Şampiy10
Magazin
Gündem

‘İmralı üstüne düşeni yaptı’

.

ABONE OL
Vatan Haber

Çözüm sürecinin Beştepe’deki Bakanlar Kurulu toplantısının ağırlıklı konusu olacağını açıklayan Cumhurbaşkanı, son açıklamayla ilgili, “Kandil’i de, HDP’yi de bağlıyor. İmralı kendi üstüne düşen görevi yapmış oluyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Suudi Arabistan’a giderken

uçakta soruları yanıtlarken çözüm sürecinde gelinen aşama, ‘paralel yapı’yla mücadele, Hrant Dink cinayeti, Mısır’la ilişkiler konularında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdoğan özetle şunları söyledi:

- Son açıklamalardan sonra çözüm sürecinde hangi aşamadayız?

(Başbakan Yardımcısı) Yalçın (Akdoğan) Bey ile yapılan toplantı ile (HDP lideri) Demirtaş’ın söyledikleri birbiriyle çelişiyor, ben örtüşen bir yan göremedim. Demirtaş adeta orada hükümeti hesaba çeker bir tavır içinde. Yani hükümet ona göre silahları bırakacakmış. Silahları bırakması gereken bölücü terör örgütü. Burada güvenlik güçlerimizin silah bırakma gibi bir şeyi olamaz. Onlar, güvenliğin ve huzurun teminatıdır. Fakat görünen o ki şu anda İmralı ile Kandil arasında ciddi bir kopukluk var ve ayrıca siyasi hareket olarak da parti içinde bugünkü açıklamalardan sonra bir bölünmenin olduğu ortaya çıkıyor.

İmralı’ya gidip gelenlerin yaptığı açıklamalara baktığımız zaman, İmralı silahların bırakılmasını istiyor. Fakat partinin başındaki zatın yaklaşımı çok daha farklı, o adeta “hükümetin uygulamasına bakacağız” diyor. Hükümetin uygulamasına ne bakacaksınız? Hükümet zaten çözüm sürecinin adeta garantörü. Bu biliyorsunuz, “demokratik açılım” ile başladı. “Milli Birlik ve Kardeşlik” projesi ile devam etti, “Çözüm süreci” ile de yürüyor, netice almaya dönük adımlar var. Burada tutumlar temenni ediyoruz ki bu şekilde devam etmez, bir yerde bütünleşir. Bu seçimlerde kimin nerede durduğunu görme imkanımız açık şekilde olacak. Bütün temenimiz de silahların olmadığı birlik beraberlik içinde seçimlerin yaşanmasıdır.

- Kandil ayak mı diriyor?

Şu anda Kandil ile İmralı’nın farklı olduğu çok açık, net ortada. O (Demirtaş) faturayı hükümete kesiyor. Burada elinde silah olan hükümet değil. Elinde silah olan gücünü aldığı bölücü terör örgütü. Silahı bırakması gereken o. Maalesef her zamanki gibi olumsuz bir yaklaşımla sürece bir farklılık getirmiş oldu ki üzücü bir şey. Süreci olumsuz istikamette etkiliyor.

‘Güvenliğe tehdit’

- Hükümet hangi istikamette devam edecek sürece?

Hükümet hangi istikamette devam ediyorsa öyle devam edecek. Cumhurbaşkanlığı makamı bu işlerin dışında değil. Hükümetle Genelkurmayımızla bunları zaten haftalık rutin toplantılarımızda görüşmek suretiyle sevk ve idare ediyoruz. Milli Güvenlik Kurulu’nda ve önümüzdeki hafta yapacağımız Bakanlar Kurulu toplantısında da zaten ağırlıklı konu bu. (Yaptıkları) bu açıklama onları bağlar. Kandil’i de, HDP’yi de bağlıyor. İmralı kendi üstüne düşen görevi yapmış oluyor. Açıklanan 10 madde var, Demirtaş’ın açıklamaları var. İkisi de birbrini tutmuyor. Gelinen durum huzur ve güvenliğe tehdittir. Bunların her biri aktördür. Bunları görmezden gelemeyiz. İmralı 10 maddeyi söyledi, Kandil kabul etmiyoruz dedi. Bunun üzerinde analizleri geliştirmek lazım. Kim bu ülkede çözüm sürecinden yana, kim ülkenin huzuruna refahına destek vermek istiyor. Bunları gözden geçirmek gerekir.

Dink’te işin aktörleri ortaya çıkmaya başladı
- Emniyette dinlemeler ve CHP ile ilgili iddialar...
Güvenlik teşkilatlarımız kendi üzerine düşeni yapıyor. Biz onlara müdahale etmek durumunda değiliz, nasıl kararlar verirlerse onlara uymak durumundayız. Bazı durumlarda üzülmüyor değiliz. Bazılarıyla senelerdir bir arada olduğumuz için böyle bir zanla da olsa burada hakikaten ailem için de üzücü şeyler ortaya çıktı. Hatta kendileri “Baba değiştirmeyelim, aramızda bir hukuk var, onlar da rahatsız olduklarını anlatıyorlar” dediler. Ben de kızlarımın insani noktadaki hassasiyetleri nedeniyle hak veriyorum. Onlar diyorlar ki bunun kesin tespitini yapamadığımıza göre tamamını değişmesi gerekiyor, fakat bu bir sürgüne gönderme gibi cezalandırma değil. Farklı yerlerde görevlendirme şeklinde halletmiş bulunuyoruz.
- Suikast iddiaları ne olacak?
Savcılık medyada çıkan haberleri görmemezlikten edemez, bir anlamda suç duyurusu niteliğindedir. Adımların biz de takipçisiyiz, onlar da takipçisi.
- Paralel yapı ile mücadelede kendinizi tek başınıza mı hissediyorsunuz?
Bir mücadelenin derinliğini ortaya koymak zorundayım, onu yapıyorum. Ne kadar önem verdiğimi ortaya koymak için bunu söyledim. Bu olaya her mücadeleye her şeyini koyan, elinin ucuyla değil, gövdesini koymak durumundadır. Biz o zaman bu mücadeleyi evelallah kazanırız. Birçok kurumdan insanlar da ‘Yalnız değilsiniz, bu mücadelede varız, ne denli haklı bir mücadele olduğunu geç de olsa gördük, görüyoruz. Sonuna kadar yürüyeceğiz’ diyorlar.
- Fethullah Gülen’in iadesi konusunda ABD ne yapacak?
Fethullah Gülen ile ilgili ABD’ye ilettiğimiz bakışımız, duruşumuz aynen devam ediyor. Türkiye’den bol bol kaçıyorlar bunlar, kaçışlar başladı. Mahkemeler kararlarını verecek. Bunların içinde sınırdan kaçarken veya yakalananlar olduğunda zaten yasalarımızın gereği neyse bu muamele yapılacaktır. Ne kadar yurt dışında kalırlar bilemiyorum. Devam eden mahkemelerde içerde rakamlar her geçen gün artıyor... Her geçen gün yargı çok daha farklı belgeler elde ediyor. İşte Hrant Dink meselesinde bile son gelişmeler enteresan. İşin aktörleri ortaya çıkmaya başladı. Bunların sinir uçları tespit edilecek diye düşünüyorum.
- Ramazan Akyürek ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Paralel yapının Dink cinayetindeki rolüyle ilgili iddialar var.
Ben hukukçu değilim ama ihmal diye bir şeyi görmem mümkün değil. O hadisede, kasti olarak işlenen bir cinayet var ortada. İhmalle ilgisi yok. Bu işin bağlantıları ortaya çıktıkca daha da aydınlanacak bu mesele.
‘Güvenlik yasası önleyici tedbir’
- Haziran seçimlerine yönelik bir kalkışma olabileceği iddia edildi? Güvenlik yasası bununla mı ilgili?
Biz bazı şeyleri duyuyoruz, ama altından neler çıkacak görmemiz lazım. Gezi ile ilgili benzer şiddetli şeylerde artık bu ülkede devlet, iktidar bu işlere öyle çok sıcak bakmaz. Devlet kargaşaya müsaade etmez. Demokratik hak kullanacaksan bunu nasıl kullanılacağı bellidir. Yakıp yıkma vb. şu anda iç güvenlik yasası önümüzdeki birkaç hafta içinde çıkması halinde önleyici tedbirler olarak geliyor. Bunların gelmesiyle birlikte çok daha farklı bir Türkiye’ye gideceğiz.
‘Mursi bırakılsın’
- Mısır ile ilişkilerin normalleşmesi için bizim beklentimiz nedir?
Mısır’ın iç işlerine karışmayız. Demokratik taleplerimiz var. Burada zülm içinde olan Mursi başta olmak üzere, siyasi tutukluların serbest bırakılması gerekir. Aynı zamanda bu insanlara siyaset yapma hakkı vermeleri gerekir. Bu Mısır’ın huzuru için gereklidir. Beklenti de budur. Şu anda ekonomik olarak büyük destekler alıyor olmasına rağmen, düzlüğe çıkmış değiller. Biz de arkadaşlarımıza alt düzeyde çalışmaya devam edebilirsiniz diyoruz, bizim bu ülkeye pres yapma gibi bir düşüncemiz olmamıştır.
‘Beşiktaş maçına gidebilirim’
- Bir Fenerbahçeli olarak Beşiktaş’ın başarısını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Beşiktaş’ın bu başarısı her türlü takdirin üstündedir, rastgele alınmış bir galibet değil. Beşiktaş eze eze bir galibiyet aldı. Hele hele Demba ba’nın üst direkten dönen topu gol olsaydı o zaman çok daha neşeli olacaktı. Olayı farklı süslüyor. Netice çok daha iyi olurdu ama yine de Beşiktaş çok ciddi başarı elde etti... Başarılar diliyorum. Beşiktaş’ın Türkiye’de oynayacağı maçına gidip izleyebilirim.

Yazarın Diğer Yazıları

  1. Satrançta bir taş: Vezir
  2. PKK’nın yerinde siz olsaydınız
  3. Peki, PKK neyi amaçlıyor?
  4. Edirne’yi Enver alacağına Bulgar alsın
  5. Felsefesiz ilahiyat: Kafalar ne rahat!
  6. Siyasete ‘illallah’ dedirten siyasetçi
  7. Suriye hamaseti
  8. Derdini anlatamayan devlet
  9. Avrupa uygarlığının Yunanistan’a borcu
  10. Fenike Kralının kızı, duy sesimizi!

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.