Dua sözcüğü geçmeyen hadis
.
SORU: Bir cuma namazından önce müftü merkezden yapılan yayınla vaaz veriyor ve öğretmenlerin ve âlimlerin görevlerinin kutsiyetini ayet ve hadislerle anlatıyordu. Konuşmasını şöyle bir hadisle tamamladı: “Allah, melekleri, denizdeki canlılar, karadaki canlı ve cansız varlıkların tamamı âlimlere dua ederler.” Bu cümleyi iki defa tekrarladı. Dua sözlükte çağırmak, seslenmek, istemek, yardım talep etmek anlamındadır. Din literatüründe insanın bütün benliğiyle Allah’a yönelmesi, maddi ve manevi isteklerini O’na arz etmesi demektir. Şimdi bu durumda Allah dua eder mi? Hâşâ Allah kimden ne ister ki? Allah bir kulunu en yüce makama yükseltmek isterse yükseltir. Kimden ve niye yardım istesin? (İlhami Münevver)
CEVAP: Müftü efendi hadisi yanlış manalandırmış. Dua sözcüğü geçmeyen hadis şöyledir: “Bilgi öğrenmek üzere bir yola giren kimse, cennet yoluna girmiş olur. İlim öğrencisinden melekler o kadar hoşlanırlar, onu öylesine severler ki yere değil de kanatlarına basması için kanatlarını onun ayaklarının altına sererler. Göklerde, yerde bulunanlar, hatta sudaki balıklar dahi âlim (bilgin) kul için istiğfar eder, onun bağışlanmasını dilerler. Bilgin kulun çok ibadet eden kula üstünlüğü, ayın öteki yıldızlara üstünlüğü gibidir. Âlimler, peygamberlerin varisleridir. Peygamberler dinar ve dirhem (para pul) miras bırakmamışlar ancak ilim miras bırakmışlardır. İlim öğrenen kimse gerçekten kısmetli, şanslı insandır.”
Ahzab Suresi 56’ncı ayet
Görüldüğü gibi hadiste Allah kelimesi geçmediği gibi dua sözü de geçmez, istiğfar geçer. Yani melekler, tüm yaratıklar bilgin kulun hatalarının bağışlanmasını dilerler. Ahzab Suresi’nin 56’ncı ayetinde Allah’ın ve meleklerin Peygamber’e salat ettikleri vurgulanır. Allah tarafından salat; rahmet ve kulunun şanını yüceltmek anlamına gelir. Meleklerin salatı da burada yine Peygamber’i esirgemek, onun şanını yüceltmek demektir. Ayrıca meleklerin müminlere salat etmesi, onların bağışlanmalarını dilemeleridir: “Arşı taşıyanlar ve onun çevresinde bulunanlar, Rablerini överek tesbih ederler. O’na inanırlar ve müminler için (şöyle) mağfiret dilerler: Rabbimiz, sen rahmet ve bilgi bakımından her şeyi kapladın. Tövbe edip senin yoluna uyanları bağışla, onları cehennem azabından koru” (Mümin: 7). Müminlerin salatı ise dua, acıma anlamınadır. Yüce Allah, bütün müminlere, Peygamber’e salat ve selam getirmelerini emretmektedir. Yani onun için rahmet ve esenlik dilemelerini, böylece ona saygı göstermelerini istemektedir.