Demirtaş: Devlet bizi uyardı

Eskiden Barzani de Türkiye tarafından kabul görmüyordu ama şimdi Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi ile Ankara arasındaki ilişkiler malum. Bir gün gelecek, PYD de Barzani’nin KDP’si gibi Türkiye’de kabul görecek.

Bu görüşün sahibi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş.

***

Demirtaş, yaklaşık 3 hafta önce, basına kapalı bir toplantıda seslendirmiş bu görüşünü.

HDP, 20 Kasım 2015 Cuma akşamı Ankara’daki 5 yıldızlı otellerin birinde yabancı diplomatlara bir yemek verdi.

Aralarında büyükelçilerinde bulunduğu 43 yabancı misyon temsilcisinin katıldığı yemekte; 1 Kasım seçimlerinden çözüm sürecine, PYD’den yeni Anayasa gündemine kadar birçok başlıkta düşüncelerini paylaşmış Selahattin Demirtaş.

***

Ankara kulislerinde son günlerde konuşulan konulardan biri işte o yemek...

Yabancı diplomatların sorularını da yanıtlayan Demirtaş’ın o akşam, yemekli sohbet toplantısında söylediklerini (kelimesi kelimesine olmasa da, mealen) şöyle özetleyebiliriz:

- PYD bir terör örgütü değil, Suriye’deki bir hareket. PKK ile PYD aynı da değil. Mesela aralarındaki temel farklardan biri şu; PYD, PKK gibi komünist çizgide değil.

Haberin Devamı

- Nasıl bir dönem Türkiye tarafından kabul görmeyen Barzani bugün çok farklı bir noktadaysa, PYD de bir gün aynı şekilde Ankara ile iyi ilişkilere sahip olacak.

1 Kasım sürecinde devlet bizi uyardı

- 7 Haziran’dan sonra Türkiye’ye hakim olan şiddet ortamında, biz HDP olarak 1 Kasım için tam bir seçim kampanyası yapamadık. 1 Kasım, eşit koşullarda yapılan bir seçim olmadı.

- O süreçte, genel merkez binamız dahil, partimize yönelik çok sayıda saldırı oldu. Bana ve eş başkanımız Figen Hanım’a (Yüksekdağ) karşı suikast iddiaları gündeme geldi.

- Saldırıların yoğunlaşabileceği ve bizlere karşı suikast hazırlıkları olduğu konusunda, bu yönde istihbarat bulunduğu ile ilgili devlet birimleri bize bilgiler verdi. Biz de bunu uyarı olarak algıladık ve bu yüzden seçim kampanyamızı birkaç miting ve toplantıyla sınırlı tuttuk.

Süreç yeniden başlamalı, çözüm Öcalansız olmaz

Haberin Devamı

- Barış süreci tekrar başlamalı. Bu sürecin Öcalan’sız yürümesi mümkün değil. İmralı’yı tekrar devreye sokacak bir formül bulunmalı. Bu konuda sizlerden de destek bekliyoruz.

- Çözüm sürecinin; hem Öcalan’ın içinde olduğu hem de uluslar arası gözlemcilerin denetiminde, yani bir 3’üncü gözün izleyeceği, şeffaf bir şekilde yeniden başlaması konusunda ülkelerinizin Türkiye’ye telkinde bulunmasını, baskı yapmasını istiyoruz.

PKK gerçeğini inkar edemeyiz

- PKK, HDP’den çok daha eski bir hareket. Varlığını, PKK gerçekliğini inkar etmek mümkün değil.

- Buna rağmen biz defalarca, PKK’ya da silah bırakma çağrısı yaptık. Örgütün de, devletin de silah bırakmasını istedik. İki taraflı ateşkes çağrıları yaptık.

Tek koşul ‘yeni’ Anayasa

- Anayasa konusunda kırmızı çizgilerimiz yok. Sadece temel, tek bir koşulumuz var; o da ‘yeni’ bir Anayasa olması.

- Yani Anayasa’nın kısmen değiştirilmesi değil, tekrar, baştan yazılması. 12 Eylül askeri rejiminin izlerinden arındırılmış, yepyeni bir Anayasa olması.

***

Dediğim gibi, kelimesi kelimesine değil ama Demirtaş’ın Ankara’da görevli yabancı diplomatlarla yediği yemekte söyledikleri ana hatlarıyla böyle. O akşam orada bulunanlardan bazılarıyla konuştum, yukarıdaki beyanların teyidini aldım.

Haberin Devamı

Selahattin Demirtaş’ın sözlerinin içinde en çok dikkatimi çeken de, ‘1 Kasım seçim sürecinde devlet birimlerinin kendilerini uyardığı’ yönündeki ifadeleri oldu.

DİĞER YENİ YAZILAR