İkisi birden: Aşk ve...
.
Kaç gündür tartışıp duruyoruz ya, “Aşk mı seks mi? Hangisi zihni açar?“ diye... Tabii zihin açılması esas konu ama altında gizlenmiş başka bir soru var: “İlişki için hangisi daha önemli?”
Tabii aslında ideal olanı ikisinin birden olması...
Hem aşk hem seks olacak!
Hayat da bayram olacak!!
“Birini bile bulamazken, sen ne diyorsun?” dediğinizi biliyorum.
Yanılıyorsunuz...
Bizim ilişkilerde bunlar var!
Hem de ikisi birden...
Aşk da var, seks de...
Ama ufak bir farkla!
Bizim ilişkilerde...
Bir taraf aşkla...
Diğer taraf seksle ilişkiye bağlı!
Şöyle anlatayım:
Biri, aşk için seks yapıyor,
Diğeri seks için aşk!
Bir nevi görev dağılımı...
Ortaya karışık...
Mesela, âşık ya, ilişkiyi götürebilmek için, pardon ilişkiyi ilişki hâline getirebilmek için karşı tarafın seks taleplerine...
Ne desem ki, boyun eğmek değil, katlanmak da değil, onun için yani...
Hıh, buldum onu tutabilmek için seks yapıyor.
Ha, istemeyerek değil ama!
Âşık zaten, niye istemesin ki! İstiyor ama içten içten de onun kendisine âşık olmadığını da biliyor! Ve buna razı oluyor...
Diğeri ise...
O da seks yapacak ya, hem de istediği zaman yapacak ya, bunu sağlayabilmek için karşı tarafa âşık taklidi yapıyor. Yani aslında o da, aşka katlanıyor!
Yazık!
Bu da zor bir durum...
Düşünsene umurunda değil ama “Seni düşünüyorum“ falan diyor. Gerçi düşünüyordur da, nasıl?
Aslında ikisi de birbirini düşünüyor ama biri eline kadar diğeri beline kadar!
Yani birinin düşüncesi, “Elini tutsam, sarılsam“a kadar, diğeri ise “Sarılsam“dan başlıyor...
Başlangıç ve bitişler tutmuyor!
Ama düşüncelerin içinde geçen kelimeler aynı: Tutmak, sarılmak, yatmak...
Nedir yani?
Seks seks için midir, aşk için mi?
Aşk seks için midir, seks aşk için midir?
Neyy??
Karışık yani...
Ortaya karışık!
Aşk da var, seks de var ama...
Dedim ya, ufak bir farkla...
Artık ufak mufak idare ediyoruz işte!