Çatır çatır ödüyorlar
.
Yaşı kemale erdiği hâlde çocuğu olmayan bekâr adamlar için gönüllü damızlıklar demiştim... Onların diğer damızlıklardan farkı var çünkü!
Ne farkı var?
Birlikte olduğu kadın hamile kaldığında, “Ben istemiyorum”, “Benim baba olup olmamaya karar verme hakkım yok mu?”, “Ben damızlık mıyım?” diye ortaya çıkıp feryat etmemeleri...
Hatta ufaktan ufaktan, havadan bir çocuk sahibi olma fikrine sıcak bakmaları...
Biraz da, geç kalmışlık duygusunun ağır basması...
Ve bütün kafa karışıklığına rağmen sonunda baba olmaya karar vermeleri...
Yani gönüllü damızlıklar...
Onlar aslında taammüden ya da yanlışlıkla hamile kalan kadınlar tarafından seçilmiş müstakbel babalar...
Dün aynı konuyu yazarken, kadınların bu seçimlerinde bir terslik yok mu diye eleştirmiştim.
Var tabii...
Olmaz mı?
Ama terslik olması, gönüllü damızlıkları aklamaz!
Çünkü ilk bakışta sanki katakulliye getirilmişler hissi yaratılıyor da!Hani, babalığı sanki mecburen kabul etmişler...
Daha doğrusu, bahşediyorlarmış gibi..
Ya da kabul ettikleri için sonradan cezalandırılıyorlarmış gibi!.. Kadınlar bunları kandırıp kendi hayatlarını garantiye almak için kullanıyorlarmış gibi!
Pekii...
O hâlde durumu yeniden gözden geçirelim. Şimdi bu kazık kadar adamlar, güzel mi güzel, çıtır kızlara takılıyorlar mı? Evet.
Bunları tavlamak için maddi-manevi varlıklarını kullanıyorlar mı? Evet.
Hamile kalanlar da bu güzelim çıtır kızlar değil mi? Evet.
Bu çıtır kızlar neden benimle birlikte oluyor diye soruyorlar mı? Hayır.
Evliliği ve evleneceği kadını değil de, çocuğu ön plana alan da onlar değil mi?
Eee?..
“Eee?”si şu:
O kazık kadar adamlar bu yanlışın bedelini ödemeyecekler mi?
Ödüyorlar zaten!
Boşanınca çatır çatır ödüyorlar!
Bu gencecik kızların onlarla neden birlikte olduklarını kavrayamayacak kadar egolarına hâkim olamayanlar da şaşırıyor. Kendilerini haksızlığa uğramış gibi hissediyorlar.
Yahu hayatının baharında manken gibi kızlar sana niye baksınlar ki?
İşte o “Niye?”nin bir bedeli var.
Onu ödüyorsun.
Dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz.
Zaten bu konudan da çok sıkıldım.
Hesap-kitap yapan, yapanı kabul eden, eninde sonunda kaybediyor!