Şampiy10
Magazin
Gündem

Uçtu uçtu şampiyon uçtu

Kenan Sofuğlu, Sakarya’daki villasının üçüncü katından havuzuna dizlerini büküp çivileme atlayınca ayağını sakatlamış. Şampiyon motorsikletçi atlayışının video görüntüsünü Instagram’da paylaşmış. Altına da "Bu atlayış sonrası hastanelik olduk. Çok şükür iyiyim" diye yazmış. Hangisi daha kaygı verici bilemiyorum. Böyle gereksiz ve görgüsüz bir deneyimde bulunmayı düşünmesi mi? Başarısız sonuçlanmasının haberini görüntüyü paylaşarak vermesi mi? Yoksa hastanelik olduk diye kendinden çoğul olarak bahsetmesi mi? Kenan işin asıl esprisini kaçırmış. 1970’lerin efsane Amerikalı gösteri sanatçısı, korkusuz ve çılgın Evil Kneivel gibi yapacaktı. Havuza motorsikletiyle atlayacaktı. "Uçtu uçtu şampiyon uçtu" olacaktı!

Ödül töreni değil ücretsiz ünlüler şöleni

Oktay Kaynarca, Altın Kelebek’te "En İyi Dizi Oyuncusu" kategorisindeki adaylığından çekilmiş. Kendine göre de saçma sapan bir mazeret vermiş. Bu şövalyeliği basın desteğine ihtiyacı olmadan önce yapsa belki bir anlamı olabilirdi. Ununu eleyip eleğini duvara astıktan sonra değil. Bizdeki ödül törenleri sırf ünlüleri bir araya getirmek için yapılır.

Verilen ödüller başarıya değil tamamen popülariteye endekslidir. Kimlerin kazanacağı önceden bellidir. "Akademi Ödülleri" ve "Altın Küre Ödülleri"ne aday olduklarında sonuçtan habersiz geceye katılan ünlü Hollywood yıldızlarından çok çok daha gururludurlar. Medya kuruluşları kendi bünyelerindeki ünlü isimlerin piyasa değeri yükselsin diye ödül töreni düzenler. Okullar da hem öğrenciler bedavadan ünlü görsün hem de bu vesileyle kurumlarının bedava reklamı yapılsın diye. Onun için ödül töreni dedikleri aslında ücretsiz ünlüler şölenidir!

Serdar'ın Chloe kozu

Serdar Ortaç kariyerinin olgunluk dönemine geldiğinde çapkınlıkları, kumarı artık haber değeri taşımaktan çıkınca aklını kulllandı. Kendisinden çok genç İrlandalı güzel bir mankenle evlendi. Eşi Chloe Loughnan çarpıcı fiziğiyle hemen magazincilerin ilgisini çekti. Sürekli ilgi görmek 24 yaşındaki ithal yengenin doğal olarak hoşuna gitti. Bu da Serdar’ın işine geldi. Her fırsatta Chloe ile ilgili manşetlik açıklamalar yaparak gündeme gelmeye başladı. Yok evlendiğine pişmanmış, eşini boşayacakmış, çocuk istiyormuş ama eşi daha hazır değilmiş, Chloe kıskandığı için sahnedeki dansçılarına yaklaşamıyormuş, Chloe’yi artık tek başına artık yurt dışı gezilerine yollamayacakmış, falanmış, filanmış. Ünlü popçu son olarak evlenmeden önce eşini 3-5 sene denediğini söylemiş. Sanırsınız test sürüşü yapıp araba beğeniyor. Ve Serdar’ın Chloe kozu, tüm hızıyla devam ediyor!

Yazının devamı...

Alo jandarma Ken ile BarbIe burada!

Oyuncak dünyasının en ünlü çifti Ken ile Barbie’dir. Ken’siz bir Barbie, Barbie’siz bir Ken düşünmek imkansızdır. Gerçek hayatın Ken ile Barbie’si ise Kenan Doğulu ve Beren Saat’dir. Malibu sahilinde Hollywood yıldızları gibi evlendiler. Sonrasında her zaman, her yerde el ele, diz dize, göz göze görüntülendiler.

‘Tencere Kapak’ misali tam bir uyum içinde olduklarını defalarca gösterdiler. ‘Ken’ Kenan ile ‘Barbi’ Beren geçen akşam Bodrum’da bir dost ziyaretine gitmiş. Yevmiyelerini kazanmak için yaz sezonu boyunca Bodrum’da günün 24 saati ünlü nöbeti tutan muhabirler görevleri gereği bunların peşindeymiş. Kenan muhabirlerin sorularına muhatap olmak istememiş. Cep telefonuyla konuşuyormuş gibi yapmış. Uyanık magazinciler bu bayat numarayı yememiş. Kenan’a “Cebiniz kapalı, numara yapmayın” demiş. Bu arada ev sahibi Murat Başoğlu, ‘Ken’ Kenan ile ‘Barbie’ Beren çifti sokaktaki basın ordusundan rahatsız olduğu için jandarmayı aramak zorunda kalmış. Düşünceli sunucu daha sonra ‘Jandarma çağırdığım için kusura bakmayın arkadaşlar’ diyerek habercilerin gönlünü almış.

Bodrum’da bir gece daha işte böyle, ortada aslında bir olay yokken yine olaylı geçmiş. Ne denizde, ne havada, ne karada. Alo Jandarma Ken ile Barbie burada!

Helal olsun Demet Akalın’a

Demet Akalın, müzik sektöründeki 20’nci yılını yakında çıkaracağı özel bir albümle kutlayacakmış. 20 yıl göz açıp kapayana kadar çabuk geçti. Bu süre içinde eski manken Demet kendini müthiş geliştirdi. Pop müziğin ülkemizdeki önemli isimlerinden biri haline geldi. Dilediğinde dikkat çekmeyi bildi. Polemikleriyle, farklı giyim zevkiyle, evlilikleriyle, bebeğiyle, tektaşıyla, pahalı hediyeleriyle hep gündemde kalmayı başardı. Daima içinden geldiği gibi konuştu ve davrandı. Samimiyetini, doğallığını hiçbir zaman kaybetmedi. 44 yaşındaki sanatçı şimdi kariyerinin doruğuna ulaştı. Standardını düşürmediği istikrarlı performansıyla herkesin saygısını kazandı. Sevin, sevmeyin, beğenin, beğenmeyin. O ayrı. Ama hakkını verelim. ‘’Helal olsun Demet Akalın’a’’ diyelim!

Düğünden düğüne Pınar ile Tarkan

Tarkan’ın sahibi olduğu bir şirketin çalışanı Bodrum’da evlenmiş. Megastar iyi bir patron olduğunu göstermiş. Elemanının nikah şahitliğini üstlenmiş. Harbiye Açıkhava’da vereceği konserlere hazırlanan ünlü şarkıcı, kendi düğünlerinden beri ilk kez eşi Pınar Dilek ile birlikte boy göstermiş. İddiaya göre herkes Pınar’ın yeni estetik yaptırdığı burnunu beğenmiş. Doktorunun adını öğrenmek için sıraya girmiş. Dedikodu işte. Doğru mu değil mi bilemiyorsun.

Pınar o kadar uzun zamandır ortalıkta yok ki kendisini görenler burnunun orijinal şeklini unutmuş da olabilir. Ne diyelim? Artık bununla yetinmek zorundayız. Düğünden düğüne Pınar ile Tarkan!

Yazının devamı...

Herkes ‘süperstar’ olamaz

Açıkhava konserinde her zamanki gibi sahnede klasını konuşturan Ajda Pekkan gerçekten dünya çapında bir süperstar.

Yıllar boyu dimdik ayakta.

Her zaman formda.

Yaşlanmak, yorulmak bilmiyor.

Yıllara meydan okuyor.

Başarısının sırrı kendisine son derece iyi bakıyor olması.

Bugüne kadar yaptırdığı estetik müdahaleler mükemmel.

Güzellikleri dünyaca ünlü Hollywood yıldızlarına bir bakın.

Süperstar hepsinden genç ve güzel gösteriyor.

47 yaşındaki Renee Zellweger

54 yaşındaki Meg Ryan

55 yaşındaki Daryl Hannan

59 yaşındaki Melanie Griffith

62 yaşındaki Kim Basinger

Hepsi Ajda’ya ‘Abla’ diyecek yaşta.

Ya da yaşıtı Amerikalı şarkıcı Cher.

Yıl 2016

Ajda hala 36.

Herkes ‘Süperstar’ olamaz!

Keeping up with Kerimcan & Cicişler

Sosyal medya fenomenlerimizden geçilmiyor.

Fenomen yaratmakta dünyada üstümüze yok.

Şu aralar en popüler fenomenimiz 22 yaşındaki Kerimcan Durmaz.

Periscope ve Snapchat yayınları çok tutuluyormuş.

DJ’lik yaptığı gece kulüplerinde izdiham oluyormuş.

Onu yakından görmek isteyen kadınlı, erkekli hayran kitlesi, adeta birbirini eziyormuş.

Aynı zamanda makyaj sanatçısı olan Kerimcan’ın yakında ekrana çıkması bekleniyormuş.

Bence de Kerimcan bir an önce televizyonda Kardashian’lar türünde bir reality şov yapmalı.

Yanına da en az kendisi kadar ilginç olan Esra ve Ceyda Ersoy kardeşleri ya da nam-ı diğer ‘Cicişleri’ almalı.

Olay olur olay.

Üçü bir arada reytinge reyting demezler!

Şovlarının ismi de hazır.

‘Keeping Up With Kerimcan & Cicişler’

Burcu’ya niyet başkasına kısmet

Burcu Esmersoy’a 2 yıl evli kalıp 2008’de boşandığı İtalyan eşinden sonra bir daha dünya evine girmek kısmet olmadı.

Ancak güzel sunucu ve reklam yıldızının kısmetsizliği, yaşadığı ilişkilerdeki erkeklerin kısmeti oldu.

Hepsi kısa bir süre sonra kendilerine uygun başka birini bulup ya evlendi, ya nişanlandı.

Burcu şu ana kadar ex aşklarından 2 tanesini baş göz etmiş durumda.

Eski eşi boşanmalarından sonra tamamen ortadan kaybolduğu için onun ne yaptığını bilen yok.

1.5 yıldır son sevgilisiyle birlikte olan Burcu tekrar evlenip evlenmeyeceği sorulunca: “Birlikte olduğum erkek arkadaşlarım hep evlenmek istediler. Bunun hayaliyle yaşadılar. Ben de onlara evliliğin iyi bir şey olmadığını anlattım. Anlayan anladı, canını kurtarıp kaçtı” demiş.

Evliliği kimseye tavsiye etmiyormuş.

Burcu ‘sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer’ misali haklı olarak evlilik konusunda temkinli davranıyor.

Kariyer tutkusu ve kendisine olan olağanüstü aşkı da bunu bir nebze etkiliyor.

Ancak söylediğinin tam tersi kaçan kurtulmuyor.

Bilakis kendi ayağıyla gidip kapana kısılıyor.

Kader işte.

Burcu’ya niyet başkasına kısmet!

Yazının devamı...

Eyvah! Emina oyunculuk yapacak

Emina Sandal bir dizide rol almak istiyor. Eşi Mustafa Sandal’ın işi zor...

Mustafa Sandal’ın eşi Emina yeni bir dizide rol almak istiyormuş. Daha önce Lale Devri’nde oyunculuğu deneyen 34 yaşındaki Boşnak & Sırp şarkıcı pek kendini gösterememişti. Hatırlarsanız diziye ismini veren Lale karakterini canlandıran Emina, 16 bölüm sonunda düşük reytinglerinden dolayı yayından kaldırılması söz konusu olan projeden ayrılmıştı. Bu kez hayal kırıklığına uğramaması için senaryoları eşi denetliyormuş. Musti oyunculuk konusunda çok yeteneklidir. Hatta bence oyunculuğu popçuluğundan bile iyidir. Emina’nın Penelope Cruz’u gölgede bırakan çarpıcı güzelliğine diyecek yok. Oyuncu olarak ise yetersizdi. Musti’nin hem eşine uygun bir hikaye seçmesi hem de rol yapma becerisini geliştirmesi gerekiyor. İçinden haykırışını duyar gibiyim. Eyvah! Emina oyunculuk yapacak!

Siyah beyaz değil cesur ve güzel...

Kıvanç Tatlıtuğ ile Tuba Büyüküstün “Siyah Beyaz” isimli dizide başrolü paylaşacaktı. Ancak Kıvanç’ın hikayedeki karakterini fazla acımasız bulduğu için değişiklikler yapılmasını istediği söylendi. Derken dizi başka bir sezona ertelendi. Kıvanç ve Tuba için yepyeni bir proje üretildi. Yapım şirketi, ‘Siyah Beyaz’ın senaryo çalışması bitmediği için Ekim ayında ‘Cesur ve Güzel’ ekrana gelecek” dedi. Oyuncu olduktan sonra hikaye bulmak kolay. Bunların arşivlerinden senaryo fışkırıyor olmalı. “Siyah Beyaz” olmadı “Cesur ve Güzel” verelim.

Mesafe arttıkça evlilik uzar

Yılmaz Erdoğan ile oyuncu eşi Belçim Bilgin 10 yıldır evli. Son 3 yıldır da boşanacaklarına dair haberler çıkıyor. Çünkü ikisi pek bir arada görülmüyor. Yılmaz 2 yıl önce yerleştiği Marmaris Köyceğiz’de sessiz, sakin, kafasını dinliyor. Yurt dışında kariyerine devam etmek isteyen Belçim, İngiltere - ABD arasında mekik dokuyor. Yılmaz hala Muğla’da. Belçim ise Londra’da. Bundan böyle Londra’da yaşayacakmış. Çiftin şimdilik boşanmaya niyeti yokmuş. “Gözden uzak, gönülden ırak” derler. Uzun süre evli olanlar için geçerli değildir. Mesafe arttıkça evlilik uzar!

Yazının devamı...

Valeye borçlu kalmak nasıl bir his?

Kenan İmirzalıoğlu Mayıs ortası, romantik bir düğünle evlendiği meslektaşı Sinem Kobal ile geçen akşam Yeniköy’de kebapçıya gitmiş. Yakışıklı oyuncu çıkışta direksiyonu eşine bırakıp arabada yanına kurulmuş. Ancak patlayan flaşlardan konsantrasyonu dağılmış, vale ücretini unutmuş. Kendisine hatırlatınca “Bir dahaki sefere çifte tarife uygularsınız” demiş. Valeler genelde paralarını almadan arabanızın anahtarını bile vermez. Adeta aracınızın camına yapışır. Ama ünlü bir çift olunca durum değişiyor. O zaman mekanda çalışan herkesin yelkenleri suya iniyor. Aslında gazetelerde onlarla aynı karede fotoğrafının çıkacağını bilse vale para mara da istemezdi. Ama şimdi “Ya izinli olduğumda gelirlerse, ya duble ödeme yapmayı unuturlarsa?” diye kara kara düşünüyordur. Hiç başıma gelmedi. Valeye borçlu kalmak! Nasıl bir his acaba?

Yenilenmiş Işın’dan sonra sıra Fatih Ürek’te

Işın Karaca mide küçültme ameliyatıyla zayıflayan ünlülerimizden. Güçlü sesiyle tanınan şarkıcı iki yılda toplam 45 kilo vermiş. Şimdi 60 kilo civarındaymış. Bildiğiniz gibi aynı yöntemle zayıflayan bir başka ünlü şarkıcı da Fatih Ürek. Fatih kiloluyken Işın gibi objektiflerden kaçmaz havlulara sarılmazdı. Bodrum plajlarında göbeğini içeri çekip slip mayosuyla dolaşırdı. Fazlalıkları eridi, şimdi ortalıkta yok. Işın’dan sonra artık sıra slip mayolu Fatih Ürek’te!

Ken Kenan ve Barbi Beren’in aşkı...

Popçu Kenan Doğulu ile oyuncu Beren Saat, 2 yıl önce Hollywood yıldızlarına yakışır bir şekilde evlenmişti. Malibu kumsalında rüya gibi bir düğünle dünya evine girmişti. O günden beri Kenan’ın “Tencere Kapak” şarkısındaki gibiler. Bodrum’da tatildelermiş. Suyun içinde uzun uzun öpüşmüşler. Sonra yine el ele evlerine dönmüşler. Nazar değmesin... 55 yıldır büyük aşk yaşayan Ken ile Barbi bebekler bile onlar kadar birlikte olamıyor. Raflarda ayrı ayrı satılıyor. “Ken” Kenan ile “Barbi” Beren’in aşkı dolu dizgin devam ediyor!

Yazının devamı...

Zaplamadan olmuyor

Gelin birlikte kanallar arası küçük bir ekran turuna çıkalım. Acun Ilıcalı’nın bir zamanlar reyting rekorları kıran ‘Var Mısın Yok Musun?’ yarışması İlker Ayrık sununca kibarlaşmış, ‘Var Mısınız Yok Musunuz?’ olmuş. Yokuz!

‘Ben Bilmem Eşim Bilir’ içeriğini yenilemiş, sunucusunu değiştirmiş, evine kavuşmuş. Bir zamanların BBG evi gibi artık bir de BBEB evi var. ‘Çarkıfelek’ hep aynı. Stüdyodakiler daha fazla şamata yapıyor o kadar. ‘Para Odası’ adındaki yeni yarışma o kadar anlamsız ki Tamer Karadağlı gibi deneyimli bir oyuncunun bile sunarken kafası karıştı, iki haftada bıraktı. Kafaları daha çok karıştıran Ahmet Çakar onun yerini aldı.

‘Rising Star’ın tek ilgi çekeni Yılmaz Morgül’ün gözlükleri artık baymaya başladı. Sabah kuşağında ‘İclal Aydın ile Yeniden’ programı var. ‘İclal Aydın ile Eskisi Gibi’ deseler daha yerinde olurdu. Zuhal Topal ve Seda Sayan’ın durumu eski hamam eski tas. Evlilik programlarındaki acımasız rekabet tekrar start almış vaziyette.

Yemek programları peşpeşe geliyor. ‘Nursel’in Mutfağı’ biter bitmez ‘Ver Fırına’ başlıyor. Bodrum’a tatile gidemeyenler Bodrum’a mecburen giden bir ailenin ‘Bodrum Masalı’ dizisiyle avunuyor. Diğerleri Şahane Damat, Gülümse Yeter, Yüksek Sosyete, Seviyor Sevmiyor gibileriyle idare ediyor. Habire kanal değiştirmekten uzaktan kumandaya pil dayanmıyor. Zaplamadan rahat rahat televizyon izlemek olmuyor!

BEN-HUR FİYASKOSU HALUK BİLGİNER’İN BAŞARISI

Tarihi film yapmak zordur. Efsane olmuş bir tarihi başyapıtın yenisini yapmak daha da zordur. ‘Ben-Hur’ da bunlardan biri. İlk kez 1959 yılında gösterime giren film 11 Akademi Ödülü kazanmıştı. John Ford’dan sonra gelmiş geçmiş en iyi yönetmen olarak bilinen William Wyler harikalar yaratmıştı. Ben-Hur rolünde Charlton Heston dillere destan bir performans sergilemişti.

Yeni Ben-Hur geçen hafta Amerika’da vizyona girdi. Yönetmeni iki vampir filmiyle tanınan Rus-Kazak asıllı Timur Bekmambetov. İngiliz, İskoç, Brezilyalı, İranlı, İsrailli, Danimarkalı, Amerikalı ve İtalyanların yanı sıra Haluk Bilginer de bu yapımda rol alıyor. Baş hizmetkar Simonides’i canlandırıyor. Ben-Hur’u bu kez Jack Huston oynuyor. Kadroda Morgan Freeman haricinde dünyaca ünlü bir isim bulunmuyor. 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilen film 11 milyon dolarlık gişe hasılatıyla 6’ncı sırada yerini alarak hayal kırıklığı yarattı. Sonuç normal.

Bekmambetov bir Wyler değil. Huston, bir Heston hiç değil. Haluk Bilginer ise çok başarılı bir aktör. Macbeth, My Fair Lady, Phantom of the Opera gibi önemli oyunlardaki kusursuz performansıyla Londra sahnelerinde yeteneklerini defalarca kanıtladı. Dilerim ki Ben-Hur fiyaskosu, Haluk Bilginer’in başarısı olsun. Türkiye’nin sesini, gücünü Hollywood’tan tüm dünyada duyursun!

Yazının devamı...

Jelena’nın mutfağından korkulur

Beşiktaşlı futbolcu Dusko Tosic’in Sırplı pop yıldızı eşi Jelena Karleusa çarpıcı fiziğiyle dikkat çeken son derece havalı ve gösterişli bir kadın.

Kameralara cüretkar pozlar veriyor.

Hatta zaman zaman sosyal medyada paylaştığı fotoğraflarıyla sınırları zorluyor.

Jelena ayrıca televizyon yıldızı ve insan hakları savunucusu olarak da tanınıyor.

İki çocuk annesi olan Balkanların sevilen şarkıcısının 10 parmağında 10 marifet var denebilir.

Biri hariç!

Mutfağı zayıf.

Hatta tehlikeli.

Jelena, Türk yemeklerine ilgi duyduğunu ancak dolma, karnıyarık ve bir keresinde de kebap yapmayı denediğinde eşini zehirlediğini itiraf etmiş. Adamcağız maça çıkamaz hale gelmiş.

Sonunda mecburen bir aşçı tutmuşlar.

Ne diyelim?

O kadar kusur kadı kızında da olur.

Jelena’nın mutfağından korkulur!

Sinan’a hiç komik gelmemiştir

Manken/sunucu Ebru Şallı, bildiğiniz gibi Sinan Akçıl’ı bir süre önce terk etti.

Ünlü popçunun kendisine hem ilan-ı aşk ettiği, hem dönmesi için bestelediği ‘Şarttır’ şarkısındaki duygu fırtınasından etkilenmedi.

Kararını asla değiştirmeyeceğini söyledi.

Şimdi bir de kendisine yeni sevgili edindi.

Pilatesçi güzelin Çeşme’de ünlü komedyen Cem Yılmaz ile aşk yaşamaya başladığı iddia ediliyor.

Ebru’nun bundan 3 yıl önce Sinan Akçıl ile tanıştığı ilk günlerde “Sinan tıpkı Cem Yılmaz gibi. Zeki, esprili, sıcakkanlı. Ben gülmeyi çok severim. Sinan beni kahkahaya boğuyor” şeklinde yaptığı açıklama akıllara geliyor. Aman dikkat!

İkisi birbirine ne kadar benzese de komiklik becerisi olarak arada dağlar kadar fark var. Hatta Alpler filan da değil Himalayalar kadar.

Yani Sinan kahkahaya boğuyorsa, Cem insanı resmen güldürmekten öldürebilir.

Yeni aşklar, yeni kıvılcımlar, yeni heyecanlar, yeni birliktelikler her zaman güzeldir.

Ama “Ölmüşüm sensiz bu nasıl aşktır” diye şarkı yazdığı eski sevgilisinin ülkenin en popüler komedyeniyle birlikte olduğu haberi Sinan’a hiç komik gelmemiştir!

Ünlü olmak kolay değil

Murat Boz ne zaman Nişantaşı’ndaki spor salonuna gitse çıkışta muhabirlere yakalanıyor.

Ünlü popçu geçen gün yine yanında oyuncu sevgilisi Aslı Enver ile Nişantaşı’nın göbeğinde el ele yürürken magazinciler tarafından görüntülenmiş.

Genelde durumdan şikayetçi olmayan Murat bu kez bozuk çalmış.

“Sizin yüzünüzden sonunda spor salonunu değiştireceğim” demiş.

Bunlar iyi planlanmış bir oyun.

Murat, aslında magazinlerde fotoğrafı, haberi çıksın diye Nişantaşı’nda elini kolunu sallaya sallaya dolaşıyor.

Sokağın ortasında durup hayranlarıyla selfie’ler çekiyor. Sevgilisi suratını asmış vaziyette onu arabasında bekliyor.

Gündemde olmak, bedava reklamının yapılması işine geliyor.

Arada bir de işte “yeter ama artık” havalarına giriyor.

Her zaman söylerim.

Ünlü olmak kolay değil!

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.