Harvard’lı psikologlardan çocuk yetiştirme önerileri

4 Ocak 2016

Bugün 2016’nın ilk günü. Yeni yıl, yeni umutlar, yeni planlar, yeni başlangıçlar demek... Hepimizin istekleri değişse de her dileğimiz bize umut veriyor. Umut da beraberinde motivasyon ve çalışma isteğini getiriyor. Daha iyi bir kazanç, daha sağlıklı bir yaşam, daha az kilo, sevdiklerimizle, çocuklarımızla daha çok zaman geçirmek hepimizin listesinde yer alıyor. Tabii anne-babaların listelerinde bir de daha mutlu ve iyi çocuklar yetiştirmek var. Yeni yılda sizinle; bu konuda yol gösterici olacağına inandığım pediapedia.com’da okuduğum ve uyguladığım “Harvard’lı psikologlardan ‘iyi’ çocuk yetiştirmekle ilgili 6 öneri”yi paylaşmak istiyorum. 2016 iyiliğin ve paylaşmanın gücünü her zaman hissedeceğimiz bir yıl olsun. Çocukların yüzü hep gülsün.Temel kurallar değişmediEbeveynler çocuklarının hedeflerine ulaşabilmelerini ve mutluluğu bulabilmelerini istiyor. Ancak Harvard’lı araştırmacılar, bunun iyilik ve empati pahasına gerçekleşmemesi gerektiğine inanıyor. Onlara göre bir avuç denenmiş ve doğruluğu kanıtlanmış yöntem, çocuklarınızı olmalarını istediğiniz gibi hedef odaklı ve aynı zamanda iyi ahlaklı yetiştirmenizi sağlamanın hala en iyi yolu. Ve işte o altı yöntem:1- Çocuklarınızla birlikte takılınBu, neredeyse her şeyin temeli. Çocuklarınızla düzenli zaman geçirin, onlara kendileriyle, dünyayla ve onu nasıl gördükleriyle ilgili ucu açık sorular sorun. Cevaplarını aktif bir şekilde dinleyin. Sadece çocuğunuzu benzersiz yapan her türlü şeyi öğrenmekle kalmayacaksınız, aynı zamanda onlara başka bir insana nasıl ilgi gösterildiğini ve değer verildiğini de gösteriyor olacaksınız.2- Eğer önemliyse, dile getirinAraştırmacılara göre “Her ne kadar ebeveynlerin ve çocuklara bakan kişilerin çoğu çocuklarına bakmanın en büyük öncelilerinden biri olduğunu söyleseler de çocuklar çoğunlukla bu mesajı duymuyorlar.” Bu yüzden bunu onlara söylediğinizden emin olun. Böylece onlar da bunun, kendilerinin de yapmaya devam etmesi gereken bir şey olduğunu bilirler. Ayrıca öğretmenlerinin, koçlarının ve onlarla birlikte çalışan tüm diğer insanların, ekip çalışması ve işbirliği konusunda nasıl olduklarını ve genel olarak iyi bir insan olup olmadıklarını kontrol etmeyiöğrenirler.3- Çocuklarınıza “nasıl yapılacağını” gösterinKarar alma süreçlerinde bundan etkilenebilecek insanları da göz ardı etmemelerini sağlayacak şekilde ilerleyebilmeleri için yanlarında olun. Örneğin eğer çocuğunuz bir spor dalını ya da başka bir aktiviteyi bırakmak istiyorsa, bu süreçte sorunun kaynağını belirlemek ve takıma olan katkılarını da göz önünde bulundurmak için onları teşvik edin. Ve sonra bırakmanın gerçekten sorunu çözüp çözmeyeceğini anlamalarına yardım edin.4- Yardımseverliği ve minnettarlığı rutin haline getirinAraştırmacılar şöyle yazıyor: “Araştırmalara göre minnettarlık gösterme alışkanlığı olan insanlar yardımcı, cömert, şefkatli ve bağışlayıcı olmaya daha meyilli oluyorlar. Ve aynı zamanda mutlu ve sağlıklı olmaya da.” Bu yüzden ebeveynlerin çocuklarından ev işi istemeye ve küçük kardeşlerine yardım etmelerini söylemeye devam etmesi iyi bir şey. Konu “iyi” davranışı övmeye geldiğinde ise araştırmacılar ebeveynlerin “sadece sıra dışı yardım eylemlerini” övmelerini tavsiye ediyor.5- Çocuklarınızın yıkıcı duygularını kontrol edin“Başkalarına değer verme becerisi, öfke, utanma, kıskanma ya da diğer negatif duyguların altında kalabilir” diyor araştırmacılar. Çocukların bu duyguları adlandırmalarına ve üzerine düşünmelerine yardım etmek ve sonra onları güvenli çatışma çözümlerine doğru yönlendirmek , onların baºkalarına değer veren birer birey olma yolunda büyük bir adım atmalarınısağlayacaktır.Ayrıca net ve makul sınırlar koymak da oldukça önemli. Bunların sevgiden ve onların güvenliği için olduğunu da anlamalılar.6- Çocuklarınıza büyük resmi gösterin“Hemen her çocuk aile ve yakın arkadaşlardan oluşan küçük bir çevreye empati duyar ve onlara değer verir” diyor araştırmacılar. Buradaki püf noktası, sosyal, kültürel ve hatta coğrafi olarak onların çevrelerinin dışında olan insanlara değer vermelerini sağlamak. Bunu, iyi birer dinleyici olmaları konusunda danışmanlık ederek, kendilerini başkalarının yerine koymaları konusunda onları teşvik ederek ve haberlerde ya da eğlence dünyasındaki (filmler, şarkılar vs.) öğretici anları kullanarak empati pratiği yaparak başarabilirsiniz.

Devamını Oku

Çocuklarınız diş hekimden korkuyor mu?

25 Aralık 2015

Sağlığımla ilgili övündüğüm konuların başında dişlerim gelir. Hayatım boyunca hiç diş hekimine gitmemiş olmanın haklı gururu yaşıyorum kendimce... Ama sahip olduğum genetik miras ne yazık ki oğlum Ahmet Alp’e aktarılmadı. Neredeyse 4 yaşında olmasına rağmen şimdiden ağzında iki dolgusu oldu bile. Hiç diş ağrısı çekmemiş biri olarak oğlumu diş hekimine götürmekte geç kaldığımızı da itiraf etmem gerekiyor.Çikolata yedikten sonra dişlerini fırçalasınDiş hekimi birçok kişi ve tabii ki çocuklar için çok büyük bir kabus. Bu nedenle sizlere cesaret vermek için oğlumun ilk dişçi macerasını anlatmak istiyorum. Randevu gününü sabırsızlıkla bekleyen oğlum adeta dişçi koltuğuna oturmak için yaratılmış. Diş hekimimiz Arzu Balatlıoğlu Kahya’nın Nişantaşı Rumeli Caddesi’ndeki muayenehanesine girdiğimiz andan itibaren oğlum dişçimiz ne dediyse hepsini tek tek yaptı. Hiç ağlamadı, hatta Arzu Hanım’ın iltifatları karşısında öyle bir rahatladı ki, normalde yerinde hiç duramayan oğlum sakin bir çocuğa dönüştü. İlk dolguyu hiç ağlamadan hatta huysuzlanmadan bitirdik. Oğlum da Arzu Hanım’ın dişlerinizi muayene etti bu arada... İkinci randevu iple çeken oğlum, ikinci dolgusunu iğne ile uyuşturmadan yaptırdı. Kendisi de iki çocuk annesi olan Arzu Hanım’ın oğluma yaklaşımı ve diyaloğu sanıyorum buradaki sihirli değnekti. Arzu Hanım oğlumu örnek hasta ilan etti...Oğlum, Arzu Hanım’ın “Şeker ve çikolata yemek çok sağlıklı değil, yedikten sonra mutlaka su iç ve dişlerini fırçala” öğüdünü her çikolata yediğinde tekrarlıyor. Anne “Çikolata yedim şimdi su içmeliyim” diyor. Dişçimizin, dişlerinizi yatmadan önce mutlaka fırçalayın tavsiyesini ise herkese tekrar hatırlatmak istiyorum: “Önemli olan sabah değil, akşam yatmadan önce fırçalamak. Ama bu sabah fırçalamaya gerek yok anlamına gelmiyor.”Mutlu gününde dişçiye gidinArzu Balatlıoğlu Kahya çocuklarda diş sağlığı ile ilgili diğer tavsiyelerini şöyle sıralıyor:“Diş hekimi ile çocuğunuzun tanışması süt dişlerinin sürmesinden altı ay sonra olmalı. Çocuklarınızı ağrısı olduğunda değil, mutlu bir gününde diş kontrolüne götürün ki bunu bir eğlence olarak görsün. Onların zihnine eğlence ile diş hekimliğini birleştirin. Diş hekimlerine sık kontrole gelen çocuklarda, çürük başlamadan önlemler alınabilinir veya sorun küçükken halledilebileceği için diş hekimi ile kötü bir tecrübe yaşatmamış olursunuz. Çocuklarınıza diş fırçalamayı alışkanlık haline getirin bunun için beraber diş fırçalayabilirsiniz. Çocuğunuza örnek olun sizi taklit edecektir. Sizin diş fırçalamanızı görünce çocuğunuzda fırçalamak isteyecektir. Diş fırçalarken çocuğunuzun alt ve üst çenesini fırçalamasını izleyin eksik fırçalanan yerler için bak şuraları unutmuşuz, bu bölgeninde fırçalanmaya ihtiyacı var diyerek yetersiz temizlenen bölgeleri fırçalatın veya fırçalayın. Diş fırçasını yumuşak ve macununu az aşındırıcılı seçmelisiniz. Sağlıklı dişleri olan güzel gülümseyen bir nesil için uğraşmalıyız.”

Devamını Oku

Çocuk yetiştirmede ne ölçüde başarılıyız?

17 Aralık 2015

Mutlu ve başarılı çocuklar yetiştirmek anne babaların en büyük amacı. Ancak bu o kadar da kolay olmuyor. Peki çocuklarımızı ne kadar iyi yetiştiriyoruz, nasıl anne babalarız? Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu’nun düzenlediği “Türkiye’de Aile ve Çocuk Eğitimi” forumunda, GfK Türkiye tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’de Aile ve Çocuk Eğitimi Araştırması”nın sonuçları açıklandı. Araştırma sonuçlarına göre Türkiye kamuoyunun yüzde 42’si ebeveynlerin çocuk yetiştirmekte başarısız olduğunu, yüzde 66’sı ise ebeveynlerin desteğe ihtiyaç duyduğunu düşünüyor.Güneydoğu Anadolu başarılı buluyor!Türkiye’de ebeveynlerin çocuklarını yetiştirme ve eğitme konusunda başarısız bulduklarını belirtenlerin oranı yüzde 42. Bölgelere bakıldığında, ebeveynleri başarız bulanların en yüksek olduğu bölge yüzde 76 ile Ege Bölgesi.Ege’yi yüzde 48 ile Marmara Bölgesi takip ediyor. Ebeveynleri başarılı bulanların en fazla olduğu bölgeler ise yüzde 38 ile Güneydoğu Anadolu yüzde 30 ile Doğu Anadolu Bölgesi.Başarısızlığın temel nedeni bilgisizlikEbeveynleri çocuk yetiştirmede başarısız bulanların yarısından fazlası (yüzde 57) ebeveynlerin bilgi sahibi olmadıkları için başarız olduklarını düşünüyor. Yüzde 28, ebeyenlerin kendileri de iyi yetiştirilmedikleri için derken, kitlenin yüzde 14’ü ise ekonomik ve sosyal imkanların yetersizliğini neden olarak gösteriyor.Ebeveynler eğitim almalı “Türkiye’de anne-babaların çocuklarla doğru iletişim kurabilme, kendileri, çevrelerine faydalı, özgüvenli bireyler olarak yetiştirme konusunda eğitime ihtiyaçları vardır” ifadesine katıldığını belirtenlerin oranı yüzde 66 iken, bu ifadeye katılmadıklarını belirtenlerin oranı yüzde 7. Yüzde 27’lik bir kesim ise “Ne katılıyorum ne katılmıyorum” şeklinde görüş bildirmiş. Bu ifadeye katıldığını belirtenlerin en yüksek olduğu bölge yüzde 87 ile Ege Bölgesi.İç Anadolu Bölgesi Ege’yi yüzde 81 ile takip ediyor. Bu ifadeye katılmadığını belirtenlerin en yüksek olduğu bölgeler ise sırasıyla yüzde 17 ile Güney Doğu Anadolu ve yüzde 16 ile Karadeniz bölgeleri. Ebeveynlerin eğitim alması gerektiğini düşünenler, ebeveynlerin özellikle aile içi iletişim konusunda eğitilmeye ihtiyaçları olduğunu belirtiyor.Eşlerine danışıyorlarEbeveyn olanlar, çocuğuyla nasıl iletişim kuracaklarını şaşırdıklarında veya bir problemi çözemedikleri durumda ağırlıkla eşlerine danıştıklarını belirtiyorlar (yüzde 39). “İç güdülerime göre hareket ederim” diyenler ise yüzde 20 oranında. Diğer bölgelere göre yüzde 66’lık oranla İç Anadolu’daki ebeveynler arasında, çocukla ilgili bir problemle karşılaştıklarında eşlerine danışmayı tercih edenler daha fazla.Güney Doğu Anadolu’da ise ebeveynlerin yüzde 40’ı güvendikleri arkadaşlarına danışmayı tercih ediyor.Cinsel istismar ve eğitimTürkiye’de çocuklara cinsel istismar ve bu gibi durumlarda ne yapmaları, nereye başvurmaları gerektiği konusunda eğitim verilmesi gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 68 iken sadece yüzde 10’u eğitime gerek olmadığını düşünüyor. Eğitim verilmesi gerekmiyor diyenlerin oranının en fazla olduğu bölge yüzde 32 ile Güney Doğu Anadolu.Eğitim verilmesi gerektiğini düşünenlerin en fazla olduğu bölgeler ise yüzde 93 ile Ege ve yüzde 88 ile İç Anadolu Bölgesi. Karadeniz bölgesinde ise yaklaşık her 2 kişiden 1’i (yüzde 47) çocuklara bu konuda eğitim verilip verilmemesi konusunda fikri olmadığını belirtmiş.

Devamını Oku

Yeni aktiviteler ve keşifler peşinde

29 Ekim 2015

Kış iyice yaklaştığı için artık evde ailece daha çok vakit geçireceğiz. Çalışan bir anne olarak birçoğumuz gibi ben de oğlumla geçirdiğim kısıtlı saatlerin sadece eğlenceli değil aynı zamanda öğretici ve eğitici de olmasını istiyorum. Tam da evde oğlumla ne yapabiliriz derken “Adım Adım Gelişim Seti” çıktı karşımıza. Oğlumla aktivite kitaplarını okuyup uygularken eğleniyoruz hem de birlikte öğreniyoruz. Her aya özel hazırlanan Adım Adım Gelişim Seti’nin içinde aileleri; “Bebeğimle nasıl daha nitelikli vakit geçirebilirim?” endişesinden kurtaracak birbirinden ilgi çekici aktiviteler yer alıyor. Şimdiye kadar 500 bin aileye ulaşmış olan ve sizin için de iyi bir alternatif olabileceğini düşündüğüm setle ilgili merak ettiklerimi Adım Adım Proje kurucusu Okan Arıkan’asordum.Arıkan, setin ortaya çıkış hikayesini şöyle anlatıyor: “Çocuklara yönelik yayınlar ile ilgilenirken yaptığım araştırmalarda belli yaşın altındaki çocuklar için yeterinde eğitici ve öğretici malzeme, özellikle de kitap olmadığını fark ettim. 48 aydan küçük çocuklar için hazırlanmış aktivite kitapları bulunmuyordu. Uzmanlar bu kitapların çocuk gelişiminde gerekli olduğunu söylüyordu. Biz uzman pedagog ve psikologlardan oluşan bir ekiple çalışarak sadece aktivite kitaplarını yapmakla kalmadık bunu çocuk gelişiminde her aya özel aktiviteler içeren kitaplar haline getirdik ve sonunda Adım Adım eğitim setleri ortaya çıktı. Adım Adım’ı oluştururken Pedagog Feriha Şenkaya Didar ve ekibi ileçalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz.Neden 9-48 ay? Kendisi de yeni baba olan, Okan Arıkan “Neden 9-48 ay dönemini hedeflediklerini” ise şöyle aktarıyor: “9 48 ay arası çocukların gelişim süreci bütün yaşamlarını biçimlendiriyor. Duygusal/sosyal, motor, dil ve zihinsel gelişimlerinin temelleri bu dönemde atılıyor. Kişilikleri oluşmaya başlıyor, yetenekleri ve becerileri bu dönemde gelişiyor. Adım Adım, anne ve babaların bu dönemi doğru yönetmeleri ve çocuklarına verecekleri eğitime planlı destek için tasarlandı. “Her ay farklı bir set Her ay aileye bebeğinin ayına uygun yeni set ulaştırılıyor. Aya özel aktivite kitabı miniğinizin aylık gelişimini gösteren bilgilendirici tablo, gelişim alanlarını destekleyen aktiviteler, aktivitelerin günlük hayata uygulama önerileri, aktivite destekleyici materyaller, çocuklar için özel hazırlanmış müzikler, çocuk kitapları/ebeveyn kitapları, ebeveyne özel makaleler yer alıyor.Pique’de hem küçükler hem de büyükler eğleniyorHem çocukların hem büyüklerin kendini özel hissettiği, birlikte vakit geçirdiği Türkiye’nin ilk Family Club’ı Pique’de, sanattan müzik atölyesine, jimnastikten oyun platformuna kadar çocukların hem yaratıcılıkları geliştirecekleri hem de enerjilerini harcayabilecekleri birçok aktivite var.Küçük ayaklara konforlu şıklık Özel tasarım, yüzde yüz el yapımı çocuk ayakkabı markası Bebbini, kış sezonu için hazırladığı ‘pied de poule’ desenli modelleri ile minik hanımlara şıklık sunuyor. Hakiki dana veya keçi derisi kullanılarak tamamen el işçiliği ile üretilen Bebbini ayakkabılar, farklı model ve renk seçenekleri ile çocuğunuz için ayakkabı seçiminde yardımcınız oluyor. Bu ayakkabılara www.bebbini.com ya da instagram üzerinden @bebbini hesabından ulaşabilirsiniz.ÇOCUKLAR İÇİN ALTERNATİFLERSünger Bob ve arkadaşları Trump AVM’de Sünger Bob ve arkadaşları su altındaki renkli dünyalarıyla birlikte bugün ve hafta sonu Trump AVM’de çocukları bekliyor. Trump’ta kurulan Bikini Bottom kasabasında çocuklar 12.00-20.00 saatleri arasında birbirinden renkli etkinliklere ücretsiz katılabilir. Çocuklar SüngerBob’un ananas evinde fotoğraf çektirip Yengeç Restoran’da boyama atölyelerine katılabilecek. Şimdi yağmur çok daha eğlenceli Twigy sonbahar yağmurlarını yağmur çizmeleri ile karşılıyor. Çocukların renkli dünyasını ayaklara yansıtan Twigy yağmur çizmeleri, yağmurlu günlere renk katıyor…

Devamını Oku

Dikkat! İçeride çocuk var

23 Temmuz 2015

Son günlerde birbiri ardına yaşanan acı olaylar yüreklerimizde unutamayacağımız derin yaralar açıyor. İster istemez karamsarlığımızı da artırıyor... Ama dün haberdar olduğum “İçeride Çocuk Var” adlı proje sayesinde içimdeki kasvetin bir kısmı yerini umut ve sevince bıraktı. Eski bir adliye muhabiri olarak suç-ceza-cezaevi psikolojisine uzaktan da tanık olup içselleştirmiştim. Belki de o yüzden bu haber beni herkesten daha çok heyecanladırdı. Çünkü “İçeride Çocuk Var” bu tanımlamayı hiç sevmesem de gerçekten “kader mahkumu” olan 0-6 yaş arasındaki 470 çocuk için “yeni bir hayat ve gelecek” demek.Tamamı gönüllülerden oluşan Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı çatısı altında yürütülen İçeride Çocuk Var adlı projenin amacı, cezaevlerinde, annelerinin hem yatağını hem de kaderini paylaşan miniklerin hayatına dokunarak geleceklerine katkıda bulunmak. İletişim Ofisi Halkla İlişkiler Ajansı‘nın da gönüllü destek verdiği proje, cezaevi çocuklarına öğrenebilecekleri, eğlenebilecekleri eksiksiz bir anaokulu ortamı oluşturacak. Ayrıca yeşil alanlar yaratarak doğayla tanışmalarını sağlamak, gelişimlerine uygun yemek hazırlanabilecek mutfak inşa etmek ve dış mekan oyun alanı kurarak cezaevi içinde özgür bir yaşam alanı yaratmayı hedefliyor. Projeyle Türkiye genelindeki 8 kadın ceza infaz kurumundaki anaokullarının iyileştirilmesi amaçlanıyor. Projenin ilk adımı Adalet Bakanlığı’nın izni ve işbirliğiyle İstanbul Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu’nda atıldı.Anneleriyle aynı yatakta yatıyorlarTürkiye’deki 8 tane kadın ceza infaz kurumunda yaklaşık 5 bin kadın mahkum var. Bunlardan 470 kadın mahkum, 0-6 yaş arası çocuklarını ek yatak olmadığı için kendi yatağında yatırarak cezaevinde büyütüyor. Örneğin, İstanbul Bakırköy Kadın Cezaevi’nde mahkum anneleriyle cezaevinde yaşayan 0-6 yaş arası 55 çocuk var. Bakırköy Cezaevi’ndeki çocukların bir kreşi var. Ancak bu kreşin de iyileştirilmesi, eğitici oyuncak ve kitaplarla yeniden elden geçirilmesi gerekiyor.Projenin ilk adımı da Adalet Bakanlığı’nın izni ve işbirliğiyle Bakırköy Cezaevi’nde atıldı ve inşaat başladı. Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu tamamlandıktan sonra Türkiye’de bulunan diğer Kadın cezaevlerine de anaokulu kazandırılacak. Böylece proje ile cezaevi çocukları, kreş, oyuncak ve oyun arkadaşlarına kavuşacaklar.Oyuncak ve oyun arkadaşları yokCezaevinde doğan ya da annelerinin kucağında parmaklıklar arkasına gelen, cezaevlerinin masum çocukları, hayatlarının en önemli evrelerini yaşıtlarının sahip olduğu birçok şeyden yoksun, olumsuz koşullarda geçiriyor. Oyun oynama ve eğitim almaları gereken zamanlarını annelerinin koğuşunda, çeşitli suçlardan mahkum, yetişkin kadın koğuş arkadaşlarıyla geçiren çocukların, bu süreçte yaşadıkları deneyim, hayatlarının sonraki dönemlerini özellikle ergenlik ve gençlik yıllarını ne yazıkki derinden etkiliyor. Koğuşlar kalabalık olmasın diye her koğuşa sadece bir çocuğun konulduğu cezaevi çocuklarının oyuncak ve kendi yaşıtı oyun arkadaşları yok.Yardım bekliyorlarVakıf maddi ve manevi her konuda destek bekliyor. Proje ile ilgili detaylı bilgiye c2www.icerdecocukvar.com sitesinden ulaşabilirsiniz.Bağış için; COCUK yazıp 4528’ e SMS gönderildiğinde her bir SMS projeye 10 TL tutarında katkı sağlıyor.Banka bağışı için; VakıfbankKadıköy Şubesi, Şube kodu 012 Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı (TL) TR 94 0001 5001 5800 7303 0490 01HAFTA SONU ROTASITrump AVM’de sanat dolu iki günTrump Alışveriş Merkezi’nde bu hafta sonu çocuklar çocuklar, katılacakları ‘Deniz Kabuğu Süsleme Atölyesi’nde hayal güçlerini deniz kabuklarında yansıtacaklar. Atölye 14.00-18.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gerçekleşecek. Bugün Alice Harikalar Diyarında, Pazar günü ise Ağustos Böceği ile Karınca adlı tiyatro oyunları saat 13.00’da Trump Çocuk Katı Sahnesi’nde ücretsiz sergilenecek.İstanbul Modern’de Şekillerin Peşindeİstanbul Modern’de 4-6 yaş çocuklar için cumartesi ve pazar günü düzenecek olan Şekillerin Peşinde adlı çalışma Geçmiş ve Gelecek sergisinden yola çıkarak hazırlandı. Etkinlik kapsamında çocuklar ilk aşamada uzman eğitmenleri eşliğinde müze gezisine çıkacaklar ve bu gezi sırasında geometrik şekillerin benzerlerinin hangi sanat yapıtlarında var olduklarını keşif edecekler. İkinci aşamada ise yapışkan şekiller ve boya kalemleriyle bir sanat çalışması yapacak.

Devamını Oku

Anneler rahat bir mola verebilecek!

10 Temmuz 2015

Öyle zamanlar oluyor ki, çocuğunuzu birkaç saatliğine bırakacak biri ya da bir yer olmadığı için hayatınız kaosa dönüşüveriyor. Oysa çocuğunuzdan ayrı vereceğiniz küçük bir mola bazen kariyeriniz, arkadaşlıklarınız bazen de psikolojiniz için bir kurtarıcı. İşte annelerin bu ihtiyacından yola çıkan Bedriye Hülya, çocuklar için kurduğu Muzipolarda imdada yetişiyor ve annelerin rahat bir nefes almasını sağlıyor. B-Fit’leri kurarak Türkiye’de yüz binlerce kadının hayatına spor ve egzersizi sokan Bedriye Hülya, şimdi de Muzipo’larla çocukların hayatına da hareket katıyor. Muzipo’ları çocuklar için birer hareket üssü olarak tanımlayan Hülya, amacının her gelir grubundan çocuğu sporla tanıştırmak olduğunu anlatıyor: “Ülkemizde maalesef spor halen lüks olarak algılanıyor. Biz, Muzipo Kids olarak bu algıyı kırmak, her gelir grubundan çocuğun hareket edebileceği ve oyunlar oynayabileceği alanlar yaratmak istiyoruz. Burada amacımız, hareketi seven nesiller yetiştirmek, çocukları teknoloji bağımlılığından uzaklaştırıp kendi yaş gruplarıyla beraber sosyalleşmelerini sağlamak. Hareketi, oyunu ve eğitici hobileri erken yaştan itibaren hayatın bir parçası, yaşam tarzı haline getirmek nihai amacımız. Muzipo Kids 3-12 yaş hareket eğitimi, 2 yaş fiziksel aktivite destekli oyun grupları, 18-24 ay ebeveynli oyun grupları, atölye çalışmaları, temalı doğum günü partileri, özel gün kutlamaları ve yaz kulübü ile tam bir çocuk kulübü. Çocuklar 3-5 yaş için ‘Muzip Saatler’ programımıza haftanın her günü 4 saat olarak katılabilirler. “Anneler için cazip hale getiren en önemli özelliği ise çocuklarını gün içinde iki saatliğine Muzipo’ya bırakabilmeleri. Sadece bıraktığınız saatin ücretini ödemeniz gereken bu uygulama acil durumlarda tam bir cankurtaran görevi üstleniyor. 2’şer saatlik bırakma “drop-in” programından isterseniz 3-6 aylık ya da yıllık olarak yararlanabiliyorsunuz. Saatlik drop hizmeti farklı illerde 30 TL’den başlıyor. Üyelik fiyatları da programların kaç saat sürdüğüne ve illere göre değişiyor.Bedriye Hülya, anne babaların yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını söyleyerek, “Çocuğu Muzio’da eğlenip gelişimini sürdürürken, annelerin kendilerine zaman ayırabilmeleri, sosyalleşmeleri ve günlük işlerini yapabilmelerinin memnuniyeti de onlardan sıkça duyduğumuz birer avantaj. Henüz yakınına Muzipo açılmamış olan ebeveynler de bizi arayarak, ne zaman açılacağını soruyorlar. Gelen talepleri karşılayabilmek için MuzipoKids’leri 3 yılda, 4 kentte, 18 merkeze ulaştırdık. Eylül ayından itibaren daha da büyümeye devam edeceğiz” diyor. HAFTANIN HER GÜNÜ AÇIKİstanbul, İzmir, Ankara ve Bodrum’da olmak üzere18 farklı mekanda bulunan Muzipo’lar haftanın her günü, Cumartesi ve Pazar da dahil olmak üzere saat 09:00-19:00 saatleri arasında hizmet veriyor. Yaz Kulübü ise haftanın 5 günü saat 5 günü 09:00- 17:00 arasında. Hafta sonları da her yaşa hareket, oyun ve atölye çalışmaları ile öğleden sonra yaş günü partileri düzenleniyor.HAFTA SONU ROTASIİstinyePark’ta çocukları soyut sanatın öncüleriyle tanıştırıyorÇocukların sanatçı ruhunu beslemek için “Güzel Sanatlar Parkı” konulu yaratıcı bir projeye imza atan İstinyePark, etkinliklerini “Yaz Atölyeleri”yle devam ettiriyor. Temmuz boyunca İstinyePark Cafe Nero önündeki alanda oluşturulan özel bölümde, 13:00-18:00 saatleri arasında gerçekleştirilecek Yaz Atölyesi’ne, 4-12 yaş grubu çocuklar katılabiliyor. Atölyede şekil ve renklerin de sanat olabileceğini keşfeden çocuklar, 20. yüzyıl soyut sanatının öncüleri Kandinsky, Mondrian ve Calder’i tanıma fırsatı buluyor. Bugüne kadar Güzel Sanatlar Parkı’na 6 binden fazla çocuk katıldı. Ağustos ayında ise pop art temsilcisi sanatçılardan ilham alan “Yaz Atölyesi” gerçekleştirilecek.

Devamını Oku

Çocuklar sorunlarını kendileri çözdü

2 Temmuz 2015

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde düzenlenen Çocuklararası Çocuk Hakları Forumu’nda 10-14 yaş arası 44 çocuk bir araya gelerek, okulda, evde, sokakta, medyada, çalışma hayatında ve arkadaşlıklarında karşılaştıkları sorunları masaya yatırdı. Çocuklar kendi çözüm önerilerini sundu.Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin koordinatörlüğünde İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Araştırmaları Birimi ve Friedrich Ebert Stiftung Derneği’nin desteğiyle gerçekleşen forumda, farklı sosyo-ekonomik sınıftan ve kimlikten çocuğun birbiriyle temasının artması ve ortak dil oluşturmaları, yetişkinlere ve konuyla ilgili otoritelere çocukların bakış açısının aktarılması hedeflendi.MEDYA İLE İLGİLİ SORUNLARÇocukların medya konusunda ortaya koyduğu sorunlar aslında hepimizin duygularına tercüman oluyor. Sorunları şöyle sıralıyorlar:- Reklamlarda ev temizliğinde sadece kadınlar oynatılıyor.- Art arda aynı reklamlar gösteriliyor.- Türk dizileri saçma ve şiddete yönelik.- Filmlerde şiddet çok fazla.ÇÖZÜM ÖNERİLERİ AKILCI VE UYGULANABİLİR- Reklamlarda ev temizliği yapanlar daha fazla erkekler olsun.- Reklamlar devlet tarafından denetlenmeli.- Çocuklara yönelik filmler gösterilsin.- Şiddet içeren filmler çocuklar uyuduktan sonra gösterilsin.- Çocukların çalıştırıldığı, dilendirildiği filmler olmamalı.- Çocukların sosyal medyaya girmelerine izin verilmiyor ama aslında bağımlı olmayacak kadar izin verilmeli.- Sosyal medya hakkında öğretmenler çocukları bilgilendirmeli.- Çocuk hakları bütün okullarda ders olmalı.EVDE EŞİTLİK YOKEv içindeki düzende de çocuklar kendilerinin yeteri kadar anlaşılmadığını ve yaşam alanı olmadığını belirtiyor.İşte evdeki temel sorunların listesi:- Kız çocuklarıyla erkek çocuklar eşit değil. Ev işleri kız çocukların sorumluluğu gibi görülüyor, kardeşlere de onlar bakıyor. Oysa erkek çocuklar istedikleri zaman evden çıkıyor, istediklerinde dönüyorlar.- Kız çocuklarının sevgilisinin olmasına izin verilmiyor ama erkek çocuklara veriliyor.- Sosyal medya erkek çocukların hakkı gibi görülüyor.- Kız çocukların özel eşyaları olamıyor, erkek çocukların oluyor.- Ev içindeki kararlarda çocukların fikri alınmıyor, karar hakkı yok.- Evde demokrasi yok.- Evde yeterli oyun alanı yok.- Küçük kardeşler ayrıcalıklı.- Küçükler büyüklerin karşısında hor görülüyor.EBEVEYNLERDEN İSTEKLERİNİ ŞÖYLE SIRALIYORLAR- Aileler çocuk haklarıyla ilgili bilgilendirilsin. Bilgilendirmeyi çocuk hakları komiteleri, sivil toplum örgütleri ya da çocukların kendileri yapsın.- 23 Nisan’ın bir kısmı çocuk haklarıyla ilgili bilgilendirmeye ayrılsın.- Çocuklar özel günlerinde istedikleri kadar eğlenebilsin.- Ev içinde sorumluluklar kız çocuklarıyla erkek çocuklar arasında eşit dağıtılsın.- Haklar konusunda cinsiyet ayrımı yapılmasın. Evle ilgili kararda çocuklar da söz sahibi olsun.- Çocuklara zorla iş yaptırılmasın.- Evdeki herkes düşüncelerini söyleyebilsin.HAFTA SONU ROTASIZaman Makinesi ile Renkli Bir Gezintiİstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından 1987 yılından bu yana düzenlenen İstanbul Bienalleri’nin çeyrek yüzyılı aşan serüvenini anlatan bir çocuk kitabı yayımlandı. Yazar Süreyyya Evren ve İstanbul Bienali Direktörü Bige Örer’in hazırladığı Zaman Makinesi ile Renkli Bir Gezinti: Çocuklar İçin İstanbul Bienalleri başlıklı kitap çarpıcı çizimleri, uygulamalı bölümleri ile çocuklar için güncel sanata dair merak uyandırmayı amaçlıyor.Decathlon’dan güneşe karşı UV korumalı mayolarDecathlon’un su sporları markası Tribord’dun Profilter UPF 50+ teknolojisiyle üretilen ve nemliyken bile UVA ile UVB ışınlarından yüzde 95’e kadar koruma sağlayan su sporu kıyafetleriyle hem siz hem de çocuklarınız güneşin zararlı ışınlarından koruyor. Geri dönüşümlü malzemelerden üretilen ekolojik kıyafetleri mağaza ve decathlon.com’dan bulabilirsiniz.

Devamını Oku

Çocuklar bu yaz evde!

26 Haziran 2015

Yaz tatilinin başlamasıyla birlikte anne-babaların en büyük sorunlarından biri de kışın okulda olan çocuklarını yazın evde nasıl bırakacakları konusu oluyor... Çalışan ebevenler için bu gerçekten ciddi bir problem. Birçok çocuk tatil başlar başlamaz, mecburen şehir dışındaki anneanne-babaannelerinde alıyor soluğu. Bir kısmı yazlıklara gidiyor. Bazı aileler eve yardımcı kadın alıyor. Ama sadece yaz aylarında çalışacak güvenilir birini bulmak pek de mümkün olmuyor. Tabii bu durumda kurtarıcı olarak yaz okulları devreye giriyor. İstediğiniz her branşta yaz okulu bulmak mümkün. Tabii belli bir bütçeyi de göze almak gerekiyor. DORinsight’in araştırmasına göre birçok aile maddi gerekçelerle çocuklarını yaz okuluna gönderemiyor. Bu durumda evde çocuklarıyla vakit geçirecek annelere sabır diliyorum. Tavsiyem alternatifleri iyi değerlendirip, bütçelerine uygun bir yaz okulu bulmaları. Artık enerjisini evde ve parkta tüketemeyen 3.5 yaşındaki oğlum da yakında yaz okullu olacak. Bu onun eylülde başlayacağı okula ısınma turları anlamına geliyor. Birçok arkadaşımın çocuğu daha 2.5 yaşında ana okuluna başladı ama ben “evde rahat etsin” diyenlerden oldum.Peki Türk aileler çocukları için tatilde ne yapmayı planlıyor? Online pazar araştırma şirketi DORinsight ailelerin çocukları için yaz tatilini değerlendirme tercihlerini ortaya koyan bir araştırma yapmış. Araştırmaya, 7 yaş ve üstünde çocuğu olan 4 bin 822 kişi katılmış. Sonuçlara göre; ailelerin yüzde 59’u çocuklarını yaz okuluna göndermeyi planlamıyor. Yaz okulunu tercih eden ailelerin yüzde 74’ü ise çocuklarının sosyalleşmesini istediğini söylüyor.Maddiyat etkiliAraştırmaya katılanların yüzde 18’i her yıl olduğu gibi bu yılda çocuklarını yaz okuluna göndereceklerini söylüyor. Yüzde 17’si bu yıl ilk defa çocuğunu yaz okuluna göndereceğini belirtiyor. Katılımcıların yüzde 6’sı ise bir kez göndermiş ancak tekrar göndermeyi düşünmüyor. Çocuklarını bir kez gönderdikten sonra bir daha yaz okuluna göndermeyi düşünmeyenlerin yüzde 74’ü maddi sebeplerden dolayı gönderemeyeceğini ifade ediyor. Yüzde 26’sı ise olumsuz sonuçları olduğunu belirtiyor.Neden gönderiyorlar?Çocuğunu yaz okuluna göndermeyi planlayanların yüzde 74’ünün nedeni çocuklarının sosyalleşmesini istemeleri. Yüzde 26’sı ise çalıştıkları için çocuklarının evde yalnız kalmasını istemiyor ve yaz okuluna göndermeyi planlıyor. Yaz okulu seçerken ailelerin tercihi özel kurslardan yana. Çocuğunu yaz okuluna gönderecek ailelerin yüzde 71’i özel yaz kurslarını tercih ediyor. Yüzde 29’u ise çocuğunun mevcut okulunun yaz dönemi imkanlarından yararlanacağını söylüyor.İlk tercih sporYaz okullarında ailelerin birinci tercihi spor. Çocuklarını yaz okuluna göndereceklerin yüzde 56’sı spora dayalı bir yaz okulu tercih edeceğini ifade ederken, sanat içerikli bir yaz okulunu seçeceklerin oranı ise yüzde 27. Yaz okuluna evet diyen katılımcıların yüzde 17’si ise çocuklarını okul derslerine takviye amaçlı bir yaz okuluna göndermeyi planlıyor.Ne kadar bütçe ayırdılarYüzde 62/500-1.000 TL Yüzde 24/ 1000-1500 TLYüzde 9/ 1500 TL üstüHAFTA SONU ROTASIStress mi, boya gitsin!Pena Yayınları, hayatın stresinden uzaklaşarak dinlenmek ve eğlenmek, bir taraftan da yaratıcılığını geliştirmek isteyenler için birbirinden büyüleyici desenlerin yer aldığı 128 sayfalık renklendirme kitabı ‘Hayal Bahçesi’ni yayınladı. Sayfaları ister kendiniz isterseniz çocuğunuzla birlikte boyayabilirsiniz. Fiyatı 25 TL.LÖSEV’e ramazan yardımıLÖSEV; Ramazan ayı boyunca Türkiye genelinde 17 bini aşkın lösemili ve kanserli çocuk ve ailesine içerisinde gıdadan giysiye, kırtasiyeden oyuncağa pek çok ihtiyaç malzemesi bulunan yardım kolileri ulaştırıyor. Ayrıca lösemili çocuklar ve ailelerine Türkiye’nin dört bir yanında iftar yemekleri düzenliyor. Yardım için 3406’ya boş bir SMS göndererek veya www.losev.org.tr üzerinden bağış seçeneklerini inceleyerek çocuklarımıza birer umut bağışlayabilirsiniz.

Devamını Oku