Kur’an insanı Allah’ın yeryüzündeki halifesi (Bakara,30) olarak sunmaktadır. Dolayısıyla insan, bütün varlıklara ve yeryüzüne karşı sorumludur
Psikolojik açıdan sağlıklı insan, kendisini olduğu gibi kabul eder, zayıflıklarını bilir ve bunu gidermek için çaba gösterir. Mükemmel değildir ancak kendisini olduğu gibi kabul eder ve sever. İnsanın diğer canlılarla ortak yönleri olmakla beraber (çevredeki uyarıcıların cazibesine kapılmak, anlık hazlar peşinde koşmak gibi), bu yönlerinin ötesinde ve üstünde ve bu yönlerini de denetim altında tutabilecek bir şekilde kullanabileceği bir bilinci, öngörüsü, farkındalığı vardır. Neyin ne zaman yapılabileceğine, atılan her adımın, davranışın sonuçlarının nelere mal olabileceğine ilişkin değerlendirmeler yapan bir aklı vardır. “Akıl, bilinç, farkındalık” devreye girdiğinde, anlık zevkler, ihtiraslar ortadan kalkacaktır. O durumda kişiyi yöneten çevredeki uyarıcıların çeldiricilikleri olacağına, kendi içindeki değerlendirmeleri, değerleri, ahlak ilkeleri, empati yeteneği olacaktır.
İnsanlar gelişimlerini olumlu bir yönde sürdürmeye güdülenmiştir. İnsan kendi başına bırakıldığında, hayatın yükü altında ezilmezse, kendini tatmin eden bir varoluş noktasına doğru ilerler. Kendini gerçekleştirmiş bir birey duygularına güvenmeyi öğrenir. Bu kişiler, yeni deneyimlere açıktır. Birbirine benzer kalıpsal davranışlar göstermek yerine yaşamın onları nereye götüreceğini görmek isterler. Yaşamın her anını değerlendirmek isterler. İnsan, ahlaki enerjisini en üst düzeye çıkarıp gelişme gösterebilir.
Kuran-ı Kerime göre İnsan, Allah’ın en güzel biçimde yarattığı (Tin,4), üstün kıldığı (İsra,62 ,70) melekleri ona secde ettirdiği (Sad,72, Araf,11) , ilim sahibi olabilecek kapasiteyle donattığı (Bakara, 31) , kâinatı hizmetine sunduğu (Bakara,29) bir varlıktır. Allah, “insana ruhundan üflediğini” (Hicr,29) buyurmaktadır. Buradaki “ruh” kelimesi “nefs” değildir. Aslında insanda hayat özelliği taşıyan ve düşünce, sevgi gibi insandaki özelliklerin merkezi olan “Ruh” tur. Nitekim bu “ruh”un mahiyeti sorulduğunda “ruh Rabbimin emrindendir. Size onun hakkında çok az bilgi verilmiştir” (İsra,85) diye cevap verilmektedir. Bektaşi literatüründe ruh, nefes ve şuur anlamlarına da gelmektedir. Bu nedenle, “Ona ruhumdan üfledim” cümlesinin bir yorumu da, “Onu Tanrısal şuura eriştirdim” olarak alınır. Bu nedenle insan şuurlu bir varlık olarak tanımlanır.
Kur’ an insanı Allah’ın yeryüzündeki halifesi (Bakara,30) olarak sunmaktadır. Dolayısıyla insan, bütün varlıklara ve yeryüzüne karşı sorumludur. Her insan diğerlerinden farklıdır ve kendine özgü özellikleri bakımından da tekdir. Hiçbir insan diğerinin aynı değildir, (İsra, 84). İnsan diğer varlıklara nazaran mükemmel bir yaradılışa sahiptir. Allah’ın sıfatlarından yansımalar taşımaktadır.