Hz. Peygamber münafıkların farkında mıydı?
.
SORU: Ayetlerde Peygamberimizin çevresindeki münafıklardan bahsediliyor. Peygamberimiz bunların farkında mıydı? (Arzu Büyükpoyraz)
CEVAP: Hz. Peygamber’in içinde yaşadığı toplumda münafıklar vardı. Peygamberimiz bunların bir kısmının münafık olduğunu zaten davranışlarından anlıyordu. Ama bir kısmını bilmiyordu. Çünkü gizliyi sadece Allah bilir. Tövbe Suresi’nde bu konu açıkça belirtilmiştir: “Çevrenizdeki bedevi Araplardan ve Medine halkından iki yüzlülüğe iyice alışmış münafıklar vardır. Sen onları bilmezsin, onları biz biliriz. Onlara iki kere azap edeceğiz. Sonra da onlar büyük azaba itileceklerdir” (Tevbe: 101). Ayette çevrede bulunan bedevi Araplar içerisinde ve Medine halkı arasında iki yüzlü insanların bulunduğu, yalnız Allah’ın bildiği bu insanların iki kat azaba çarptırıldıktan sonra büyük azaba sürülecekleri belirtilmektedir. Allah’ın onlara iki defa azap etmesi, dünyada hastalıklarla, belalarla azap etmesi, ahirette de cehenneme atmasıdır. Yahut birinci azap dünyada uğrayacakları belalar, hastalıklar, felaketler, ikinci azap kabir azabı, büyük azap da kıyametten sonraki ahiret azabı olarak tefsir edilir.
Kasten orucunu bozana 61 gün kefaret var mı?
SORU: Ramazan orucunu kasten bozan kişinin ne yapması lazım? Bir gün mü yoksa 61 gün mü yerine kaza orucu tutması gerekiyor? Bu durumu ayet veya hadislerle açıklar mısınız? (Cumali Boyama)
CEVAP: Kasten oruç yiyen kimseye ne kaza, ne de kefaret gerekir. Çünkü o kimse eylemli Müslüman değil, sadece kültür Müslümanı’dır. Eylemli Müslüman, bir mazeret olmadan orucunu yemez. Kasten oruç tutmayan insan sonradan tutmaya başlarsa yeni Müslüman olmuş gibi eski hayatına tövbe eder, Allah’tan af diler. Bu 61 gün meselesi, başlanıp da mazeretsiz olarak bozulan oruç hakkındadır. İşte bunun cezası olarak hadis ve fıkıh kitaplarında 61 günden söz edilmektedir. Ama ne ayette ne de hadiste böyle bir ceza yoktur. İnsanlar yanlış yorumlayarak bu yargıya varmışlar.