi İnal Batu’nun kızıdır. Hem güzel hem kaliteli dünya tatlısı bir kadındır.İyi eğitim almıştır.Oyunculuğun yanısıra başarılı bir tarihçi, şair ve sunucudur.1999 yılında ‘Harem Suare’ filminde Çerkes Cariye Nevres rolüyle sinema dünyasına adım atan Pelin’in son birkaç yıldır oynadığı filmler bir türlü vizyona giremiyor.Pelin, "Piyasaya çıkmayan filmlerin unutumaz oyuncusu olma yolunda gidiyorum" diye serzenişte bulunmuş.Başrolünde olup gösterime giremeyen filmlerin isimleri ise;‘Beş Kadın’, ‘Masum Kadınlar’ ve ‘Karanlıkta Makyaj’mış.Pelin’den rica ediyorum. Bir daha ‘karanlıkta makyaj yapan beş masum kadından’ birini lütfen oynamasın.Bu tarz sanat filmleri sinema salonlarında değil sadece festivallerde gösteriliyor.RAZIL ABİ’MİZİN HAMSİLERİAvustralyalıların dünyaca ünlü aktörü Russell Crowe, canım Türkiyem’i pek sevmiş.‘The Water Diviner’ filminin çalışmaları için sık sık ülkemize gelen ‘Gladyatör’ lakaplı ünlü oyuncu Russell, Türklerin misafirperverliğine hayran kaldığını itiraf etmiş.Nasıl kalmasın?Asmalımescid’te kendisinden bahşiş isteyen sokak çalgıcılarımız ona ‘Razıl Abi’ diye hitap etmişlerdi.Dünyanın başka hangi ülkesinde böyle bir samimiyet var?Razıl Abi özellikle Karadeniz’de yediği kalkan balığını unutamadığını söylemiş. Tamam Karadeniz’den çıkan kalkana diyecek laf yok. Ama aynısı İstanbul’da da var.Karadeniz taraflarında hamsi yenir hamsi.Razıl Abi’mizi o kadar gezdirdiniz, yedirdiniz, içirdiniz. Canım Karadeniz'in hamsisini mi çok gördünüz?ASENA USULÜ TEMİZLİKDansöz Asena’yı çok severim.Mert, dobra, eğlenceli kadındır.Hayat doludur.İçi dışı birdir.Samimidir.Geçen gün saçına tacını takmış leğeni suyla doldurmuş ve bahar temizliğine başlamış.Bir yandan silmiş, süpürmüş.Bir yandan şarkı söylemiş.Temizlik sonrası da göbek atıp dansetmiş.Yani sizin anlayacağınız hem işini bitirmiş, hem eğlenmiş hem de sporunu yapmış. Asena usulu temizlik işte böyle olur.
Apple’ın IOS işletim sistemi için tasarlanmış kişisel akıllı asistan Siri artık Türkçe iletişim kurabiliyor ve sorulan soruları yanıtlıyor.Bu fırsatı kaçırmak istemedim ve Siri’yi soru yağmuruna tuttum.Cem: Siri’cim Katie Holmes ile Tom Cruise’un kızı Suri senin neyin olur?Siri: Uzaktan bir kullanıcım. Habire 467 gündür yanına uğramayan babasını ne zaman göreceğini soruyor. Artık ne cevap vereceğimi şaşırdım.Cem: Siri’cim Süper Lig’de bu yıl kim şampiyon olur?Siri: Dur bakalım lig bitecek mi!Cem: ‘Ve Kazanan’ ses yarışması bitti. ‘Sesi Çok Güzel Yarışması’ başladı. Bunun sonu nereye varacak Siri?Siri: Memlekette yetenek kalmadı yetenek yarışması devam ediyor. Ve Kazanan, daha başlamadan kaybetmiş olsa, sesi çok güzel dediklerinin sesi olmasa ne yazar!Cem: Siri’cim, 7 Haziran seçimlerinden hangi taraf kazançlı çıkar?Siri: Seçime katılan partilerin reklamlarını yapsın diye mangırlarını bayıldığı taraf.Cem: Siri’cim ‘Kutsal Kadın’ Ebru Şallı ile ‘Dahi Adam’ Sinan Akçıl barışır mı?Siri: Adam dahiyse bitmiş bir ilişkiyi tekrar canlandırmak istemez. Kadın kutsalsa ayrıldık dedikten sonra tükürdüğünü yalayıp barışmayı kabul etmez!Cem: Siri’cim ne kadar duygusuz cevaplar veriyorsun.Siri: Ben senin nerden Siri’ciğin oluyorum. Siz Türkler hep böyle laubali misiniz?Cem: Ukalalık yapma seni yok ederim. Steve Jobs mezarından çıkıp gelse bulamaz.Siri: Aynı zamanda eleştiriye de gelemiyor ve sinirli misiniz?Cem: Ha şunu bileydin. Canım Türkiyem’e hoşgeldin!No playback no yuhalamaMustafa Ceceli son derece kibar bir müzisyen.Sesi ve şarkılarıyla dinleyene huzur veriyor. Özel hayatında da efendi bir insana benziyor.Ona buna sataşmıyor.Sansasyonlara karışmıyor.Kısacası Mustafa Ceceli ideal bir pop müzik sanatçısı.Peki böyle değerli bir müziyen sahnede yuhalanır mı? Playback yaparsa yuhalanırmış. Ceceli, Almanya’da konser vermeye gitmiş.Playback yapınca hayal kırıklığına uğrayan seyirciler yuhalamaya başlamış.Biraz ayıp oluyorÜlkemizdeki televizyon yarışmalarına dünyanın dört bir yanında olduğu gibi zaman zaman ünlüler de katılıyor.Yarışmacılar bilinen, tanınan isimler olunca izlenme oranı artıyor.Buraya kadar her şey güzel.Güzel olmayan ünlülerin kendi hesaplarına yarışmaları.Son olarak Metin ve Eda Özülkü çifti yeni bir araba kazandı. Ünlüler televizyon programlarında ismini daha önce açıkladıkları bir hayır cemiyeti adına yarışmalı ve kazandıklarının tümünü bağışlamalı.Yoksa etrafa karşı biraz ayıp oluyor!