Şampiy10
Magazin
Gündem

Kankalarla kankişler gül gibi geçinip giderler

Her yere beraber giden, birlikte eğlenen, birbirlerinden kopamayan arkadaşlara kanka deniliyor.

Ayrı cinsten olanlarına ise ben kankiş demeyi tercih ediyorum.

Bir tanesi kadın olunca kulağa daha hoş geliyor.

Örneğin Arda Turan ile Burcu Esmersoy kankişti.

Sonra aralarına kara kedi gibi Aslıhan Doğan girdi.

Arda ile Burcu’nun kankişlik dönemi bitti.

Arda kankalığa Acun Ilıcalı’yla devam etti.

Burcu da onlardan fazla uzaklaşmadı.

Yeni kankası Şeyma Subaşı oldu.

Gülşen ile Demet Akalın için kanka deniliyor.

Ama neden, niçin ve nasıl kimse bilmiyor.

Ebru Şallı ile Demet Şener’in kankalığı birinin ayrıldığı diğerinin boşanmaya çalıştığı eski eşlerinin zamanına kadar uzuyor.

Beren Saat ise Fatmagül dizisindeki kankasını değiştirdi.

Esra Dermancıoğlu’nun yerine Belçim Bilgin’i transfer etti.

Murat Boz ile Burak Özçivit’in başrollerini paylaştıkları film sırasında başlayan kankalıkları ‘öküz öldü ortaklık bitti misali’ film vizyona girdikten sonra sona erdi.

Cem Yılmaz ile Ozan Güven’in kanka durumları ise zamanla perçinleşti.

Siyam İkizleri misali yedikleri, içtikleri ayrı gitmeyen yapışık kankalardan oldular.

Alişan ile Çağla Şikel’in kankişlikleri birlikte sundukları bir televizyon programında başladı.

Birbirlerinden tamamen alakasız gözükseler de kankişlikleri hiç bozulmadı.

Duyduk duymadık demeyin hanımlar, beyler.

Kankalarla, kankişler gül gibi geçinip giderler!

Bu fırsat kaçmaz

Emina Sandal eşi ve çocuklarıyla Survivor’un yapıldığı Dominik Cumhuriyeti’ne davetli olarak gitti.

Hem konuk jüri üyeliği yaptı hem de birleşme partisine katıldı.

Sürekli spor yapan Emina adada da geleneği bozmadı.

Kumsalda devrilmiş bir palmiye ağacının üzerinde en zor hareketleri yaptı.

Son derece fit vücudu ve kaslı sırtı ile sosyal medyada binlerce beğeni aldı.

Emina bugüne kadar Türkiye’de şansını oyunculukta denemiş ve başarılı olamamıştı.

Başrolünde başladığı ‘Lale Devri’ dizisi, kendisi kadrodan ayrıldıktan sonra tutmuştu.

Son olarak eşiyle birlikte jürisinde yer aldığı ‘Rising Star’ yarışması hiç ses getirmedi.

İki proje de ona göre değildi.

Emina ekran kariyeri konusunda kararlıysa, önümüzdeki yıl Survivor’a yarışmacı olarak katılabilir.

Milyonlarca izleyicisi olan bir programda yeteneklerini gösterebilir.

Sırp asıllı güzel şarkıcı için böyle bir fırsat da bir daha gelmeyebilir!

Tazminatı versin jesti eksik olsun

Demet Şener yakında 40 yaşına basıyormuş.

Muhabirler boşanma davası açtığı İbrahim Kutluay’dan bir jest gelir mi diye sormuş.

Eşinin ihanetin belgesinin elinde olduğunu iddia eden Demet herhangi bir hediye veya jest beklemediğini söylemiş.

Dalga mı geçiyorsunuz arkadaşlar?

Kadın 10 milyonluk tazminat davası açmış.

Adam tazminatı versin jesti eksik olsun!

Yazının devamı...

Ünlülerin diyet türleri

Sibel Can: Med cezir diyeti

Milenyumun başından beri değişik rejimlerle gündeme gelen ve 3 kez zayıflama kampına giden Sibel Can, 2,5 ayda 10 kilo verip 55 kilo olmuş. “36 bedene kavuştum” diye sevinen ünlü sanatçı verdiği kiloları fazlasıyla geri almasıyla tanınıyor. Onun için diyetine ‘Med Cezir’ deniliyor.

Ümit Özat/Bülent Ersoy: Çift porsiyon diyeti

Emekli futbolcu ve başarılı teknik direktör Ümit Özat aldığı kilolarla dikkat çekiyor. Futbol sahalarında ender rastlanan bir gürbüzlük sergiliyor.

Gençlerbirliği takımının hocasının uyguladığı diyet çok kolay ve bir o kadar da keyifli. Canın ne çekerse iki porsiyon yiyorsun, iki duble içiyorsun.

Diva Bülent Ersoy, nam-ı diğer Bülent Abla ya da kısaca Babla da aynı diyeti yapanlar arasında önde gidiyor. Ancak onun porsiyonları çiftin de çifti oluyor.

Fatih Ürek/Işın Karaca/Seren Serengil/Hamdi Alkan/Hakan Aysev: No mide no kilo diyeti

Mide küçültme operasyonu sayesinde inanılmaz kilolar veren ünlüler o kadar inceliyor ki sanki içlerinden başka bir insan çıkmış gibi duruyor.

Bir hayli zahmetli olan bu diyetin avantajı midenin yüzde 80’ini aldıkları için daha çabuk doyuyorsun ve kilo almıyorsun. Buna NO KİLO diyorlar. İlerde bir gün midenin aldıkları kısmını geri istemeye kalkarsan ona da NO MİDE diyorlar!

Seda Sayan/Esra Erol/Zuhal Topal: Meslek diyeti

Bazı meslekler diyet yapmak için ideal oluyor. Özellikle ekranda evlilik programları sunanlar meslekleri sayesinde formda kalıyor. Haftanın 5 günü, saatlerce evlilikle ilgili konuları hararetli bir şekilde konuşmak, tartışmak, evlenmek niyetiyle televizyona çıkıp türlü antikalıklar yapanlarla uğraşmak kolay değil. İşleri bitince iştahları kalmıyor.

Saadettin Teksoy/Leyla Tekül/Rüstem Batum/Tarık Tarcan/Banu Alkan/Ali Kırca: Kayıplara karışma diyeti

En rahat diyet türü. Tek yapmanız gereken inzivaya çekilmek ve ortalıkta görünmemek. Eskiden sizi tanıyanlarla her türlü ilişkiyi kesmek. Kimsenin sizi bilmediği bir yere yerleşmek. Yeryüzünden yok olmuş havası yaratmak ve kendini tamamen unutturmak. Amerikan dizilerindeki tanık koruma programına girmiş gibi kayıplara karışmak. O zaman, kilo alsanız da verseniz de dünyada kimsenin haberi olmaz.

Bir değil birden fazla sorun var

Ali Sunal’ın sunduğu ‘Bir Sorun Mu var?’ın ilk bölümü geçen hafta yayınlandı.

Televizyonun en farklı bilgi yarışması diye tanıtılan program ‘Kim Milyoner Olmak İster’ yarışmasının kötü bir kopyası izlenimini verdi.

Sıra dışı ve özgün dedikleri format tamamen yerli üretimmiş.

Belli oluyor.

Ekranda yarışma programı, sinemada korku filmi kesinlikle yapamıyoruz.

Zorlamaya gerek yok.

Olmayınca Mabud, neylesin Mahmud?

‘Bir Sorun Mu Var?’ diye soruyorsanız.

Bir değil birden fazla sorun var!

Yazının devamı...

Brezilyalı manken fırtınası

Bu yaz Antalya’yı turistler değil, Brezilyalı mankenler ısıtacak...

Turizm sektöründe yaşanan ciddi kriz en çok Antalya’yı olumsuz etkiledi. Eskiden olduğu gibi yabancı turistler yaz aylarında Antalya’ya yeterli sayıda artık gelmiyor. Antalya’da turizmi tekrar canlandırmak için kollar sıvanmış vaziyette. Haziran ayının başlarında “Dosso Dossi Fashion Show” adında dünya çapında büyük ses getirmesi beklenen bir moda etkinliği yapılacak. Adriana Lima, Ana Beatriz Barros ve Isabeli Fontana gibi Brezilyalı mankenler podyumda boy gösterecek. Karşılığında Victoria Secret’in ünlü ve deneyimli üç meleğine 370 bin dolar ödenecek. Tanıtım sayesinde büyük umutlarla otellerde rezervasyonların artması beklenecek. Görünen o ki Antalya’da bu yaz başı turist yerine bir Brezilyalı manken fırtınası esecek!

Nerede Haluk ile Meltemli günler?

Pınar Altuğ, efsane Çocuklar Duymasın dizisindeki eski rol arkadaşı Tamer Karadağlı ile yeniden kamera karşısına geçeceğini müjdelemiş: “Tamer’le olduğum her projeye sorgusuz sualsiz varım” demiş. Bu kez formatın değişik olacağını ancak yine Haluk ve Meltem gibi bir ikili olacaklarını söylemiş. Pınar bunları içinden geldiği gibi söylemiş de eskiye dönmeleri çok zor. O dönem geçti, bitti. Çok iyi bir oyuncu olduğu halde Karadağlı’nın daha sonraki işleri tutmadı. Pınar ile Tamer tekrar bir araya geldiğinde ne olacağı tabi ki şimdiden bilinmez. Ama nerede o Taşfırın Haluk ile Meltemli günler?

Allah katında evli olmak

Güzel oyuncu Arzu Yanardağ kendisinden yaşça büyük sevgilisiyle Nişantaşı’nda el ele yürüyormuş. Nişantaşı’ndaki ünlülerin görüntülenmekten ve muhabirlerin sorularından kurtulmaları mümkün değil. Bunların da hemen fotoğraflarını çekmişler ve evlilik ne zaman diye sormuşlar. Arzu’nun sevgilisi,“1 yıldır birlikteyiz. Ne gerek var ki evliliğe, biz zaten Allah katında evliyiz” diye cevap vermiş. Bu gizemli sözler çiftin imam nikahı kıymış olabileceği şeklinde yorumlanmış. Allah katında evli olduğunu kabullenmek manevi açıdan ulvi bir duygu olmalı. Sonsuza dek yaşanmalı. Yoksa bu işin bir de boşanma safhası var. Onu da bence evlendiğin katta değil yine mahkeme salonunda yapmakta yarar var!

Yazının devamı...

Modern family diye asıl buna denir

Caner Erkin, oğlu ile oturması için Asena’ya kiraladığı evin parasını ödememiş...

Asena Atalay ile eski eşi Caner Erkin arasındaki soğuk savaş alevlenmiş. Nafaka istekleri, icra takipleri, velayet davası derken yeni bir gelişme olmuş.

Bir televizyon programının iddiasına göre ünlü futbolcu oğlu ile birlikte oturması için Asena’ya kiraladığı evin parasını ödememiş.

Bunun üzerine ev sahibi Asena hakkında tahliye kararı çıkartmış. Haber doğruysa Asena eşyalarını toplasın 7 yaşındaki çocuğunu alıp Caner’in yanına taşınsın. Caner hem çift kira ödemekten kurtulur hem aralarındaki nafaka sorunu biter.

Hep birlikte yaşayacakları için velayet davası da otomatikman ortadan kalkar. Caner yeni eşiyle birlikte aynı evde olacağı için ödemelerde de aksaklık olmaz. Gereksiz tatsızlıklar çıkmaz. Başta belki biraz sıkışırlar.

Daral gelebilir. Caner’in eşi Şükran Ovalı kem küm edebilir.

Ama sonunda alışırlar.

Çocuğun hatırına gül gibi geçinip giderler. Ekranda yıllardır durum komedisi olarak izliyoruz.

Emmy Ödülü kazanan bir dizi olarak biliyoruz. Ama ‘Modern Family’ diye asıl buna denir!

Laf altında kalmamak

Huyumuz kurusun kamyon altında kalmaya sesimizi çıkartmayız ama laf altında kalmaya tahammül edemiyoruz. Eleştiriyi sevmediğimiz gibi son sözü söyleyenin illa kendimiz olmasını istiyoruz. Örneğin, popun kraliçesi Demet Akalın. Demet’in bugüne dek girdiği polemiklerde karşılıksız bıraktığı bir laf olmamıştır. Mutlaka cevabını yapıştırmıştır. Cem Yılmaz’ın da bu konuda eline kimse su dökemez. Sosyal medyada kendisine sataşan olunca da gereğini yapmakta hiç gecikmez. Son olarak Şener Şen adına açılan sahte Twitter hesabından kendisine yönelik eleştiri yapılınca ünlü komedyen duruma derhal müdahale etmiş. Şener Şen’in Twitter hesabının bulunmadığını belirterek “Kendini Şener Şen zannetmek de dahil mi? Böyle tiplerin bir de ahkam kesmesi? Şener abinin twitter hesabı yoktur. Dikkat!” demiş. Ne kadar ünlü, ne kadar varlıklı, ne kadar popüler, ne kadar hayranı olursa olsun hiç fark etmiyor. Canım Türkiyem’de laf altında kalmayı kimse hazmedemiyor.

Çak bir selam

Galatasaraylı Sabri Sarıoğlu’nun eşi Yağmur, Instagram hesabından Amerika tatilinde 5500 metre yüksekten atladığı videoyu "2006'da 30 metre ile başlayan 2017'de 5500 metre ile son halini bulan, serbest düşüş atlayışlarımın niteliksel ve niceliksel değişimi" notuyla paylaşmış.

Hep diyorum. Sabri maçlarda topu kale yerine boşuna tribünlere gönderip havalara dikmiyor. Gözü pek eşi Yağmur’a selam çakıyor!

Yazının devamı...

Caveman’den Mağara Adam’a değişen bir şey yok

Survivor yarışmasında Gönüllüler Takımı’nda yarışan Anıl adada keşif yaparken gözüne kestirdiği mağaraya taşınmış. Yağmurdan korunmak için mağaranın içini düzenleyip orda yaşamaya başlamış. Palmiye ağaçlarının yapraklarından kendisine yumuşak bir yatak yapmış. Ateş yakmak için Hindistan cevizi, tahta, ahşap filan kullanıyormuş. Mağarasında kendi deyimiyle ‘’mutlu, mesut yaşarım’’ diye düşünüyormuş.Ne yazık ki ‘’mutlu ile mesut yaşam’’ arasındaki farkı belirtmemiş. Anıl daha önce deniz ve kara mağaralarında bir geçmişi olduğunu ve bu duruma alışık olduğunu söylemiş. Havadaki mağaralarda bir deneyimi olsa daha iyi olurdu. Çünkü havadakilerinde olsa olsa kuşlar veya uzaylılar vardır. Adadaki mağarasında ise akrep, yılan, tarantula, yarasalar varmış. Ama cesur yürekli Anıl hiçbirinden korkmuyormuş.

Acun, eleme konseyinde Anıl’ın mağarada yaşadığını öğrendiğinde çok şaşırmış. Gönüllüler Takımı’ndan Volkan’ın da lakabının ‘goril’ olduğunu hatırlatmış. ‘’Adada bir gorilimiz vardı, şimdi de nur topu gibi bir mağara adamımız oldu’’ demiş. 1981 yılında çekilmiş başrolünde Beatles’ın davulcusu Ringo Starr’ın oynadığı ‘Caveman’ yani Mağara Adam adlı bir film vardı. Milattan bir milyar yıl önce Taş Devri’nde yaşananlar, seyirciye komik bir dille anlatılırdı. Bu kez ‘Survivor’ adlı yarışmada ilgi çeksin diye düşünüp yarattığı ‘Mağara Adam’ masalını reyting sihirbazı sevgili Acun tatlı diliyle anlatıyor. Yani aradan 37 geçti ama hiçbir şey değişmedi!

Hayat photoshop olsa

Yaptığımız her şeyde ölçüyü kaçırmakta dünyada üstümüze yok. İşi tadında bırakmayı kesinlikle bilmiyoruz. Severken, nefret ederken, överken, söverken, ödüllendirirken, ceza verirken ölçüyü aşmamamız imkansız. Photoshop teknolojisini bile abartıdan gülünç hale getirdik. 70 yaşındaki kadını taş çatlasa 30’luk yapıyoruz.

Şişmanı incecik, kısayı dev gibi gösteriyoruz. İnandırıcı ve doğal olması hiç önemli değil. Yeter ki kusursuz gözüksün.

Son örnek Fahriye Evcen. Güzel oyuncunun reklam tanıtımında çekilen fotoğraflarıyla basına dağıtılan photoshop’lu kareleri arasında dağlar kadar fark varmış. Photoshop sayesinde Fahriye’nin basenleri daralmış, beli incelmiş, bacakları da uzamış. 1.70’lik Fahriye gitmiş, 1.80’lik Çağla Şikel gelmiş. İpin ucu, photoshop’un ayarı kaçınca işte böyle oluyor. Hayat photoshop olsa ne kadar güzel olurdu dedirtiyor!

Rol icabı öpüşmeyle biten aşk

Oyuncu Gökçe Bahadır ‘Aşk Uykusu’ filminde başrolleri paylaştığı Alican Yücesoy ile senaryo gereği öpüşmüş. İddiaya göre Gökçe’nin gerçek hayattaki sevgilisi bu sahneyi görünce kıskançlığından ilişkilerine son vermiş.

Rol icabı öpüşmeyle biten aşk zaten gerçek aşk değildir.

Olsa olsa ecel gelmiş cihana baş ağrısı bahanedir!

Yazının devamı...

Orlando’da Ortaç’larla komşu olmak

47 yaşındaki Serdar Ortaç uzun süredir baba olmak istediğini söyleyip duruyor.

Ancak 25 yaşındaki İrlandalı güzel manken eşi Chloe Loughnan buna sıcak bakmıyor.

Serdar ise çocuk sahibi olabilmek için elinden geleni yapmaya devam ediyor.

Son olarak eşiyle birlikte bir Türk inşaat firmasının Florida’daki projesinin reklamında oynamış.

Karşılığında Orlando’da 2 ev vermişler.

Serdar “Orlando’yu tercih etmemin nedeni çocuklarımızı orada doğurup büyütmek. Miami’de çocuk büyütmek zor ama Orlando’da daha rahat” demiş.

Ünlü popçu Orlando’nun çocuklar için eğlence parklarıyla dolu olmasından dolayı böyle düşünmüş olabilir.

Bunu anlarım.

Anlayamadığım şey yaptıkları evleri satabilmek için Ortaç’ları sözcü olarak seçmeleri.

Yani Orlando’da Ortaç’larla komşu olabilmek için Amerika’da ev mi alınır?

Mickey ile Minnie Mouse mu bunlar?

Dünya tersine dönmüş

Meryem Uzerli 5 ay önce ayrıldığı sevgilisiyle Boğaz’da el ele yürürken objektiflere takılınca çok şaşırmış.

“Çok utanıyorum şu anda gerçekten. Bilemiyorum şimdi ne diyeceğimi” demiş.

Meryem, ‘tükenmişlik sendromu’ yaşadığını iddia edip kendisini üne kavuşturan diziyi yüzüstü bırakıp Almanya’ya ailesinin yanına firar etmişti.

O zamanki sevgilisinden hamile kalıp, adam istemediği için çocuğunu tek başına dünyaya getirmişti.

Daha ortada senaryosu, kadrosu yokken kendisi için hazırlanan bir projede oynamak için hovarda bir kanaldan transfer parası diye ücretini peşin almıştı.

Güç bela çekilen ‘Gecenin Kraliçesi’ dizisi sonunda reytinglerde çuvallamıştı.

Bir süre önce özel hayatında doğru adamı bir türlü seçemediğini itiraf etmişti.

34 yaşına gelmiş, deneyim sahibi, dünya görmüş Meryem Hanım, bu saatten sonra sevgilisiyle el ele yürürken görülmekten utandığını söylüyorsa...

Dünya tersine dönmüş demektir!

Bana ‘amca’ dediler

Müzisyen Ozan Çolakoğlu oğlu Azur Benan’ın fotoğrafını Instagram sayfasında paylaşmış.

Minik yavru henüz iki haftalık iken çekilmiş fotoğrafında Ozan’ın ‘en yakın dostum’ dediği Tarkan’ın kucağındaymış.

Milyonlarca hayranı olan Megastarımız inşallah yakında kendi bebeğini de kucağına alıp objektiflere poz verir.

Yoksa bu poz arşivlerde “Bana amca dediler” diye kalırsa Tarkan’ın o yetenekli genlerine yazık olur!

Hey gidi Kanuni hey

‘Muhteşem Yüzyıl’da Kanuni Sultan Süleyman’ı oynayan Halit Ergenç önceki akşam dostlarıyla eğlenmeye gitmiş.

Sabaha karşı mekandan çıktığında Taksim Meydanı’nda yürürken para isteyen 2 çocuk koluna sarılmış.

Halit Bey kısa süreli panik yaşamış.

Arkadaşı yardımına koşmuş.

Sen ekranda 46 yıllık padişahlık döneminde dünyayı titreten Osmanlı hükümdarını canlandır...

Sonra git Taksim’in göbeğinde, iki çelimsiz sokak çocuğundan kolunu kurtarmakta güçlük çek.

Hey gidi Kanuni hey!

Yazının devamı...

İrem, Ajda'nın bal teline basmış

Süperstar estetikle ilgili benzetmelerden hiç hoşlanmıyor. Haklı da!

İrem Derici ünlü reklamcı babası Hulusi gibi esprili bir popçu. Kendisiyle ilgili birtakım takıntıları yok. Hatta kendisiyle dalga bile geçebiliyor. Basına karşı samimi ve içten davranıyor. Aklına geleni sonucunu düşünmeden söyleyebiliyor. Bu yüzden de farkında olmadan birilerini sinirlendirebiliyor. İrem "Yıllar içinde 3 burun, 1 silikon, sayısız botoks ve diş estetiği yaptırdım. Estetik işinde Ajda’yı geçeceğim" demiş. Hemen gidip bunu Süperstar’a yetiştirmişler. "İrem’in estetik işinde sizi örnek almasına ne diyorsunuz?" diye sormuşlar. Ajda gülüp geçeceğine "O beni hiç ilgilendirmez. Ben böyle açıklamalara alıştım. Artık olgunlukla karşılıyorum" demiş. Ama verdiği cevap hiç de olgunlukla karşıladığını göstermemiş. Estetik dendiğinde akla ilk Ajda geliyor. Her estetik yaptıranı kendisiyle kıyaslıyorlar. Üstelik Ajda’nın isminin estetikle anılması yıllardır devam ediyor. Süperstar ne kadar alıştığını söylese de estetikle ilgili benzetmelerden hiç hoşlanmıyor. Haklı da! Tahammül, hoşgörü bir yere kadar. Herkesin bir hassas noktası vardır. İrem, Ajda’nın bam teline basmış!

Kaçan balık büyük olur

Seda Sayan uzun süredir birlikte olduğu sevgilisi Erkan Çelik'ten ayrılmış. Çelik, iddiaya göre imam nikahlı eşi gayrimenkul zengini Seda’dan tapuların bir kısmını üstüne geçirmesini istemiş. Ünlü sanatçı da çok sinirlenip ilişkiyi bitirmiş.

Ancak başından 8 evlilik geçen Seda Sayan bu iddiaları reddediyor. "Biz aşkı tükettik. Ben Erkan’a hiçbir zaman balık vermedim. Balık tutmasını öğrettim. Asla mal mülk peşinde olmaması benim ona aşık olmamı sağlamıştı" diyor. Biraz daha üstüne gitseler "Evimizin geçimini Erkan sağlıyordu, bana da cep harçlığı veriyordu" diyecek.

Seda’nın sus payı olarak Erkan’ın terk ettiği ailesine Gaziantep’te bir ev aldığı yazılmıştı. Şimdi de Seda 6 yıllık hayat arkadaşına ilişkileri süresince balık vermediğini, balık tutmayı öğrettiğini söylüyor. Demek iyi öğretememiş. Ne demişler? Kaçan balık büyük olur. Kaçamayan ızgara!

Yeter ki marka olsun

Popun kraliçesi Demet Akalın lakabına yakışır şekilde yaşıyor. Yurt dışı konserlerine özel uçakla gidiyor, pahalı saatler, takılar takıyor. Giyim zevki olup olmadığı tartışılır ama sürekli dünyaca ünlü markalar alıyor.

Geçen akşam eşi Okan Kurt ile birlikte iki farklı doğum günü partisine katılmış. Ayağında Fendi’nin 3 bin 600 liralık önü fırfırlı yeni sezon terlikleri varmış. Ünlü çiftin yürürken fotoğrafını çekmişler. Demet adeta "rahatsızım" diye bağıran ince sivri topuklarıyla düşmemek için pür dikkat önüne bakıyor. Önemli olan giydiklerinin yakışıp yakışmaması ya da rahat olup olmaması değil. Yeter ki marka olsun. Gerisi fasarya!

Yazının devamı...

İşin ucunda duman olmak vardı

Kaan Tangöze, sevgilisi ve eski eşi arasında kalmaktan sıkıldı ikinci bir seçim yaptı...

Duman Gurubu’nun solisti Kaan Tangöze, sevgilisi Kıvılcım Ural ile eski eşi Seçkin Piriler’in bitmek, tükenmek bilmeyen gerginliği arasında sessizliğini koruyordu. Bir yanda biricik çocuğunun annesi Seçkin. Öte yanda uğruna yuvasını dağıttığı ve tutkulu bir aşk yaşadığı sevgilisi Kıvılcım. Her akıllı erkek gibi fırtına dinsin diye bekledi. Ancak iki kadın arasındaki hararetli kapışma bir türlü sona ermedi. Kaan baktı olacak gibi değil sonunda "Kıvılcım üzerine yapılan baskıdan duyduğum rahatsızlığı belirtmek isterim. Bütün sorumluluk bana ait" diye ortaya çıkıverdi. Başka çaresi kalmamıştı. Birlikte yaşadığı kadını korumak ve ona sahip çıkmak zorundaydı. Diğerinin gönlünü almak için zaten artık yapabileceği bir şey yoktu. Düşündü, taşındı kendi akıl sağlığı için tüm sorumluluğu üstüne aldı. Çünkü bu durum biraz daha uzasaydı işin ucunda duman olmak vardı!

Tilki tilki saat kaç?

17 yaşını kutlayan sempatik popçu Aleyna Tilki iddialı konuşmuş. "Seneye dünya starıyım" demiş. Garanti olsun diye dua ettiğini de söylemiş.O zaman mesele yok. 2018 yılında nur topu gibi bir dünya starımız olacak demektir. Aleyna genç yaşına ve deneyimsizliğine rağmen şöhret basamaklarını hızlı tırmandı.

Haber fakiri magazin medyamıza bol miktarda malzeme verdi. Gece kulüplerinde sahne almasının yasaklanması, mesleğinin büyüğü Demet Akalın ile önce atışıp sonra barışması, sevgilisi aranjör Emrah Karaduman’ın ‘Aleyna Tilki’ye aşığım’ diyen bir hayranının saldırısına uğrayıp hastanelik olması, kendisini sürekli gündemde tuttu. Taze bir isim olduğu için artık ne yaparsa veya söylerse gazete sayfalarına çıkabiliyor. Güllük gülistanlık mini elbisesi ve elinde mumlu doğum günü pastasıyla manşet olabiliyor. Konserler vererek iyi de para kazanıyor. Durum böyle olunca yüksekten uçması normal. Ben de o yaşta rahmetli babamın arabasını kendisinden izinsiz, habersiz alıp kullandığımda dünyanın bir numaralı otomobil yarışçısı olacağımı sanırdım. 18 yaşına basıp ehliyetimi aldığım ilk gün aynı arabayla kaza yapınca hayallerim kabusa döndü. Çünkü babam kazadan sonra arabayı altımdan aldı ve uzun bir süre geri vermedi. Bakalım Aleyna düşlerini gerçekleştirebilecek mi? Yoksa bir dünya starı olması bir zamanlar okul öncesi oynadığı hayali bir oyun gibi mi kalacak? Tilki Tilki Saat Kaç?

Yazının devamı...

© Copyright 2024

Gazete Vatan Gazetecilik ve Matbaacılık A.Ş.