“Sizler artık bir değil, hatta iki de değil; üç kişilik çalışmak zorundasınız. Bunu bilerek görev yapmak zorundayız. Kendiniz dışında, iki arkadaşınızın daha yerini dolduracaksınız. Bu durum sizler için olduğu gibi bizim için de geçerli.”
Bu sözler Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal’a ait.
İçeriğinden de anlaşılacağı üzere, Ünal’ın bu sözlerinin muhatabı mesai / silah arkadaşları.
***
Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal ile 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda sohbet ettik.
Orgeneral Ünal’ın başında bulunduğu Kuvvet, operasyon yoğunluğu açısından yakın tarihin en yorucu dönemlerinden birini yaşıyor.
Terörle mücadele sadece yurt içinde değil, sınır ötesinde de sürüyor. Üstelik hem Irak hem de Suriye topraklarına sorti yapıyor Türk jetleri.
Üç cephede süren hava harekatlarında, sınır ötesine çıkıldığında, söz konusu ülkelerin hava sahaları itibariyle ekstra bir hassasiyet mevcut. O hava sahalarını fiilen kontrol eden ‘süper güçler’ ile ilişkiler bağlamında...
***
Tabii böyle bir dönemde, bir de, eksik bir kadro ile çalışmak gerçeği var.
15 Temmuz sonrası art arda gelen ihraçların sonunda ‘kalan sağlar’ ile yürüyor faaliyetler.
Sadece pilotlar da değil... Bir savaş uçağının muhabere ve muharebe kabiliyetini sağlayan ‘yer’deki personel de, uçucular kadar mühim.
***
Beştepe Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki Cumhuriyet resepsiyonunda konuştuğumuz Orgeneral Ünal, “Zor günlerden geçtiğimiz bir gerçek ama arkadaşlarımın sahip olduğu inanç ve gösterdiği performansa bakınca; bu sancılı dönemden de alnımızın akıyla çıkacağımızdan zerre şüphem yok” dedi.
Ünal’ın - yazının başında da yer verdiğim - şu sözlerinin altını bir kez daha çizmeliyim:
“Ben arkadaşlarıma da söylüyorum. Hepimiz artık bir değil, iki de değil, üç kişilik çalışmak zorundayız. Evet yorulacağız, evet işimiz zor ama mevcut durumun bilinciyle gereğini yapacağız.”
İdeal yapıya dönüş iki yıl alacak
FETÖ mensubu personelin görevden uzaklaştırılmasının ardından gündemdeki en kritik noktalardan biri savaş pilotlarının sayısında ortaya çıkan tablo.
Bu durumun bir ‘zafiyet’e dönüşmemesi için görev yapan personelin ekstra performans sergilemesi gerekiyor.
Hava Kuvvetleri Komutanı, görevdeki personelin - zorlanmasına, yorulmasına rağmen - büyük bir gayret sarf ederek verilen görevlerin üstesinden geldiğini söylüyor.
Bu tamam ama bir yandan da eksiklerin tamamlanması gerekiyor.
***
Ortaya çıkan boşluk nasıl ve ne zaman doldurulacak?
Hava Kuvvetleri’nde, özellikle de muharip pilot açığı ne zaman kapanmış olacak?
Abidin Ünal’ın bu konudaki sözleri de çok önemli.
İşte o başlıklar:
- Bir savaş pilotunun nasıl yetiştiğini biliyorsunuz. Nasıl bir yatırım yapıldığını, bu arkadaşlarımızın nasıl bir eğitim sürecinden geçtiğini biliyorsunuz. Sırf eksik sayıyı tamamlayacağız diye alelacele bir iş yapamayız biz.
- Hava Kuvvetleri’nde ‘hızlandırılmış eğitim’ gibi bir uygulama söz konusu olamaz. Her şey kuralına, kaidesine göre olur ve öyle olacak. Eğitimler, uçuş saatleri; her nokta yönergelerdekine uygun olmalı, olacak.
- Böyle baktığınızda da, savaş pilotu açığımızı tamamlamamız ve ideal kadro yapımıza dönmemiz yaklaşık iki yıl gibi bir süre alacaktır. Ancak talepler ve oluşan rezerve baktığımda size şunu rahatlıkla söyleyebilirim. İki yıl sonra, eskisinden bile daha güçlü bir Hava Kuvvetlerimiz olacak, göreceksiniz.