Bayram sonrası rejime girmiş kadınlara ne yapılmaz

Haberin Devamı

- “Üzme kendini.. Sen böyle de güzelsin” demek... Aslında çok rahatlatıcı bir laf ama cesaretlendirici değil. Bırakınız versin 5-6 kilo.

- “Nasılsa veremeyeceksin.. Neden kasıyorsun” demek... Direkt kavga! Güven yok, inanç yok, sevgi yok... Hiçbir şey kalmadığının bariz belirtisi... Boşanma geldim geliyor...

- “Ben sende bir fazlalık görmüyorum” demek. Çok iyi niyetli ama yalan olduğu çok belli.

- “Versen ne olacak, vermesen ne olacak...” demek. Bakınız madde 2.
Nasıl bir umut kırma arkadaş bu!
Sadece rejimi değil yaşamayı da bıraktırır adama... Ama doğrusu bunu diyeni bırakmak...

- “Dondurma/cips/çikolata ister misin?” diye sormak... Eve bunlarla gelmek... Resmen hainlik...

- Evde pişen yemekleri beğenmemek, dışarıdan pizza ısmarlamak...

- “Nerden bulursun bu saçma sapan diyetleri... Spor yapacaksın spor!” diye azarlanmak... Yanlış değil ama tek başına spor zayıflatmaz. Ayrıca saçma ise doğrusunu sen bul o zaman!

- “Genlerin bozuk kızım senin” deyip annesinin kilolarından söz etmek...

- “Benim şikâyetim yok” demek... İyi niyetli, rahatlatıcı bir söz ama dünya sadece sizin etrafınızda dönmüyor.

***


Sihirli cümle ve davranış:

“3-5 kilo verirsen harbiden bomba olursun. Ben de sana uyarım, hadi başlayalım” demek ve iyi bir yürüyüş ayakkabısı hediye etmek!

Unutmayın:

İlişkilerde kadın mutluysa erkek de mutludur. Onu mutsuz ederek mutlu olmanız imkân dahilinde değil...

Çok zor arkadaş...

- 43’ünden sonra rejim yapıp zayıflamak..

- Çocuk sahibi olduktan sonra iklim raporlarına kayıtsız kalmak..

- Türk eğitim sisteminin değişim
hızına adapte olmak..

- Soğukların başladığı günlerde “doğru” giyinmek..

- 8 aylık bebekle yatıya misafirliğe gitmek..

- 40 beden olup yine de şık ve zarif olmak..

- Hakkındaki “soğuk ve asabidir”
intibaını yok etmek..

- Yunanca denen zalim dili
öğrenmek.

DİĞER YENİ YAZILAR