Güzellik ve yaşlanmak üzerine...
.
Hiç aklında yokken!
Aniden...
Bir anda olur her şey!
Bir gün, bir yerde hem de hiç hazırlıklı değilken bir çocuk sana “teyze” der.
Onca kelime, onca olay arasından o kelimeyi hemen duyarsın.
“Teyze!”
Duymazlık edemezsin.
Bir gün bir çocuk bayramda elini öper. Hem de kendiliğinden...
Gelir, alır elini öper, alnına koyar.
Şaşırırsın.
İlk “teyze” deneyimin sana komik gelir hatta herkese ballandıra ballandıra anlatırsın.
Gülerek...
Herkese anlatırsın çünkü aslında beklediğin, “O-ha! Sana da teyze dediyse!!!”yi duymaktır.
Derler de...
Zira yaşıtların veya senden büyükler için asla “teyze” değilsindir.
Ya da bunu sana bir kadın söyler:
“Bak teyzesi, ne kadar uslu değil mi?”
E, ama artık çok oluyor!!!
Senden intikam aldığını düşünecek kadar paranoyaklaşırsın.
Evet belki de gerçekten intikam alıyordur.
Bunu da anlatırsın.
Anlattıkların sana, “Yok artık! Zaten artık ‘teyze’ lafı mı kaldı? Alaturka!” diyerek kötü kadını eleştirirler.
Sonra ikincisi gelir.
İkinci “teyze” vakası...
İşte o güne kadar sen kendini genç sanıyorsundur...
Bundan sonraki aşama da, “genç gösteriyorsun” aşamasıdır ki, onu daha önce işlemiştik.
Ama okumayanlar için özetleyeyim:
“Herkes ama herkes yaşından genç gösterdiğini sanır ama göstermez. Sadece yaşının bakımlısı veya bakımsızı vardır.”
Güzellik de böyledir.
O güne kadar herkes sana, “çok güzelsin” demiştir.
“Ne kadar güzelsin...”
Ama bir gün biri der ki,
“Ne kadar zarifsin.”
Ne?
Zarif mi???
Nereden çıktı bu şimdi?
Çıkar.
Kiminde 35’te başlar...
Kimine 40 koyar...
Kimi 50’sinde idrak eder...
Gittiğini...
Güzelliğinin ve gençliğinin gittiğini...
İşte bir kadının en önemli dönüm noktalarından biri budur.
Artık kendisini yeniden tanımlaması gerekmektedir.
Format atması...
Ya inatla eski güzelliğine, gençliğine dönmek üzere yola çıkacak...
Ki bunun sonuçlarını hepimiz görüyoruz, kedi kadınlardan!!!
Evet, yavaş yavaş aslan surata dönüşmeye başlayacak...
Ya da bunu es geçip kendisine yeni bir sayfa açacak...
Kendisini artık genç ve güzel diye tanımlamayacak. Zarif, akıllı, mutlu, komik ya da ne bileyim, başarılı, hoş gibi yeni tanımlamalara yönelecek.
Yönelecek de...
Öyle yönelecek demekle olmuyor bu.
Kolay değil.
Hiç kolay değil.
Buna önce kendisi inanacak...
Alışacak...
Benimseyecek...
Daha da önemlisi sevecek.
Yeni halini sevecek.
Hem de eski halinden daha fazla!
Nasıl mı?