Namazda yanılma ve bina
.
SORU: Üç ve dört rekâtlı namazlarda ilk iki rekâtın sonunda sehven selam verip çıkılır ve bu fark edilirse ya da başka birisinin ikazı sonunda anlaşılırsa rekât veya rekâtlar kılınır mı? Eksiğin tamamlanmasına yeniden niyet gerekir mi? Bu bir sünnet namazı ise eksik rekâtlar ek sure okunarak mı yoksa okumadan mı kılınır? Farz namaz ise kılınan rekâtlar yok sayılarak namaz yenilenir mi? Namaz içinde ya da sonradan ek sure unutulursa fark ettiğimizde ne yapmalıyız? Yanılma secdesi bu durumu kurtarır mı? Siz bir yazınızda, “Vitir namazı 1 veya 3 rekât kılınabilir” demiştiniz. Namazın saatleri değil vakitleri olduğunu düşünüyorum. Başka bir deyişle seher, ikindi veya akşam vaktini saat yoksa ve hava bulutluysa nasıl bilebiliriz? Üç, beş dakikayı nasıl saptarız? Zorluk varsa niyet yeter mi? Öğle-ikindi veya akşam-yatsı-vitir namazlarını ihtiyaç duyduğumda cem ediyorum. (Gürel Cansever)
CEVAP: Dini iyi niyetli, hoşgörülü, sağduyulu bilim adamından sorup öğreneceksiniz. Namazda yanılan kimse, eksik kıldığını öğrenirse hiç konuşmamışsa eksiğini tamamlar. Yeniden başlamaya gerek yok. Ama kitapların yazdığına göre konuşmuşsa veya dünyaya ilişkin iş yapmışsa yeniden kılar. Fakat işaret ettiğiniz yazımda açıkladığım üzere Peygamberimiz, eksik kıldığı namazın ardından konuşmuş ve eksiğini tamamlamıştır. Eksik kılınan namazı beliren özrü giderdikten sonra tamamlamaya “Namaz üzerine bina” derler. Fıkıh kitaplarında “bina” ile ilgili malumat şöyledir: Namaz içinde abdestin gayr-i ihtiyari bozulmasına sebk-ı hades denir. Namazın herhangi bir rekâtında abdest bozulunca usulüne göre gidilir, abdest alınır, tekrar gelip kılınan rekâttan devam edilip namaz tamamlanır. Buna namaz üzerine bina denir.
Abdesti bozulduktan sonra bir rüknü eda edecek kadar bir zaman özürsüz durmak, kalabalıktan ötürü veya burnundan gelen kanın kesilmesini beklemekle namaz bozulmaz. Onun üzerine bina etmek caizdir. Abdesti bozulduğunu zannederek veya üzerinde geçmiş namaz veya namaza engel bir necaset bulunduğunu düşünerek namaz yerinden ayrılmak, binaya engeldir. Bu halde namazgâhtan dışarı çıkmasa da durduğu yerden ayrılınca namazı bozulur. Namaz namazdır. Farzı da sünneti de aynıdır. Peygamberimizin yanılma secdeleri cemaat namazlarında olmuştur. Zaten kendi başına kıldığı namazları genelde evinde kıldığı için onlarda yanılma secdesi yapıp yapmadığını bilmiyoruz.
Vitr, tek rekâtlı namazdır. Bir rekât da, üç rekât da, beş rekât da kılınabilir. Cahil adam bencil ve egoist olur. Hani derler ya: “Yarım molla dinden eder, yarım hekim candan eder.” Peygamberimiz zamanında böyle saniyeli, dakikalı saatler mi vardı? O zaman güneşe, gölgeye göre tahmini olarak vakit belirlenirdi. Önemli olan günün belli başlı değişim zamanlarında ibadette olmaktır. Saniyenin, dakikanın önemi yoktur. Gönül huzuru önemlidir.