Şampiy10
Magazin
Gündem

Peygamberimiz gelen vahiyleri yazdırmıştır

.

ABONE OL
Vatan Haber

DÜNDEN DEVAM
Kur’ân vahyedilince Peygamberimiz bunları hemen yazdırdı. Yazılanların bir nüshası Peygamberimizin evinde saklanıyordu. Onun vefatından sonra Ebubekir zamanında bu yazılanlar bir araya getirildi. Osman zamanında da bunlar yeniden derlenip altı nüsha yazıldı. Biri Medine’de kaldı. Diğerleri çeşitli İslâm başkentlerine gönderildi. İşte bugün tüm dünyada bulunan nüshalar Osman zamanında derlenmiş olan Mushaf’tan kopya edilmiştir ve hiçbir değişiklik de yoktur. Kur’ân’a göre Allah her millete kendi diliyle konuşan peygamber göndermiş, o dille kitap indirmiştir. Kur’ân’dan önceki kitaplarda zamanla yapılmış olan katmalar, çarpıtmalar da Kur’ân ile düzeltilmek suretiyle o kitaplar korunmuştur. İşte Allah, orijinal mesajına katmaları ve sokulan düşünceleri düzeltmek üzere son olarak Hz. Muhammed’e kendi dili olan Arapça ile Kur’ân’ı indirmiştir ve yazılarak korunmuştur.

Artık bundan sonra büyük bir peygambere ihtiyaç yoktur. Çünkü dinin iman ibadet kısmıyla yasal kısmı temel olarak tamamlanmıştır. Ancak yeni yeni olaylar hakkındaki yasaları belirlemek üzere ümmet âlimlerine görev verilmiştir. İctihatla yeni olayların hükümleri belirlenir. Bunun için yeni peygambere ihtiyaç yoktur.

O zamanlar üniversiteler yoktu. Bilim böylesine gelişmemiş, insanlar henüz tam aydınlanmamıştı. Ama zaman geçtikçe insanlar aydınlanmakta, bilim yaygınlaşmaktadır. İnsanlar ayrıntıya ait yasaları yapabilecek hukuk nosyonuna ulaşmışlardır. Temel yasalar da zaten en son inen kitapta vardır. Öyle ise yeni bir peygambere ve yeni bir kitaba ihtiyaç yoktur. Onun için Hz. Muhammed, son peygamber olarak kabul edilir. Ahzab Suresi’nde Hz Muhammed’in, peygamberlerin hatemi (yani süsü, yüzüğü yahut mührü) olduğu belirtilir. Bu kelimeyi hatim şeklinde okuyanlar da vardır ki bu takdirde Hz. Muhammed’in peygamberlik halkasını tamamladığı anlatılmış olur.

Hz. Muhammed ile peygamberlik dönemi kapanmıştır ama velayet (yani ermişlik) dönemi kıyamete kadar sürecektir. Dinin ruhuna ermiş, basiret sahibi bilgin kullar vasıtasıyla ihtiyaç görüldükçe din tazelik bulacak ve böylece son zamana kadar varlığını sürdürecektir. Peygamberimiz bu durumu, her asırda dine ruh üfleyecek, yeni bir soluk verecek müceddidlerin (tazeleyicilerin) geleceği şeklinde ifade buyurmuştur.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Barışa, kardeşliğe ihtiyacımız var...
  2. İnsan hakları- 3
  3. İnsan hakları- 2
  4. İnsan hakları
  5. Kur’ân’ın indirildiği, bin aydan daha hayırlı gece
  6. Kur’ân’ı düşünmeden kelime kalıplarına takılanların durumu
  7. Hiç iyilerle kötüler, inananlarla inanmayan bir olur mu?
  8. Kur’ân ve evrensel mesajı-4
  9. Kur’ân ve evrensel mesajı-3
  10. Kur’ân ve evrensel mesajı-2

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.