Çeçenistan (3)
.
* DÜNDEN DEVAM
Çeçenler Şafii mezhebindendir. Şafiiler sabah namazının rükûundan sonra kunut ederler. İmamımız da ikinci rekâtın rükûunun ardından kunut duasını okudu. “Allahummehdini fimen hedeyt: Allahım, bizi doğru yola ilettiklerin arasına kat...” Duanın devamında, “Allahım bizi fasıkların, kafirlerin, zalimlerin şerrinden koru” şeklinde Allah’tan korunma niyaz ettiği şerli kesimler arasına Vahhabileri de katarak “Vel-Vahhabin” dedi (doğrusu Vahhabiyyin). Sabah namazında, hareketlerinde sertlik olsa da bir Müslüman grup aleyhine böyle beddua edilmesini garipsedim doğrusu. Çünkü kıble ehline beddua edilmez, onların ıslahı için dua edilir.
Ama onlar Vahhabi dedikleri aşırı radikal grupların, halkı savaşa kışkırttıkları, hükümete karşı isyana teşvik ederek bölücülüğe, yıkıcılığa, kan dökülmesine sebep oldukları görüşündeler. Çeçenistan’da tasavvuf ve tarikatın etkisi fazladır. Onlar tarikata karşı olanları yıkıcı, bölücü, fasık (yoldan çıkmış) ve fasid (bozguncu) görmektedirler. Duadaki bu cümle de radikallerin tasavvuf aleyhtarlığından ve terörü kışkırtmalarından kaynaklanmaktadır. Bunların sayısı git gide azalıyormuş. Radikallerin etkisinde bulunan dağdaki terörist gençlerin sayısı 100 kadarmış ama yine de fırsat buldukça terör operasyonları yapıyorlarmış. Yani dağlar karşıt gruplardan tam olarak temizlenmemiş. Ama söylendiğine göre terör hareketleri fazla değil. Ara sıra çeşitli yerlerde patlamalar olsa da korkunç bir durum yok.
Ramazan Kadirov tarafından, Kunta Hacı adlı bir mutasavvıfın annesi için yaptırılan türbenin açılışını yapmak üzere bir köye gittik. Büyük bir evliya olduğuna inanılan Kunta Hacı, Çeçenistan ve Kuzey Kafkasya’da İslâm dininin yayılmasında rolü olan ve bölgede Kadiri tarikatını yayan bir mutasavvıf. Kunta Hacı, 1848’de babasıyla hac yolculuğuna çıkar. Bağdad’a uğrarlar. Kadiri yolunu, oradaki bir zattan yahut doğrudan Abdülkadrir-i Geylani’nin ruhaniyetinden alır. 1850’de hac seferinden dönen Kunta Hacı, 20 yaşındayken Kadiri yolunda irşada başlar. Yıllarca süren Rus-Kafkas savaşının, soykırıma sebep olacağına, Müslüman halkın lehine bir sonuç vermeyeceğine inanan Kunta Hacı, direnmemeyi, Allah’a yönelmeyi öğütler. Halkı birleşmeye ve güçlendirmeye çalışan Kunta Hacı, onlarca yıl süren savaşta kan ve şiddet içinde boğulmuş olan halka sevgi ve merhamet duyguları aşılar. 1859’da ikinci hac seyahatine çıkan Kunta Hacı’nın, Şeyh Şamil’in esir düşmesinden sonra Mekke’den ülkesine dönmesiyle Kadiri tarikatı Çeçenistan’da süratle yayılır.
* DEVAM EDECEK