Hayaller hayal oluyor...
.
Hani, dün herkesin zenginlik veya cennet hayalleri hemen hemen aynıdır demiştim ya... Aslında başka hayaller de aynı.
Mesela herkes çok zengin olunca, bir şort bir sandaletle dünya turuna
çıkar!
Demek ki zengin olunca giyinmeye falan gerek kalmıyor. Öyle bir istek olmuyor.
Lüks giyinmek fakir işi mi?
Bu şey gibi; esnaf lokantasına paran olmadığı için gidiyorsan rezalet bir yerdir, ama öyle bir yemek yemek için gidiyorsan da ay çok hoş gelir ya... Onun gibi mi ne?
Mesela evde, evden çalışma
hayali...
Bana da, hep “E sen ne diye hem de sabahın köründe işe geliyorsun ki? Ohhh mis gibi evden yaz!” derler... Bir gün dahi denemedim bile.
Cezalı gibi!
Pijamayla mesai
Kim bilir belki ben de öyle bir olanağım yokken evden çalışmanın hayalini kuruyor muydum acaba?
(Sanmam!)
Nitekim geçenlerde, “Evde çalışanlar ofise dönüyor” başlıkla bir makale okudum. Özellikle Amerika’da kendi şirketini kurarak evden çalışma hayalini gerçekleştirenler umduklarını bulamamışlar.
Birisi evdeki durumunu şöyle anlatıyor:
“Masanın altındaki toz yumakları dikkatimi dağıtınca gün ortasında odayı süpürmeye başlıyordum. Ya da akşam aynaya bakınca pijamalarımın hâlâ üzerimde olduğunu fark ediyordum.”
Evden çalışmayı düşleyenler, hayallerini gerçekleştirince bu hâle gelmişler.
Uyanık yatırımcılar da hemen bu durumun kokusunu almışlar tabii...
Ev-ofis hayalinin ardında yatan yalnızlığı, dağınıklığı, dışlanmışlığı keşfeden bu yatırımcılar, şimdilerde ortak ofis projeleri üretmeye başlamışlar.
Evde çalışanlar da oralara akın etmeye...
“Küçük bir şey gibi görünüyor ama işe giderken giyinmek bile ciddi bir fark yaratıyor” diyorlar...
Demek ki neymiş?
Evden çalışmak da boş bir
hayalmiş!
Yeniden yapılandırma
Yani insan hayalini de iyi seçmeli...
Hele gerçekleştirilebilir bir
hayalse...
Başını sonunu, pratikte nasıl olabileceğini iyi kestirmen gerekiyor.
Bunun en iyi yollarından biri, gerçekleştirmeden önce hayali, hayali olarak yaşamaktır.
Ama sadece bir kesitini değil!
Tamamını...
Bir iş, bir tatil, bir insan... Artık neyse hayalin...
Düşünüp, planlayıp...
Hatta...
Hayalleri yeniden yapılandırmak lazım.
Baksanıza, hayaller de hayal oluyor!
Ben hâlâ anlatmak istediğim yere gelemedim desem?