Başörtülü kadınlar, bir isyan içinde. Dün yazdığım gibi dava için yıllardır yan yana mücadele verdikleri erkekler tarafından gerek parti içinde gerek günlük hayatta yarı yolda bırakılmaya karşı öfkelerini dile getirmekteler. Kapı kapı dolaşıp partiyi parti yaparken “yoldaş”, ama sıra milletvekili, müdür, başkan olmaya gelince “sen anasın, hadi bakalım evine” diyen erkek egemen düzene karşı bir isyan.
Neresinden baksan mühim. Ah işte “o” düzende biat vardır, ah işte “o” kadınlar zaten erkeklerin kendilerini ezmesine razıdırlar diyenler için belki küçük belki cılız ama bir ses, bir cevap! Biata karşı çıkan yine kadın oldu, bu da ayrıca kapak olsun.
Dün manifestolarını yayınladım. Bir iki itirazım var.
-“Başı açık ama beyni kapalı sarışın kadın” fazla genellemeci bir yaklaşım. Beyni kapalı çok kadın (ve erkek) var da sarışın olup beyni hayli açık kadınlar da var. “Başları kapalı ama içleri açık saçık” “sen bilsen onlar ne acayip iç çamaşırları alıyorlar” “Ay en ahlaksızlar onlardan çıkıyor” demek ne kadar haksız bir genellemeyse bu da öyle bir şey. (bkz: kapalı kadınlar hakkında üretilen efsaneler)
-Biz Anadolu kadınıyız, başak dereriz, şunu yaparız bunu yaparız lafı da gereksiz bir şehir taşra ayrımı yapıyor. Türkiye’nin artık daha büyük çoğunluğu şehirde yaşarken ve bu eyleminiz de tam bir “şehirli” eylemiyken tarladan güç almaya artık gerek var mı?
-“Hanedanlar deviren saray kadınlarına benzetemezsiniz bizi ” sitemini hele hiç anlamadım. Ya dizinin etkisi ya da bilmediğim ama açığa da vurulmak istenmeyen bir sır var ortada.
Bu hafta neredeyiz?
-Gazeteci Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte kaleme aldıkları “Kırk Kakır Kırk Satır Ergenekon’u Anlama Kılavuzu” kitabı nedeniyle yargılanan Ahmet Şık’ı karar duruşmasında yalnız bırakmamak için 13 Mayıs 2011 Cuma günü saat 12:30’da : İstanbul Kadıköy’de Bahariye’de boğa heykeli önünde.
-“İnternetime Dokunma !” demek için 15 Mayıs 2011 Pazar günü saat 14:00 17:00 İstanbul Taksim’den Tünel’e.
Aslında hepsi “çocuk” paketi
Dediler ki: “Hanfendi, siz iğrenç sitelere girmek istiyorsanız girin, ben çocuğumun girmesini istemiyorum. O paketlerden birini almazsınız olur biter”. Öyle değil. “Bir şey değişmeyecek ” denilen standart paketin mevcut durumu “çocuk” paketinden farklı değil. Zira şu an iğrenç olan veya olmayan on binlerce siteye erişim engellenmiş durumda ve standart paketi seçtiğim vakit o sitelere erişim engeli nin kalkıp kalkmayacağı belli değil. Ve ben de memleketimi tanıyorsam: KALKMAYACAK!
Bize sunulan paketler esasen şöyle: Yurtdışına açık “çocuk” paketi, yurtdışına kapalı “çocuk” paket, aileye uygun “çocuk” paketi, çocuğa uygun “çocuk” paketi. Nazlı Ilacak da yanlış biliyor Yavuz Semerci’de.
(bkz: Göz göre göre yalan söylemek.) (bkz: içinizdeki yetişkini öldürmek) (bkz: hepimiz teletabiyiz) (bkz: Türkiye Cumhuriyeti ana okulu)
Sarı Eylem’in manifestosuna itirazlar
Haberin Devamı