Bu saçmalıklar İslâm’a iftiradır
.
Okurum Taner Algın, bir cuma hutbesinde imamın aynen şöyle söylediğini belirtiyor: “Abdestliyken üç kere besmele çekilirse sebze ve meyvelerin üzerindeki tüm mikroplar ölür. Yıkamadan, kabuğunu soymadan yerseniz daha muteber olur.” İmam hatip liselerinde bunların öğretildiğine inanmadığını ifade eden okurum bu konuda benden açıklama istiyor.
CEVAP: Bu sözlerin ciddiye alınacak bir tarafı yok. Bilinmesi gerekir ki imam hatip liselerinde böyle uydurmalar, hurafeler öğretilmez. Bu okullar ilim irfan yuvalarıdır. Genel lise kültürü yanında temel din bilgileri verilir. Öğretmenleri de fakülte mezunu insanlardır.
Taner Algın ayrıca Sinoplu Hoca diye birinin yazdığı kitaptan alındığı belirtilen aşağıdaki yazılanların (bunları italik harflerle belirttim) kendisine elektronik postayla geldiğini, bunları yorumlamamı rica ediyor.
“Müzik dinliyorsan, çalgılı düğünlere gidiyorsan, Allah senden razı değildir. Çalgı dinlemek haramdır. Çalgı çaldığında iki şeytan gelir, dinleyenin omuzlarına biner ve hoplamaya başlar. Çalgı müzik dinlemek kişiyi zinaya götürür. Peygamberimiz buyuruyor ki, Arap’ı üç şeyden dolayı sev: Ben Arap olduğum için, Kur’an Arapça olduğu için, ahirette Arapça konuşulacağı için. Kim Arap’ı severse bana olan sevgisinden dolayı sevmiş, kim de Arap’a buğz ederse bana olan kininden dolayı buğz etmiştir. Peygamber efendimiz hayatı boyunca bir defa olsun masa üzerinde yemek yememiş, bir defa olsun inceltilmiş buğday unundan ekmek yememiştir. Masa üzerinde yemek hem sağlığa hem de sünnete aykırıdır.”
CEVAP: Gayet tabii Peygamberimiz zamanında Araplar masa üstünde oturacak lükse sahip değillerdi. Kıtlık vardı, yoksulluk vardı. Peygamberimiz buğday ekmeği bulamaz, çoğu kez buğday ekmeğini arpa ekmeği arasına katık yaparak yerdi. Yalnız kendisi değil, toplumu da öyleydi. Ama olsaydı elbette yerdi. Bunları sevmediğinden değil, halk gibi yaşamak istediğinden ötürü lüks yaşamadı.
“Yemeğe oturmanın iki şekli vardır. Ya iki dizin üzerine ya da sağ dizi dikip sol ayak üzerine oturulur. Yemeğe nasıl başlanılmışsa sonuna kadar o şekil değiştirilmemelidir.”
CEVAP: Yeme, içme, oturma, kalkma bunlar örfe ve alışkanlığa bağlı şeylerdir. Dinle ilgili olmayan bu tür şeylerin şekli hiç önemli değildir. Çünkü bunlar âdettir.
* DEVAM EDECEK