KCK Yürütme Konseyi Üyesi sıfatıyla görüş bildiren PKK’lı Sabri Ok, örgütün Avrupa’daki yayın organı Sterk TV’ye konuştu.
Ok’un çözüm süreciyle ilgili sözlerine bir bakalım önce:
“Bırakın çözümü, henüz müzakerelere başlanmamıştır. Zaman geçiyor. Bu zihniyetle çözüm olmaz. Çözüm için AKP’nin adım atmasını ve sürece dürüst yaklaşmasını bekledik. Biz Şubat ayının başından başlayarak Mart ayının sonuna kadar çözüm olmasını istedik. Biz AKP’nin çözüme gelmesini istedik ancak süreç yürümüyor. AKP bu zahmete katlanmıyor. Bu niyetle çözüm zor görünüyor.”
***
Şu cümlenin altını çizelim:
“Biz AKP’nin çözüme gelmesini istedik”.
Anlayış bu.
Karşınızdakinin; sizin ‘çözüm’ünüze gelmesi.
Hem böyle düşüneceksiniz hem de “Süreç yürümüyor, çözüm zor görünüyor” diyeceksiniz. Sorun nasıl çözülecek o zaman?
***
Devam ediyor Sabri Ok. Kürt güçlerin, Kobani’de IŞİD’e karşı aldığı sonucu örnek göstererek...
“Bizim iki alternatifimiz vardır. Ya müzakere ile ya da mücadeleyle Kürt halkını özgürleştireceğiz. Görünüyor ki müzakereyle olmuyor.”
Yani?
Yanisi, yine silah kullanma, kan dökme tehdidi.
***
Sorun şu...
İlkbahar yaklaşıyor.
PKK’nın kırsaldan, dağlardan; ilçe ve kent merkezlerine güç kaydırdığı sır değil.
Devletin güvenlik güçleri, bu gerçek doğrultusunda önlem alıp hazırlıklarını gözden geçirdiğinde hemen o bildik sesler yükseliyor, “Asker bölgeye yığınak yapıyor”, “T.C. yine askeri tedbirlere başvuracak” vs, vs...
Ve tabii, “Ankara çözüm istemiyor, hükümet çözüm sürecinde samimi değil” vs, vs...
***
Merak ettiğim şu:
Sadece Sabri Ok’un yukarıda aktardığım sözleri bile, hazırlıkları gözden geçirmek, muhtemel sıkıntılara, her türlü ihtimale hazırlıklı olmak için yeterli bir neden değil mi?
Gül aday olmayacak gibi