“Kesin olarak bilmediğin şeyin ardına düşme”
.
SORU: Kayınpederimi kaybettik. Ölümünden 2 hafta önce doktor kalbinde ritm bozukluğu olduğunu ve kontrole gitmesi gerektiğini söylemişti. Ancak üvey kayınvalidem götürmedi. Zaten bakımına da özen göstermezdi. “Sana bakmam. Öl de kurtulayım” gibi lafları bizzat kendisinden duymuştum. Eşim babasını öldürüldüğünden şüpheleniyor ve otopsi yaptırmak istiyor. Böyle bir durumda babamı yattığı yerde rahatsız etmiş olur muyuz? Günahı var mı? (İ. Ö.)
CEVAP: Eşiniz babasına gereken ilgiyi gösterseydi onu, niyeti belli olan o kadının eline bırakmaz, evine getirirdi. Adam öldü gitti. Artık otopsi yaptırmanın ne faydası var? Öleni geri getirecek mi? Kaldı ki bu durum delile dayanmayan bir kuşkudan ibaret. İyice emin olmadan birini suçlamak büyük günahtır. Yüce Allah, “Zandan çok sakının, kesin bilmediğiniz bir şeyin ardına düşmeyin” buyurmaktadır. Benim kanaatime göre üvey kayınvalidenizin günahı varsa gideceği yerde hesap soracaklardır.
Arapça telaffuz farkı
SORU: Bazı imam ve müezzinler ezan okunurken veya namaza dururken hatta namaz sırasında “Allahüekber”i, “Ellahüekber” olarak telaffuz ediyor. Bu, şive bozukluğundan mı kaynaklanıyor? (Faruk Özbakan)
CEVAP: Doğrusunu isterseniz o kelime ne “Allahuekber” ne de “Ellahuekber” dir. Arapça’da üstün harfler, “e” ile “a” arasında bir sesle okunur. Sizin de bunu tam telaffuz ettiğinizden emin değilim. Önemli olan niyettir. Kimse bile bile Kur’ân’ı bozmaz. Tabii bir Türk Arap gibi değildir, onun gibi telaffuz etmesi zordur.
Abdest bir temizliktir
Bir okurum “Dua okumadan aldığım abdest kabul olur mu?” diye soruyor. Cevabım şudur: Abdest alırken abdest duaları okumak ne farzdır, ne de sünnettir. Peygamberimiz böyle dualar okumamıştır. Abdest bir temizliktir. O duaları 2-3 asır sonra bazı zahid kişiler okumaya başlamışlar, ondan sonra gelenek olmuştur. Abdestin kabulünün o dualarla bir ilgisi yoktur. Ama okunursa daha güzel olur. Okunmazsa Kur’ân’ın ve sünnetin hükmü yerine gelmiştir.