İç gündeme dışarıdan bakış

Haberin Devamı


Bükreş / Romanya

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile birlikte Romanya’nın başkenti Bükreş’teyiz. Bağış ile bu ülkedeki resmi temaslarının yanı sıra Türkiye gündemine dair de konuştuk.

Haşim Kılıç’ın sözleri

İlk başlığımız, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın siyaset dünyasında büyük yankı uyandıran sözleriydi.

Bağış’ın bu konuda söyleyecek sözü olduğunu düşünüyordum çünkü AK Parti’nin kapatılması istemiyle Yüksek Mahkeme’de açılan dava kapsamında o da yargılanmıştı.

Hatta dava sonuçlandıktan sonra tepkisini dile getirirken kendini şöyle tanımlamıştı:

- “Başörtüsü kullanma özgürlüğünü, en az mini etek kullanma özgürlüğü kadar önemsiyorum” ve “Millet neyse, vekili o olmalıdır” dediği için Anayasa Mahkemesi’nde yargılanmış bir siyasetçiyim.

Bakan Bağış, Başbakan Erdoğan’ın konuyla ilgili yaptığı değerlendirmeyi hatırlatıp devam etti:

- Biz kuşatma altında olan bir yargının ne demek olduğunu çok iyi bilen bir kadroyuz. Yargıda militanlaşmak isteyenler için bu kuşatmanın cezbedici yönleri vardı. Bu millet, “Yargıya CHP’lileri almayacaktım da kimi alacaktım?” diyen Adalet bakanlarını gördü. Şimdi aynı zihniyet 12 Eyül referandumunda “Hayır” kampanyası yaptıktan sonra, bugün gelip 12 Eylül davasına müdahil oluyor. Umarız bu kendileri için bir siyasi tövbe ve arınma belirtisi olur.

Ana muhalefet partisi CHP’yi Bükreş’ten bu sözlerle eleştiren Bağış, ‘vicdan-cüzdan’ söylemini de hatırlattı:

- Biz her zaman bağımsız ve tarafsız bir yargı arzusunda olduk ve bu çerçevede dört tane reform paketi hazırladık. 12 Eylül referandumu ile yargıyı belli çevrelerin değil milletin arka bahçesi haline getirdik. Ve çok önemli bir nokta; yargıçlarımızın ‘vicdanları ile cüzdanları arasında’ kalmamaları için her türlü imkanı sağladık. Bundan sonra, daha da iyiye gitmek noktasında, AB standartlarında hukuk herkese lazım. AB standartları ortak paydamız olmalı.

*****


MHP’ye Hamdullah Suphi göndermesi

Bağış’ın Bükreş ziyaretindeki ilk durağı Atatürk Anıtı’ydı. Anıta çelenk koyduktan hemen sonra da Rumen başkentindeki Türk Şehitliği’ne gittik.

Birinci Dünya Savaşı’nda verilen şehitlerin ruhlarına Fatiha okuduktan sonra, iki dikkat çekici mezar taşının başında bir araya geldik bakan ile.

“İlyas Oğlu Ali”, “Mehmet Oğlu Osman”, “Mustafa Oğlu İsmail” gibi yüzlerce ismin arasında, ‘farklı’ olan o iki mezar taşından ilkinin üzerinde “Stefan Oğlu Yani” yazıyordu.

Osmanlı Ordusu’ndaki bir Rum’du bu mezarda yatan şehit.

İkinci ‘farklı’ mezar taşında ise ‘Kosti’nin adı vardı. ‘Anastasi Oğlu Kosti’...

Sadece Rumlar değil, Ermeniler de vardı şehitler arasında.

Bağış bizlere dönüp, “Görüyorsunuz değil mi?” dedi önce.

“Bizim Ermenilere soykırım uyguladığımızı iddia edenlerin bu isimlere bakması yetmez mi?” diye sordu.

Ardından da sözlerine (CHP’den sonra bu kez) MHP’yi hedef alan şu cümlelerle devam etti:

- Ama birilerinin daha bu şehitliğe bakıp kendilerini sorgulamaları gerekiyor. Bu şehitliği, Bükreş Büyükelçiliği döneminde oluşturan kişi Hamdullah Suphi Tanrıöver’dir. Hamdullah Suphi yazarlık ve siyasetçiliğinin yanında, aynı zamanda Türk Ocağı’nın kurucusu. O Hamdullah Suphi’nin torunlarının bugün Ülkü Ocakları’nı getirdiği noktaya dikkat çekmek istiyorum. Tanrıöver’in kurduğu şehitlikte gayrimüslim şehitlerimiz yatarken, torunları bugün “kim şehit, kim değil” onu belirlemeye soyunuyor, onu tartışıyor. Bu durum, buradan bakınca daha da çarpıcı görünüyor.

*****


Lucescu’nun kulakları çınlasın

Ünlü futbol adamı Mircea Lucescu Türkiye’de çalışırken söylemişti, olay olmuştu...

Bir Rumen atasözü diyor ki, “Nu mor caii cand vor cainii”. Yani, “Köpekler istedi diye atlar ölmez.”

Hatırladınız değil mi?..

Egemen Bağış bu sözü, Bükreş’te, Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkan müzmin muhaliflerin tavrını eleştirmek için kullandı. İsim vermedi ama hedefindeki siyasi, Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy idi. Bağış Bükreş’te, iki ülke arasındaki mutabakat zaptını imzaladıktan sonra da, “Bazı ülkeler Türkiye’ye katı bir defans yapsa da, biz bu imzalar ile Hagi’ninkiler gibi güzel bir gol atmış olduk” esprisini yaptı.

*****


KEŞKE...

Kendimizi batılı ülkelerle; sadece ithalat-ihracat rakamlarıyla değil, aynı zamanda kentlerimizdeki müze, meydan ve parkların nicelik ve nitelikleri ile de kıyaslayabilsek...

DİĞER YENİ YAZILAR