Sıra geldi tercihlere...

Haberin Devamı

“Sınavlar bitti, şimdi sıra tatilde” desem, inanmayın!

Şaka yaptım, neyin tatili, şimdi önümüzde daha yoğun bir süreç var, tercih süreci var...

Sınav sonuçları açıklanana kadar, yani haziran ayının sonuna kadar gönlünüzce dinlenin, yıl içinde canınızın çekip de yapamadığınız her şeyi yapın. Bunu hak ettiniz ama dediğim gibi sadece bir haftalık sürede...

Sorup araştırın


Temmuz başı gibi koyulun yollara, saldırın üniversitelere, sorun, soruşturun, araştırın, ince eleyin sık dokuyun. Aklıselim tercihler yapın, öyle süslü püslü laflara kanmayın. Sadece havuza, parka, bahçeye bakmayın, gerçekleri araştırın. Nedir gerçekler? O üniversitenin kamuoyundaki prestiji nedir? Mezunlarının iş dünyasındaki yetkinliği nasıldır? Bilimsel yayın sıralamasındaki yeri nedir? Sadece öğrenci mi yetiştirir? Yoksa sanayi için de bir şeyler yapar mı? Bunlar çok önemli, öyle üniversiteler var ki, bunlara üniversite demek çok zor, bunlar olsa olsa “Yüksek Lise” olabilir.

İşte, bu süreç bunun için çok önemli. İşin şakası yok çünkü üniversiteyle evliliğiniz en fazla 5 yıl sürer ama onun sizin üzerinizde bıraktığı olumlu veya olumsuz etkilerini bir ömür boyu üzerinizde taşıyacaksınız.

Adaylara tavsiye


Her yıl olduğu gibi bu yıl da tercih döneminde sizlere yardımcı olacağım. Önümüzdeki günlerde tercih takvimimi sizlere açıklayacağım. Hangi gün, hangi saatler arasında, hangi üniversitede bulunacağımı sizlere bildireceğim. Unutmadan söyleyeyim, gerçi söylemeye gerek dahi duymuyorum ama yine de belirteyim: Tüm bu hizmetler, karşılıksız, yani ücretsiz olacak.

Bu hizmette dikkat ettiğim tek bir şey var: Benim okumayacağım üniversiteyi, adaylara da tavsiye etmem!

***


Geçen yıl MF puan türünde yaklaşık 250 bin aday, LYS’de 180 barajını aştı ve üniversitelerin lisans bölümlerini tercih yapma hakkı elde etti. Yine geçen yıl, MF’den üniversitelerin aldığı öğrenci sayısı 170 bini dolayındaydı. MF’de güzel bir tabloyla karşı karşıyayız yani 250 bin adaydan 170 bini bir yerlere yerleşebilecek. Geçtiğimiz yıl TM’den 413 bin aday barajı geçmiş ve bu adaylar için üniversitelerin ayırdığı kontenjan 135 bin dolayındaydı. Bu da güzel bir oran aslında, TM’den her 3 adaydan biri üniversiteli olabiliyor.

TS için aynı şeyleri söylemek zor hem de oldukça zor. TS’de kazan kaynıyor, barajı aşan aday sayısı 380 bin dolayında ancak TS’den üniversitelerin 4 yıllık bölümlerine alınan öğrenci sayısı 50 bine yakındı!

TS tercihi yapacak adayları bir zorluk daha bekliyor, “alan dışı tercih” diye bir şey kalmadığı için artık herkes -gücü yetiyorsa her alandan- tercih yapabiliyor. Bu durumdan en zararlı çıkanlar TS adayları oluyor, mağduriyet onlarda diz boyu! Çünkü MF puanlarını beğenmeyen adaylar, TM alanından tercih yapıyor. TM puanından beklediğini bulamayan adaylar, TS’ye doğru eğilim gösteriyor. Bu durumda “altta kalanın canı çıksın!” Olan TS öğrencilerine oluyor, onlar n’apsın; dertlerini kime anlatsın?

***


Sınavla ilgili de birkaç kelam edelim: Bildiğiniz gibi LYS’lere toplamda 850 bin aday katıldı, bunun 650 bini de bu son sınava yani Edebiyat-Coğrafya Sınavı’na katıldı. LYS’lerdeki en fazla katılım bu sınava oluyor çünkü bu test, ortak test hem TM tercihlerinde kullanılacak hem de TS tercihlerinde devreye girecek. Dolayısıyla bu sınavdan iyi net çıkarmak gerekiyor. Sınav kolaydı, belki de son yılların en kolay sınavıydı. Sorular biraz uzundu ama kolaydı.

İyi hazırlanmış


Çalışan, önceki yıllardaki soruları çözen adaylar bu sınavdan güle oynaya çıkmışlardır. ÖSYM soruları güzel hazırlamış. Bunu sadece bu sınav için söylemiyorum, YGS ve LYS’lerin tümü için söylüyorum. Sadece Matematik sınavı zordu, diğer sınavların zorluğu vasatı pek aşmıyordu.

***


Sakın ola, karamsarlığa kapılmayın. Buna gerek yok! Puanlar bir gelsin, oturup önümüze bakalım. Elimizdekini en iyi şekilde değerlendirmeye çalışalım. Puanımız ve isteklerimiz arasındaki dengeyi sağlamaya çalışalım.

DİĞER YENİ YAZILAR