Ex’ler yalan söyler mi?
.
Onu tanımak için ex’lerine soralım demiştik ya...
Daha doğrusu “soralım mı?” diye dün küçük bir beyin jimnastiği yapmıştık.
Ben sormaktan yanayım. Ha, sorar mıyım, onu bilmiyorum!
Şimdi durup dururken ex’ini bul, konuş falan...
Ne diyeceğim sonra?
Aynı düşünceler herkesin aklından geçmiş olabilir. Ama biri bunu yazmış bile...
Çok da hoş yazmış!
Bakın:
* “Ex’ten alınan haber ne kadar sağlıklı olabilir ki?
- Merhaba birader. Sen Nazan’ın eski sevgilisiymişsin.
- Evet abi, hayırdır?
- Seni bi daha buralarda görmeyeyim.
Ya da:
- Merhaba birader. Sen Nazan’ın eski sevgilisiymişsin. Nasıl birirdir anlat bakalım.
- Çok iyidir abi...
- Nerede?
- Orda abi...
- Orası neresi?
- Anla abi işte...
- Len sen benim sevgilim hakkında nasıl konuşuyorsun!
- Yanlış anladın abi, mutfakta çok iyi demek istedim ben.
Kadınlar içinde böyledir:
- Merhabalar. Size Ahmet hakkında birkaç soru soracaktım.
- Ahmet mi? Boyu bosu devrilsin onun..
- Alo Ahmet!
- Efendim aşkım.
- Senden ayrılıyorum (Kadınlar birbirinden çok etkilenir çünkü. Bkz. kuaförler).
Ya da:
- Merhaba. Siz Hande olmalısınız Ahmet’in eski sevgilisi?
- Evet, dün görüştüm sizden bahsetmedi.
- Alo Ahmet!
- Efendim aşkım.
- Boyun bosun devrilsin eve gelme...
Veya...
- Merhaba. Siz Nurcan olmalısınız, Ahmet’in eski sevgilisi.
- Hangi Ahmet? Bamya Ahmet mi?... Yanlış anlama, bamya yemeğini çok sever de! (Yersen.)
Velhasılı kelam, ex aşklar iyi söz söyleyecek olsalardı ex olmazlardı. Değil mi?”
Demiş...
Ammaaa....
Bu örneğe ne diyeceksiniz?
Alın size gerçek bir hikâye:
* “Ben bu sayede, birlikte olduğum insanın benimle birlikte iken aynı zamanda eski sevgilisiyle de iletişimini koparmadığını, ikimizi birlikte türlü yalanlar söyleyerek idare ettiğini anladım. Sonuçta ne oldu? İkimizi de kaybetti. İnsanların bu kadar kişiliksiz, ilkesiz, bencil ve çıkarcı olabilmelerini anlamak mümkün değil. Daha da anlaşılmaz olanı, bizler gibi, toplumda belli bir yeri, sosyoekonomik gücü, kariyeri olan ve sözüm ona ayakları üzerinde durmayı başarmış, bağımsız kadınların bu ciğeri beş para etmez adamların güzel sözlerine ve vaatlerine bu kadar kolaylıkla kanması. Bir an önce, içimizdeki beyaz atlı prensi bekleyen Pamuk Prenses’ten kurtulmamız lazım, yoksa bizi kandıran, kullanan ve sömüren daha çok kişi olacak.”
Şu Pamuk Prenses olayını daha sonra irdeleyelim. (Hiç de sevmem bu sözü; irdelemek!)
“İkircikli”yi de yazayım, tam olsun!
Onu bırakalım da, sormak lazım.
Sorabilirsen!