Mutluluk, engin imana bağlıdır
.
SORU: “Mallarınız ve çocuklarınız sizi denemek içindir” anlamında bir ayet var. Bu ayetten anladığıma göre, yaşantımızda aşırılık yaparsak, kul hakkı yersek malımız ve çocuklarımız zarar görebilir. Televizyonda bir yazar kaderi açıklarken, çocuklarımızın veya çok yakınlarımızın hastalığı ve ölümlerinin atalarımızdan gelen bir haksızlık sebebiyle olabileceğini söyledi. Yüzyıllar önce yaşamış atalarımızdan birinin, bir başkasına yaptığı haksızlıktan çocuğum etkilenir mi? Peygamberimiz de oğlunu, evli kızlarını kaybetmiş. Peygamberimizin atalarının da kendisi gibi çok özel olduğunu tahmin ediyorum. Bu konuyu açıklar mısınız? (Dilek Tuna)
CEVAP: Her konuşanın sözüne bakmayın. Siz ayeti yanlış anlamışsınız. Ayette mallarınız ve çocuklarınız sizi denemek için değildir. Mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir baskıdır, sıkıntıdır. Fitne; sıkıntı, baskı anlamına gelir. Çocuklar ve mallar insana sıkıntıdır. Hasta olur üzülürsünüz, terbiyesiz olur ağlarsınız. Mal da sıkıntıdır, yüktür. Elbette bunların iyilikleri daha fazla ama sıkıntılı yanları da var. Mutluluk engin imana ve Allah’a dayanmaya bağlıdır.
Şiiler dine bağlıdır
SORU: Hanefi mezhebine mensup bayanım. Şii bir beyle arkadaşlığım var. Onunla evlenmemin dini açıdan sakıncası var mı? (B. Ö.)
CEVAP: Şiilerin Sünnilerden farkı, Hz. Peygamber’den sonra halifelik hakkının Hz. Ali’ye ait olduğu görüşüdür. Bir de onlar imamların yani Hz. Ali ve Hz. Fatıma’dan gelen 12 imanın günah işlemez, yanılmaz olduğuna inanırlar. Sünnilere göre Peygamber’den başka masum (günahsız) yoktur. Bunun dışında Şiiler, Sünniler kadar dine bağlıdır. Namaz kılar, oruç tutar, Kur’ân’ın emirlerine bağlı kalırlar. Artık tarihte kalması gereken ayrıntı sorunlar yüzünden Müslümanlar arasında ayrıcalık çıkarmak doğru değildir. Şii ile evlenmekte bir sakınca yoktur.
En makbul dualar
SORU: Rükûdan doğrulurken ve secdeye aralarında Türkçe olarak içimden geçen bir duayı okuyorum. Bu doğru bir uygulama mı?
CEVAP: En makbul dua rükûda ve secdede yapılan duadır. Rükû ve secdede tespihlerin ardından kamuya yönelik dualar yapmak çok makbuldür. Rükû ve secdede, rükûdan doğrulurken ve secde aralarında istediğiniz gibi dua edebilirsiniz. Bu dualar ayet olmadığı için Türkçe olarak söyleyebilirsiniz. Peygamberimiz rükû ve secdede uzun uzun dua ederdi.