Kutlanması gereken günler
.
Şu günü, bu günü...
Hani dün yazmıştım ya, “Kız Arkadaşlar Günü” ymüş diye...
Madem b.kunu çıkardık işin, başka “gün”ler de olsun.
Benim birkaç teklifim olacak.
Mesela...
Hissiz Adamlar Günü
Ex Aşklar Günü
Arkadaşımın Aşkısın Günü
Aşkımın Arkadaşısın Günü
Sana ne? Günü
Aldatılmışlar Günü
Aldatanlar Günü
Aşkta vericiyim Günü
Liste uzar gider...
Tamam da, asıl önemli olan bu günlerin nasıl kutlanacağı...
Bir de zamanı...
- “Hissiz Adamlar Günü” nden başlayalım.
Bu günde herkes kendi hissiz adamına ne yapmak istiyorsa onu yapsın. Telefonda küfür mü eder, bir yere davet edip kafasından aşağı şarap mı döker yoksa aslında başından belliydi deyip kendisini içkiye mi verir bilemem.
Bildiğim şu: Hissiz Adam Günü bahar aylarına denk gelmeli. Eskinin rehavetinden sıyrılıp yenilere yelken açmaya hazır olunan aylar...
1 Nisan olsun mesela...
Şaka gibi!
Onlar da sonuçta şaka gibi değil mi yani?
- “Ex Aşklar Günü”
Bu da, adı üstünde; herkes o gün eski aşklarından birini seçsin ve onunla buluşsun. İki ex birbirine o güne kadar soramadıklarını sorsun, söyleyemediklerini söylesin. Bir nevi itiraf günü yani... Kimsenin içinde bir şey kalmasın!
Ex Aşklar Günü’nün şubat ayında olmasını öneriyorum. Kış ya, insan daha fazla biriktirir. O bakımdan...
- Gelelim “Arkadaşımın Aşkısın Günü”ne...
Hayır, hiiç anladığınız gibi değil. O bundan sonra... Genelde en yakın arkadaşının aşkına sinir olursun ya... Kız ya da erkek fark etmez, gıcıktır. Ya da sana gıcıktır. Yani onlar sevgili olana kadar aranız çok iyiyken sonradan aşkları depreştikçe senin ilişkin bozulmaya başlar.
Alacaksın karşına, “Ya, sinir misin nesin? Sen niye böyle oldun?” diye soracaksın.
Bunun tarihi önemli değil, ne zaman olsa olur...
- “Aşkımın Arkadaşısın Günü!”
Hıh, işte bu gün, o gün.
Hayııır... Herkes aşkının arkadaşına rahatça yazılsın diyeceğimi sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Ancak size şöyle bir serbesti sağlayabilirim: Onun fantezisini kurabilirsiniz. Yani bunu sevgilinizle paylaşabilirsiniz. Yerse tabii... (Unutturmayın da, bir gün bunu yazayım.)
Hani tam o sırada, “O da burada olsun, ister misin?” ler falan...
Yaz aylarında olması gerekir. Daha çok sevişilir ya, renk getirmesi açısından...
- “Sana ne? Günü” evliler için.
24 saat kaybolma hakkı. Ve tabii eve dönünce kimse kimseye bir şey sormayacak. Her şey de serbest olacak.
Bu günün ekim ayında olmasını öneriyorum. Tatil bitmiş, çocuklar okula başlamış yani bütün yükümlülükler bitmiş. Henüz kimse kimseye sinir olmaya başlamamışken.
- “Aldatılmışlar Günü” nde herkes gitsin aldatıldığı kadını veya erkeği dövsün dermişim... Düşünsene, sokaklarda herkes yara bere içinde... Kiminin elinde sopa falan... Hayır, gidip onları tebrik etsin. Ayrılırken de, “Dikkat et bana yapan sana da yapar” desin. Çok ağır oldu!! Bunun altında kalamaz yani!!
Kış aylarında kutlansın ki, yazın kan durmaz falan...
- “Aldatanlar Günü” ne bir şey bulamadım, onu da siz halledin artık...
- “Aşkta Vericiyim Günü”
Bu felsefede olanların hepsi o gün birine versin. (Kalbini.) Madem vericiymiş!
Öyle manalı manalı konuşması kolay!
Ne zaman mı?
Gün mü kalmadı, istediğin zaman!!!