Geçenlerde, Ankara Çankaya’da rastladım ona.
Yıldız semtinde, trafikte, kırmızı ışıkta durduğumuzda önümdeydi.
06 T 7266 plaka numaralı taksinin arka camında, “Şehit ailelerine ücretsiz” yazıyordu.
Hemen bir kare fotoğrafını çektim.
Sonra da Twitter’da paylaştım, “Helâl olsun bu taksiciye” cümlesiyle birlikte.
Gelen yorumlar toplumun aynası
“Müthiş ! Gözlerim doldu...” diye bir yorum geldi önce paylaştığım fotoğrafa.
“Gerçekten helâl olsun” diyenler oldu
sonra.
Ama...
“Müşterinin şehit ailesi olduğunu nereden anlıyor acaba?” diye soranlar da çıktı.
Daha ötesi...
“Taksici kendi reklamını yapıyor” diyenler oldu.
Hatta...
“Bizim insanımız o taksiye biner, kendini şehit ailesi olarak tanıtıp bedava seyahat etmeye kalkışır“ diye görüş bildirdi biri.
Son olarak bir başkası da, “Taksiye ücretsiz binmek için şehit ailesi olduğunu beyan etmek mecburiyetinde kalmak ne üzücü, ne onur kırıcı” diye yazdı.
Hiçbir şeyi beğenmiyoruz
Bir taksici çıkmış, kendince bir tavır koymuş.
Başkalarından beklemek yerine, eleştirmek yerine, kendi kendine üzülmek yerine ‘tek başına’ bir adım atmış.
Binlerce meslektaşının arasından çıkıp, “Ben şehit ailelerine ücretsiz hizmet vereceğim” demiş.
Böyle bir tutumu takdir etmek dururken; yok “Reklamını yapıyor”, yok efendim “Nasıl bilecekmiş binen yolcunun şehit ailesi olduğunu”, yok “İstismara açık bir durummuş“, yok öyleymiş, yok böyleymiş...
Milletçe bir garip olduk vesselam.
Geldiğimiz noktaya bakın
Ankara’nın Balgat semti...
Sokakların asfaltı yenilenmiş.
Yeni asfaltın üzerinde, sarı renkli boya ile devasa “Çankaya Belediyesi” yazısı ve logosu...
Sokağın girişinde de bir pankart... “Bu sokağın asfaltı Çankaya Belediyesi tarafından dökülmüştür“ diye.
Aynı şekilde, dönem dönem bazı caddelerde de, üzerinde “Asfaltımız hayırlı olsun - Büyükşehir Belediyesi” ya da “Bu caddenin asfaltı Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmıştır“ yazan pankartlar görüyoruz başkentte.
Caddeler büyükşehir, sokaklar ilçe belediyesinin sorumluluğunda malum.
İlçe ya da ana kent belediyesi olmasının bir önemi yok benim için. Hangi partiden olduğunun da öyle.
Bir kentte, yolları asfaltlama işi belediyelerin asli görevlerinden değil mi?
Ayrıca, çöp vergisi gibi “asfalt vergisi” ya da “katılım payı“ ödemiyor muyuz biz vatandaş olarak belediyelere?
Yani...
Asli görevlerinden birini, üstelik de benim paramla yapacaksın... Üstüne bir de, “Bak bunu ben yaptım“ diye davul - zurna ile değil ama yol üstü baskılar veya pankartlarla bunla övüneceksin.
Görevini yaptığı için alkış, takdir ve nihayet oy mu bekliyor yani belediyeler vatandaştan?
Bir tek bana mı garip geliyor bu durum?
Üstelik şehrin yollarının çok büyük kısmı hâlâ adeta horst ve grabenlerden müteşekkil iken...
KEŞKE...
İnsan hafızası, maruz kaldığı kötülükler konusunda olduğu kadar, gördüğü iyilikler ile ilgili de bu kadar güçlü olsa.