Namaz vakitleri
.
SORU: Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ilmihalinde ve bazı eserlerde namaz vakitleriyle ilgili birtakım sınırlamalar yer alıyor. Bu şekilde düzenlenmiş dairesel olarak farklı renklerde belirtilmiş namaz ve kerahet vakti tabloları var. Örneğin, akşam ezanı okunmadan önceki 45 dakikalık sürede ikindi namazının farzının kılınabileceği gibi. Öğle namazı, ikindi namazı vakitlerinin izahında güneş tam tepedeyken cismin gölgesinin bir misli, iki misli olması hususunda tarifler bulunuyor. Örneğin akşam namazının vakti dar olduğu için bunun ilk vakitte kılınmasının iyi olacağı gibi. Bir sonraki ezan okunana kadar bir önceki namaz kılınamaz mı? Genellikle geç yattığım için sabah namazına kalkamıyorum. Ancak kalktığım zaman “niyet ettim Allah rızası için vaktinde kılamadığım sabah namazının (sünnetini-farzını) kılmaya” diye niyetleniyorum. İşin doğrusu nedir? (Ercan Cici)
CEVAP: İlmihaller abartılarla, uydurmalarla doludur. Onlar dinin ruhunu yansıtmaz. Kabuğun kabuğudur o tür kitaplar. Kur’ân, namaz için üç vakit belirlemiştir. İsra 78, 79, ve Hud Suresi. Bu ayetlere göre sabah namazının vakti tan yeri ağarmasıyla güneş doğması arasıdır. Akşam namazının vakti de güneşin batmasından alacakaranlık başlangıcına kadardır ki, bu takriben iki saatlik zamandır. Gece namazının vakti de gece yarısından sonra tan yeri ağarıncaya kadardır. Bunun dışındaki vakitler insanların kafalarından çıkan, geleneklerinden gelen yorumlardır. Buna göre sabah namazının vakti tan yeri ağarmasıyla güneş doğumu arasıdır. Bu zamanda kılamayan yine namazını kılar ama o gerçek sabah namazı değildir. Geç yatmanıza gelince eğer namaza kalkma endişesiyle yatarsanız zamanında kalkarsınız. Kalkmadığınız zaman üzülürseniz ertesi gün kalkarsınız. Namazların en üstünü ve bana göre dinin olmazsa olmazı sabah namazıdır. Gece namazı da çok önemlidir. Kur’ân’ın ibadete ayırdığı gecenin seher vaktini insanlar uyumakla geçiriyorlar. Kur’ân’ın çalışmaya ayırdığı gündüz vaktini de insanlar ibadete ayırmışlar yani gece ibadetini gündüze çekmişler. Her şeye rağmen Allah kabul etsin diyorum.
Müşriklerin durumu
SORU: Siz de “cehennem azabı sonsuz değildir” diyen bilginlerdensiniz. Öyle ise azabı biten müşrikler ne olacak? Yok mu edilecekler yoksa cennete mi gidecekler? (Barış Yılmaz)
CEVAP: Bırakın da onu yaratan düşünsün. Allah 3-5 milyon insanın değil, bütün âlemin, 6 milyar insanın, tüm evrendeki varlıkların Rabbi’dir. Şu uzayı düşünün, ona göre hüküm verin. Küçük düşünceler o yüce yaratanın af ve rahmetini kavrayamaz. Şairin dediği gibi:
İdrak-i maali bu küçük akla gerekmez
Zira bu terazu o kadar sikleti çekmez.
(Yüceleri kavramak bu aklın işi değildir.
Çünkü bu terazi o kadar ağırlığı çekemez.)
Ve Yunus’un dediği gibi:
Haşa senden ey Rabbulenam
Sen temaşa kılasun ben hoş yanam.