Şampiy10
Magazin
Gündem

Aman Refiye Hanım sakın kapıyı açmayın

Çağatay Ulusoy 6 yıl önce ‘Best Model of Turkey’ seçilmişti. Gece saat 24.00’te birinciliği ilan edilmiş. İki saat içinde bir dizi teklifi gelmiş. O da otomatikman oyunculuğa yönelmiş. Ayla Algan’dan dersler alarak kendini geliştirmiş. 2011’de ‘Adını Feriha Koydum’ isimli diziyle sivrilmiş. Kısa süre içinde genç kızların gözdesi haline gelmiş. Çağatay şu aralar sezonun iddialı projelerinden biri olan ‘İçerde’de rol alıyor. Yakışıklı oyuncu son röportajında kendisiyle ilgili bir takım bilgiler vermiş.

16 yaşından beri gitar çaldığını, şarkı söylediğini, kadınlarda doğallığı sevdiğini, biraz içine kapanık olduğunu, arkadaşlığa önem verdiğini filan söylemiş. Şöhrete eriştikten sonra günlerden bir gün annesi Refiye Hanım’la oturduğu evin kapısına 15 genç kızın dayandığından bahsetmiş. Gözlerine inanamayan annesi oğlunun çaresiz ve cüretkar hayranlarını kırmamış. Tanrı misafiri diye içeri almış. Onlara çay ikram etmiş. Çağatay bugünlerde aşk konularından uzak durduğunu ve kariyerine odaklandığını iddia etse de bu zamane genç kızlarından korkulur.

Önlemini almak lazım. Oğlu şimdi daha da popüler. O kapıya dayanan hayranlarının sayısı artık 15 değil yüzler hatta binler olur. Ne çay yetiştirebilirsiniz ne evin içine sığdırabilirsiniz. “Aman Refiye Hanım siz siz olun sakın kapıyı açmayın!”

Palavra Palavra Palavra

Ebru Şallı ile Cem Yılmaz’ın aşkı yaz sezonunun sonuna doğru başladı sonbaharı görmeden bitti. Ayrılık nedeni tam olarak bilinmiyor. Ebru’nun eski sevgilisi Sinan Akçıl’dan intikam almak için Cem’i kullandığı ve ünlü komedyenin durumu öğrendiğinde ilişkiyi noktaladığı iddia ediliyor.

Pilatesçi güzel sözüm ona bebek yüzlü popçuya ayrılırken bir e-posta atmış. “Bak ben sana neler yapacağım” demiş. Cem’in yakın bir arkadaşı vasıtasıyla söz konusu e-postadan haberi olmuş. Ebru ile olan birlikteliğini derhal sonlandırmış. Bu dedikodu tamamen uydurulmuş gibi geliyor. Ayrılığın nedeni olarak gösterilen e-posta nur içinde yatsın Fikret Şenes’in sözlerini yazdığı ve Ajda Pekkan’ın 41 yıl önce dillere destan olmuş bir şarkısını hatırlatıyor.

Palavra, Palavra, Palavra!

Beren Saat artık tam bir ev hanımı

Beren Saat yaz başından beri kendisine teklif edilen 5 yeni diziyi beğenmemiş. Eşi Kenan Doğulu ile Amerika’da olan oyuncu şimdi film senaryoları okuyormuş. Beren bu saatten sonra kolay kolay proje beğenmez. Kendisi artık daha olgun, çok daha deneyimli ve şöhretli. Üstelik varlıklı ve evli.

Aşkı-Memnu’daki Bihter değil. Fatmagül değil. İntikam’daki Yağmur ve Derin değil. Kösem Sultan değil. Beren Saat artık tam bir ev hanımı!

Yazının devamı...

Kim’in bavulları kimlerde yok ki?

Amerikalı reality şov yıldızı ve hiçbir kişisel yeteneği olmamasına rağmen belki de televizyonun en ünlü ve popüler ismi Kim Kardashian 6 günlüğüne Paris’e gitmiş. Moda haftası etkinliklerine katılma vesilesiyle magazincilere bol bol pozlar verip kendinden söz ettirecekmiş. Bunun için de Fransa’ya 6 bavul eşya götürmüş. Her güne bir bavul deniliyor.

Kim’in geçen yıl Paris Moda Haftası boyunca 12 farklı kıyafet giydiğini söyleniyor. İran asıllı Ermeni güzeli aslında mütevazı davranmış. Her güne bir bavul nedir ki? Belki dünyanın başka ülkelerinde yaşayanlara çok gelebilir. Ama biz anormal sayıda bavullarla gezenleri görmeye alıştık. Dalaman ve Bodrum’a teknelerinde hafta sonları kalmaya giderken bile Kim’in Paris’e götürdüğünden çok daha fazla bavul götürenler var. Hava yolu şirketlerine ekstra bagaj ödemesi yapmakta dünyada rakip tanımayız.

Eşinin hediye ettiği timsah derisi marka bavula sarılarak poz veren Demet Akalın, Kurban Bayramı tatilinde gittiği İtalya’dan bir ordu bavulla dönmüştü. Diva Bülent Ersoy, yani Bülent Abla ya da nam-ı diğer Babla, bir geceliğine sahneye çıktığı mekanlara giderken yanına aldığı bavullar minibüsüne zor sığıyor. Ne diyorsunuz? Burası Türkiye!

Tarkan ideal koca çıktı

Tarkan Pınar Dilek ile evlendikten sonra iyi bir eş olma konusunda tam not aldı. Eşiyle ilgileniyor, onu koruyor ve düşünceli davranıyor. Magazincilerin Pınar’ı zor durumda bırakmasına izin vermiyor. Arabaya binerken centilmenliğini ihmal etmeyip kapısını açıyor. Beykoz’daki çiftliğini satıp eşinin ailesine yakın olmak için Köln’de lüks bir villa satın alıyor. Megstar işinde olduğu gibi özel hayatında da mükemmeli yakaladı. Her şeyden önemlisi iyi yürekli bir insan olduğunu kanıtladı. Nazar değmesin. Duyduk duymadık demeyin Tarkan ideal koca çıktı!

Bollywood Hindu ile yanaklar artık yukarıda

Sermiyan Midyat'ın Hindistan’da 2 ayda çektiği "Bir Baba Hindu" vizyona girdi. Adından da anlaşılacağı gibi komedi dalında bir film. Gişede nasıl bir başarı yakalayacağını merak ediyorum. Hindistan Bollywood’uyla dünyada en çok film çeken ülkelerden. Hollywood’un tek rakibi. Ancak Mumbai’de yaşam Los Angeles gibi değil. Hindistan yemesi, içmesi ve standardı düşük hayat koşullarıyla yaşaması oldukça zor bir yer. Sermiyan Midyat bu filmle memlekette asık suratlı ve üzgün gezen insanları bir nebze olsun güldürmeyi hedeflediklerini söylemiş. "Yanakları yukarı kaldıracağız" demiş. İnşallah başarılı olur. Somurtmaktan bir hal olduk orda, burda. Bollywood Hindu ile artık yanaklar yukarda!

Yazının devamı...

Bir içim su Ivana Sert

Sırbistanlı Ivana Sert, ülkemizde altın bulan yabancı güzellerden İç çamaşırı mankeniyken varlıklı bir ailenin veliahtıyla evlendi. Magazincilerin nabzına göre şerbet verip onların gözdesi olmayı bildi. Açılışlarda, davetlerde fotoğrafçılara sürekli çarpıcı pozlar verdi. Sonunda medyatik ve sosyetik bir ikoncan haline geldi. Bu arada kaşla göz arasında zengin eşinden bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Bir süre sonra olaylı bir şekilde boşansa da geleceğini garanti altına almayı bildi.

Dans yarışması, tarz yarışması derken TV’de kendini gösterdi. İsmini moda, güzellik ürünleri ve takılarıyla bir marka haline getirdi. Popülerliği sayesinde reklamlar ve tanıtımlarla paraya para demedi. Son olarak örf ve adetlerimize uyarak Kurban Bayramı’nda kurban kestiğini söyledi.

Ivana şimdi de Türk ismi almak istemiş. Adını “Su” olarak değiştirecekmiş. Su Sert ismi kulağına hoş gelmiş. Ancak çok fazla evrak istenince vazgeçmiş. Ne diyelim? Allah vermesin başka bir dert. Karşınızda bir içim su Ivana Sert!

Sosyal medyanın kralı Türkler

Sosyal medyada Türkler’den daha güçlüsü yok. Televizyonda yılın dizisi denilen “İçerde” ekrana geldiği ikinci haftada Türkiye’de 10 saat 40 dakika, dünyada ise 4 saat 15 dakika gündemde kalarak rekor kırmış. Hadi bizi anladık. Dünyaya ne oluyor? “Game of Thrones” mu bu? İnsanlar çıldırdı mı? 4 saatten fazla Çağatay Ulusoy’la Aras Bulut İymemli’yi mi trend topik yapmışlar. Bırakın onları tanımayı isimlerini bile telaffuz edemezler. Özellikle İynemli’yi! Ama Türk’ün gücü işte. Neyi istersek onu TT yapıyoruz. Savulun sosyal medyanın kralı Türkler geliyor!

Burun farkıyla Sinan Bieber

Sinan Akçıl, Justin Bieber’in Türkiye şubesi konumunda. Bir tek özel hayatını Justin’den çok daha uslu yaşıyor. Ama fizik olarak ona benzemek için elinden geleni yapıyor. Son olarak burnuna estetik yaptırdığı iddia ediliyor. Sinan’ınki artık hık demiş Justin’in burnundan düşmüş gibi olmuştur. Yeryüzünde Justin’e benzemek isteyenler olabilir. Ama bizim şarkıcı, besteci, söz yazarı Sinan bir adım önde gidiyor. 34 yıllık Sinan Akçıl burun farkıyla Sinan Bieber oldu!

Yazının devamı...

Houdini’nin ruhu Helincik’in odasında dans etmiş

Vals, tango, mambo, pasa doble, rumba, salsa, swing, sirtaki, disko, hip hop, ça ça, caz, bale, roman, oryantal hepsini unutun. Meğer hepsini gölgede bırakacak farklı bir dans varmış. Hem de pistte değil, odada kişiye özel yapılan türdenmiş. Hülya Avşar’ın kardeşi Helincik, yorumculuk yaptığı magazin programında açıklamış. Helincik, ilkokul 5. sınıfa giderken ablasının döner bıçağı ile dolaşan, akıl sağlığı yerinde olmayan, raporlu, 1.90 boylarında fanatik bir hayranı bulunuyormuş. Bu kişi bir gün evlerinin 5. katına tırmanmış. Helincik o sırada alt kattaymış.

Adam camdan içeri girmiş. Ablasının sahne kostümlerinden birini seçip giymiş. Elinde döner bıçağıyla dans etmeye başlamış. Dansı bitince elbiseyi çıkartıp yerine asmış. Girdiği camdan da çıkıp gitmiş. Helincik korkudan 1 saat konuşamamış. O günden beri odasının kapısını kilitlemeden uyuyamıyormuş. Helincik boşuna korkmuş.

1.90’lık hayranı 1.63’lük Hülya’nın kostümlerinden birinin içine kendini sığdırıyorsa, müzik filan olmadan elinde döner bıçağıyla yaptığı dans bittikten sonra gardroptan seçtiği elbiseyi derleyip, toplayıp yerine asıyorsa, öyle akli dengesi yerinde olmayan raporlu biri filan değildir. Olsa olsa Macar asıllı ABD’li efsane illüzyonist Harry Houdini’dir. O da 1926 yılında bu fani dünyadan göçmüştü. Demek ki neymiş? Houdini’nin ruhu yıllar önce Helincik’in odasında dans etmiş!

Onda biri yine de fena değilmiş

Ebru Gündeş, 6 yıllık eşi Reza Zarrab’dan boşanıyormuş. Oysa medyatik çift ilişkilerine 60 yıl hiç ayrılmayacağız diye başlamış. Yalıların kapısına, lüks otomobillerinin plakasına ‘60 yıl’ diye yazdırmış. İddiaya göre Ebru boşanma davasında kendisi için tek kuruş istememiş. Ancak kızları için teklif edilen 50 milyar TL’yi de az bulduğu için kabul etmemiş. Ebru akıllı kadın. Nereden ne alabileceğini biliyor. 60 yıl beraberiz diye yola çıkıyor. Şartlar değişince 6 yılda bitiriyor.

Reza ‘’İçerisinde bulunduğum bu sıkıntılı sürece rağmen eşimin boşanma kararını saygıyla karşıladığımı kamuoyuna bildiririm’’ demiş. Kadın tarafı olayı kafasında bitirdikten sonra o evlilik zaten devam etmez. Varlıklı ünlülerin aşkları, ilişkileri, evlilikleri artık pek uzun ömürlü olmuyor. Hayatlarını çok hızlı yaşıyorlar. Bunlar 60 demiş 6’da bitmiş. Onda biri yine de fena değilmiş!

Şaka derken kaka olmuş

Murat Boz, yakında baba olacağına dair çıkan dedikoduları “Açıklıyorum; Aslı değil hamile olan benim” diyerek aklınca esprili bir şekilde yanıtlamış. Bunun üzerine de hayranları ünlü popçuyu photoshop yöntemiyle anne adayı yapmış. Karnı burnunda uzun saçlı, sakallı fotoğrafını gören Murat buna çok bozulmuş. Kendi kaşınmış. Ortada fol yok yumurta yok. Şaka derken kaka olmuş!

Yazının devamı...

Duman değil Mor ve Ötesi

Seçkin Piriler 6 yıllık eşi ve 2 oğlunun babası Kaan Tangöze’den olaylı bir şekilde ayrılmıştı.

Eşinin kendisini ulu orta başka bir kadınla aldatmasına bir süre göz yummuştu.

Kaan’ın hatasını anlayıp evine döneceğini ummuştu.

Yuvasını kurtarmak için elinden geleni yapmıştı.

Ancak sonuç beklediği gibi çıkmadı.

Kaan sevgilisi Kıvılcım Ural ile yaşadığı tutkulu aşktan vazgeçemedi. 6 ay önce boşanmalarına rağmen Seçkin olayın etkisinden hala kurtulamamış.

Eski eşinin kokusunu özlediğini itiraf etmiş.

Kaan’ın annesinin ‘Kızım üzülme, oğlum sana geri dönecek’ diye kendisini teselli ettiğini söylemiş.

Bir yandan da başka bir kadın uğruna terk edildiği için öfkesinin dinmediğini açık ve net bir şekilde göstermiş.

Duman gurubunun solisti ve gitaristinin son zamanlarda yanına hep bir yeri mor geldiğini iddia etmiş.

Demek ki neymiş?

Kaan Tangöze’nin özel hayatında bulunduğu yer Duman değil Mor ve Ötesi’ymiş!

Çakır’ın Meryem’i ile Hürrem’in Meryem’i

Meryem Uzerli ‘Muhteşem Yüzyıl’daki Hürrem Sultan rolüyle üne kavuştu.

Tükenmişlik Sendromu yaşadığını öne sürerek diziden apar topar ayrıldı.

Sonra parasını peşin alıp uzun süre kendisine uygun bir proje bekledi.

Ancak kimsenin ismini bile hatırlamadığı yeni dizisi tutmadı.

Baktılar Meryem’e göre bir senaryo, rol arkadaşı bulmak zor.

Onu tutan bir dizinin kadrosuna katmayı daha uygun buldular.

Meryem şimdi ‘Kurtlar Vadisi’nin uzantısı ‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ın yeni sezonunda rol alacakmış.

Bölüm başına 50 bin TL alacakmış.

Bölüm başına 30 bin TL alan dizinin başrol oyuncusu Deniz Çakır bu durumdan hiç memnun değilmiş.

Oktay Kaynarca’nın efsane Çakır karakterinden esinlenen hikayede Deniz, Meryem Çakırbeyli karakterine hayat veriyor.

Dizideki Meryem, Oktay’ın canlandırdığı Hızır Çakırbeyli’nin eşi.

Gerçek hayattaki Meryem ise izleyicinin gözünde hala Hürrem.

Eşkiya dünyaya hükümdar olur mu olmaz mı dizi sona ermeden bilemeyiz.

Ama Çakır’ın Meryem’inin Hürrem’in Meryem’inden rahatsız olduğu kesin!

Söylemedi demeyin Brad Pitt ayvayı yedi

‘Brangelina’ çiftinin sürpriz ayrılığı Hollywood gündeminde bomba etkisi yarattı.

Dünya magazin basınında artık Brad Pitt ile Angelina Jolie’ye ait birbirinden daha sansasyonel hikayeler dolaşmaya başladı.

Bunların hepsi değilse bile çoğu uydurma.

Örneğin yakışıklı aktörün çocuklarına karşı kötü davrandığı iddiası, çocuklarının velayetini isteyen Angelina’nın avukatlarının kasıtlı olarak çıkardığı bir dedikodu havasını veriyor.

Amerika’da Brad gibi ünlü ve varlıklı erkeklerin boşanma süreci kabus gibi geçer.

Arada yarısı kendilerinin yarısı evlat edindikleri yarım düzine çocuk varsa o zaman durum daha da beter olur.

Suçlamaların sonu gelmez.

Söylemedi demeyin. Brad Pitt ayvayı yedi!

Yazının devamı...

Ahu'ya bak Cem'i al

Cem Yılmaz ile Ebru Şallı’nın aşkı göz açıp kapayana kadar sona erdi. Zaten ünlü komedyene göre aralarında aşk filan yokmuş.

Sadece arkadaşlarmış. Ebru herhalde bunun farkında değildi. Kendi kendine gelin güvey oluyordu. "Güzel bir şey yaşıyoruz" diyordu. Pilatesçi güzelin farkında olmadığı bir başka konu da Cem’in eski eşi ve oğlu Kemal’in annesi Ahu Yağtu’nun varlığı oldu. Ebru ile birlikte olduğu haberi çıktıktan sonra Cem her yere Ahu ile gitti. Tatilde, konserde, galada hep yanında Ahu vardı. Hatta ikisi evliyken bile bu kadar birlikte görünmüyorlardı. Ayrıldıktan sonra arada bir çocukları için beraber oluyorlardı. Derken Cem, Ebru ile cilveleşmeye başladı. Ahu Hanım o günden sonra eski eşinin yanından bir an bile olsun ayrılmadı. Sonunda Cem ile Ebru’nun olan veya olmayan aşklarını, başlar başlamaz veya hiç başlamadan bitirmeyi başardı.

Bundan sonra ünlü komedyenle birlikte olmayı düşünen kadınların kulağına küpe olsun. Anasına bak, kızını al misali. Ahu’ya bakıp Cem’i alacaksın. Yoksa Ebru gibi bir ay içinde ortada kalacaksın!

14 yıl sonra aynı heyecanı yaşamak zor

Özcan Deniz ile Nurgül Yeşilçay 14 yıl sonra yeniden bir projede buluşmuş. 2002 yılının efsane dizisi "Asmalı Konak"ta Seymen Ağa ve Bahar karakterlerini canlandıran ikili şimdi Özcan’ın yönetmenliğini üstlendiği "İkinci Şans" filminde başrolleri paylaşıyormuş.

Özcan ve Nurgül bu filmde de iki sevgiliyi oynuyormuş. Aradan uzun zaman geçince insanlar hem hayat deneyimi kazanıyor hem doğal olarak olgunlaşıyor. Özcan 44, Nurgül 40 yaşına geldi. Yani Asmalı Konak zamanında biri 30 diğeri 26 yaşındaydı. Yeni filmlerinden bir kare yayınlamışlar. En ateşli sahne buysa diğerlerini görmesek de olur. Özcan başını yastığa, sol elini Nurgül’ün sağ göğsüne koymuş horul horul uyuyor. Nurgül deseniz o da derin bir uykuya dalmış. Rol icabı bile olsa 14 yıl sonra aynı heyecanı yaşamak zor. Aralarındaki elektrik gitmiş. Ekranın ünlü çifti bu kez aşktan değil yorgunluktan kendinden geçmiş!

Yazının devamı...

Amanin bo! Makyajsız bir Jelena Yenge

Ünlü kadınların en büyük korkularından biri bakımsız ve makyajsız olduklarında objektiflere yakalanmaktır.

Özellikle seksapaliteleriyle popüler olan kadınların kabusu imajlarının sarsılmasıdır.

Hayranlarını, takipçilerini hayal kırıklığına uğratmaktan çekinirler.

Bu yüzden halka açık her yerde daima bakımlı ve makyajlı gezerler.

Boş bulunup bunu ihmal ettiklerinde er veya geç yakayı ele verirler.

Tıpkı Beşiktaşlı Tosiç’in olağanüstü gösterişli ve cazibeli eşi Jelena Karleusa gibi.

Sosyal medyada birbirinden cüretkar pozlarıyla tanınan Jelena’nın makyajsız ve saçları dağınık bir fotoğrafını Fenerbahçeliller bulup internette paylaşmış.

Jelena küplere binmiş.

Sinirlerine hakim olamayıp “Siz gerçek erkek değil, aptalsınız” diye veryansın etmiş.

Jelana, Instagram hesabından sürekli seksi ve aşırı makyajlı görüntülerini paylaşıyor.

Bunun tam tersi bir durumda kameralara yakalanması da doğal olarak olay oluyor.

2 çocuk annesi 38 yaşındaki Sırp pop yıldızı gündem yaratmasını çok iyi biliyor.

Ya her fırsatta sosyal medyada inanılmaz seksi pozlarını paylaşıyor.

Ya da “Amanin Bo! Makyajsız bir Jelena Yenge” dedirterek ortalığı birbirine katıyor!

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar

Demet Akalın açık sözlülüğüyle tanınır.

Lafını esirgemez.

Aklına geleni söyler.

Her konuda kendine göre bir fikri ve yorumu vardır.

Bunları da hiç çekinmeden uluorta paylaşır.

Özellikle kızdığı zaman onu kimse tutamaz.

Verir, veriştirir, muhatabını bir güzel giydirir.

Ünlü popçu kendisi için de açık sözlülüğünden ödün vermediğini göstermiş.

Bayram’da İtalya’ya alışverişe gittiğini, çok ünlü bir markanın mağazasını boşalttığını itiraf etmiş.

9 bavulla dönüp, aldığı cicilere verdiği parayla “İstanbul’da 3 artı 1 daire alınır” demiş.

Başkalarının “Millet kurban kesecek parayı zor bir araya getirirken, maşallah Demet Hanım üstüne başına bir daire parası harcamış gelmiş” diyecekler diye düşünmemiş.

Her zaman ki gibi son derece açık sözlü davranmış.

Doğru söyleyeni 9 köyden kovarlar derler.

Demet Akalın iyi ki İstanbul’da oturuyor!

Üzüm üzüme, Özge, Hacı’ya bakarak kararır

Manken Özge Ulusoy, yıllardır Sabancı’ların veliahtlarından Hacı ile birlikte.

Eşler ve sevgililer bir süre sonra nedense birbirlerinin huylarını almaya başlıyor.

Örneğin Özge katıldığı bir etkinlikte cimri değil ama tutumlu olduğunu söylemiş.

“Kolay kazanmıyorum ki kolay harcayayım. Kuruşun hesabını yaparım. Bu cimrilik değil. En çok ayakkabı ve çantaya harcıyorum. Ama indirimi bekliyorum” demiş.

Sabancı’lar biliyorsunuz tutumlu olmakla tanınır.

Özge de sevgilisinin bu genetik özelliğini kapmış.

Ne demişler?

Üzüm üzüme, Özge, Hacı’ya baka baka kararır!

Yazının devamı...

Görünen Afrodit klavuz istemez

Banu Alkan Yeşilçam döneminin efsane yıldızlarındandır.

Lakabı Afrodit’tir.

Dolgun vücudu, incecik bikinisiyle kumsalda ayak parmaklarının üstünde koşması Türk sinema tarihinin unutulmaz sahneleri arasındadır.

Banu artık kenara çekildi.

Arada sırada keyfi olunca ortaya çıkıyor.

Yeni Afrodit’imiz sosyetenin ikoncanı olarak üne kavuşan Eda Taşpınar.

Eda, Çeşme, Bodrum ve Mikonos’ta kendini gösteriyor.

Mükemmel fiziği ve her mevsim yanık teniyle dikkat çekiyor.

Uzun bacakları ve kusursuz vücuduyla bikinisini, mayokinisini en güzel taşıyan ünlü olduğunu her gittiği plajda yıllardır gözlerimizin önüne seriyor.

‘Benim’ diyen hiçbir güzel bu dalda Eda’nın eline su dökemiyor.

Sezar’ın hakkını Sezar’a verelim.

Banu’nun tahtını artık Eda’ya devredelim.

“Görünen Afrodit kılavuz istemez” diyelim!

Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla

Eliz Sakuçoğlu, ‘Fear Factor’ yarışmasının ilk kadın şampiyonu oldu.

Ardından menajerliğini yaptığı popçu Murat Boz ile uzun süreli ilişki yaşadı.

Ancak birliktelikleri mutlu sonlanmadı.

İkili geçtiğimiz yıllarda yollarını ayırdı.

Murat aşkı oyuncu Aslı Enver’de buldu.

Eliz de uzun sakallı modacı Beran Benan’da.

Murat setlerde saatlerce beklediği, sürekli el ele gezdiği sevgilisiyle ne kadar büyük uyum içinde olduğunu her fırsatta gösterdi.

Eliz de “İyi ki Beran’ın yufka yüreğiyle tanışmışım” gibi laflarla buna karşılık verdi.

Bir an önce evlenip 4 çocuk sahibi olmak istediğinden bahsetti.

Şimdi de 1 yıldır aşk yaşadığı Beran Benan sayesinde kendini kadın gibi hissettiğini söylemiş.

“Eskiden her şeyi kendim yapardım. Erkek gibiydim. Beran bana ‘Dur sen kadınsın, kadınlığını yaşamalısın’ diyor. Bundan dolayı çok mutluyum” demiş.

‘Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla’ misali bir durum.

Murat Boz artık mesajı almıştır!

Yerli malı kirpikler kaşlar

Canım Türkiyem’in Paris Hilton’u Süreyya Yalçın Amerika’ya yerleşti.

Üçüncü ve son eşiyle birlikte Miami’de yaşamaya başladı.

Bizim buralara uğramaz oldu.

Her yaz sezon boyunca kamp kurduğu Bodrum’a da bu yıl rağbet etmedi.

Sosyetik güzel sonunda memleket hasretine dayanamamış olmalı.

Nişantaşı’ndaki bir güzellik merkezinde kirpik ve kaşlarının bakımı için apar topar İstanbul’a dönmüş.

Yüzündeki değişim Instagram’da paylaştığı fotoğraflarında belirginmiş.

Takma kara kirpikleri, çizgi kaş kontörüyle biraz egzotik Hint güzellerine benzemiş.

Biraz da ABD’de sperm bankasından çocuk sahibi olan oyuncu Leyla Bilginel’i andırmaya başlamış.

Güzellik ürünü ve hizmeti olarak kadınlar aradıklarının en iyisini en çeşnisini Amerika’da bulur diye bilirdik.

İki şey hariçmiş.

Biri kaş, diğeri kirpik.

Varlıklı güzel Süreyya Yalçın da onlar için gelmiş.

Yerli malı haftası bu sene 3 ay erken başlamış desenize!

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.