Öyle bir geçer ki!
.
Ne geçer?
Zaman da geçer ama bizim konumuz o değil.
Geçiş...
Kanepeden kanepeye geçiş...
Dün bansettiğimiz, “İki ayrı kanepede oturan kadınla erkek nasıl buluşur da öpüşür?”
Adam kadının kanepesine nasıl geçer?
“Öyle bir geçer ki!” deyip geçmeyin.
Siz siz olun, bu geçişi hiiç küçümsemeyin.
Belki o gün, o anda olmaz ama eninde sonunda o geçişin etkilerini görürsünüz.
Mutlaka bir geri dönüşü olur.
Ve önemlidir.
Aşk meşk işi doğallık ve samimiyet bir yana aynı zamanda biraz da strateji işidir.
İyi bir stratejist olmak gerekir.
Yoksa...
Yoksa kadınları anlamamaya devam edersiniz...
“Ne anlayacan?? Kim anlamış ki ben anlayayım” diye işin ucunu bırakırsanız, ööle gelip öööle gidersiniz.
Niye?
Çünkü;
Kadını anlamayan, kadından zevk alamaz!
Vay, vay vay...
Neyse ki, işin ciddiyetini kavrayanlar var aramızda.
Bakalım nasıl geçermiş?
“1) Aniden: Konu siyaset, toplum, çevre sorunları gibi bir yerden açılmışken gözler gözlere dikilir ve hiç kırpmadan dik dik bakılır. Ağızdan ‘Fok balıklarını neden katlediyorlar? Çok üzülüyorum’ sözleri çıkarken gözlerden, ‘2 saniyeye kadar yanındayım, dur kıpraşma‘ mesajı verilir. Konunun virgül konulacak bir yerinde aniden ‘saldırılır’. O arada, ‘Ben de bu anı bekliyordum’ falan diyorsa, doğru yaptın demektir. Ceketini, çorabını, hırkasını düşünen kahraman olamaz; unutulmamalıdır. Ama bu atağa verilecek tepkiler muhtelif olabilir. Onu da ayrı bir yazı dizisinde ele almak gerekir.”
(Konunun önemini şimdi anladınız mı? Bakın; adam siyaset, toplum, çevre ve fok balıklarından bahsederken saldırıveriyor. İkinci önerisine bakalım; umarım daha iyidir!)
“2) Eşek şakası kıvamında şakalarla yaklaşmak: Danalardan hoşlananlar için (Var tabii ki, danadan hoşlanan da var) eğlenceli bir metottur. Yastıkla aniden vurmak, mutfaktan gelip arkadan usulca yanaşarak kulağına çöp sokmak, plastik örümceği üzerine atmak. Bu aksiyonlar gerçekleştirildiğinde şakacıktan bir kavga doğar. E sonu malum! Ne demişler: Erkekle şaka kavgaya, kadınla şaka zinaya götürür.”
(Tahammülümün sınırlarını zorluyorsun. Şaka yapıyorsun herhalde! Kulağına çöp sokarak kadını tahrik edebileceğini ya da ona sevimli gelebileceğini düşünmüyorsun değil mi? Yok yok, düşünmüyorsundur! Next!)
“3) Kapıda karşılama: (Bir halkoyunu adı değildir) Eve girildiği anda ayakkabılar çıkarılır çıkarılmaz (çorapla) elinden çanta alınıp, ceketi çıkarılırken, ‘Ne oluyor şimdi?’ şeklindeki şaşkın bakışları arasında, ‘Hazır mısın?’ diye bir soru sorulur. ‘Neye hazır mıyım?’ diye cevap geldiğinde, ‘A-ha buna...’ denir ve öpülür. Anlaşılacağı üzere yumuşak geçişlerden yana değilim pek. bildiğim yumuşak geçişler de var ama...”
Sen ayakkabını çıkardın baştan kaybettin diyeceğim ama öteki anlattıklarının yanında hafif kalacak.
Peki yumuşak geçişleri öğrenmek isteyen var mı?
Bakıyorum.
Hayır, yok.
Ama merak etmeyin. Umudunuzu da kaybetmeyin; daha iyi tasarlanmış geçişler var.