İkinci ‘bedava para’ rallisi devam edecek mi?
Son zamanların en sık sorulan sorusu bu. Zira pek de beklenmedik bir ralli yaşanıyor. Aslında rallinin “ateşleyici” Fed’in “2. bedava para paketini” açacağı beklentisiydi. Ralli var da ortada Fed’in verdiği bir para falan yok. Sadece Goldman Sachs’ın tahminlere/duyumlara dayanan bir raporu var. Bir de Fed’in “Gerekirse ek kolaylaştırıcı önlem” almaktan çekimeyiz söylemi var. Her ne kadar bu söylem yeni olmasa da özellikle ABD piyasalarındaki “çift dip” endişelerinin hafiflemesini hatta bir süreliğine de olsa unutulmasını sağladı.
Adeta bedava para “müptelası” haline gelmiş olan piyasalara “ek doz” verildi. Veriler; “1. bedava para paketi” sonrasında işlerin istendiği kadar iyi gitmediğini, ABD ekonomisinin ve özellikle de konut piyasasının birtürlü kendine gelemediğini ortaya koyuyor. Böyle bir zamanda ortaya çıkarılan “2. bedava para paketi” söylemi piyasaları “çift dipten” aldı!
Yarın ABD’de açıklanacak Case/Schiller verileri rallinin sürüp, sürmeyeceği, sürmesi durumunda nerelere kadar çıkılabileceği ile ilgili önemli ipuçları verecek. Zira gelecek veriler; Nisan ayında sona eren teşviklerden sonra ABD’deki konut piyasasına dair önemli ipuçları verecek. Eğer veri ‘Konut sektörü teşvik olmadan da ayakta durabilecek hale geldi’ şeklinde yorumlanacak bir veri gelecek olur ise Dow Jones endeksi haftanın ortalarında 11.000 (düz) seviyelerine kadar çıkabilir. Bu seviye hem teknik hem de piyasa psikolojisi açısından önemli.
Yok eğer veri beklentilerden kötü gelirse, bu sefer de ‘Fed Kasım’da mutlaka 2. paketi açmak zorunda kalacaktır’ diyerek piyasalar içinde bulundukları ralliyi sürdürmeye çalışacaktır. Ancak bu kez 11 bin endekse ulaşılsa bile üzerine geçmekte zorlanacaklardır.
Benzer durum Perşembe günü açıklanacak işsizlik verileri için de söz konusu.
Velhasıl piyasaların içinde bulundukları ruh hali yükselişi sürdürmekten yana. Ancak rallide de kritik seviyelere gelindi. Belki teknik seviyelere bakıldığında gidilecek yer var görünüyor. Ama bu ralliyi başlatan ve de sürdüren “para” ortada yok. Olmayan, gelmeyen parayla bu saadet ne kadar süre, sürebilir kestirmek gittikçe zorlaşmaya başladı.
Bu arada bu hafta Eylül ayının, yani yılın 3. çeyreğinin son haftası. Fon yöneticileri Eylül boyunca elde ettikleri kazanımları ay sonunda korumak isteyeceklerdir. Bu nedenle verilerde çok ciddi bir sorun yaşanmazsa, olası bir düzeltmenin haftanın son gününe ya da önümüzdeki haftaya kalabileceğini hatırlamakta fayda var.
İMKB’ye gelince...
İMKB 100 Endeksi dolar bazında 4.35 cent seviyesindeki teknik seviyesini henüz daha kararlı bir şekilde yukarı kırabilmiş değil. Geçtiğimiz haftanın geneline bakıldığındaysa, referandum öncesinden başlayarak dünya borsalarının bir çoğundan “pozitif olarak ayrışmış” olan İMKB’de bazı “yorgunluk” emareleri görülmeye başladı.
Hızlı koşup, bir parça soluklanma ihtiyacı söz konusu. ABD verilerini beklerken çok sert yükselişler olmayabilir. Eylül sonu olması hasebiyle cari seviyeleri koruma çabası bizim için de geçerli olacaktır.