HDP heyeti kasım ayı İmralı görüşmesini tamamlayarak bir açıklama yaptı. 3 Ocak 2013’le başlayan görüşmeleri yakından izleyenler için görüşme notunda farklı bir dil ve üslubun olduğu fark ediliyor. Öcalan’ın çözüm süreci başladığından bu yana ilk defa özde bir ikircikli tavra girdiği görülüyor. Metne yansıyan ‘rahatsız/hoşnutsuz/uyaran’ bir Öcalan var. Demokratik açılım sürecinin sonunda yaptığı gibi bir ‘restleşme’ denmese dahi ‘huzursuz' bir tutum içine girdiği anlaşılıyor. 6-8 Ekim olaylarından sonra 21 Ekim görüşmesinde dahi Öcalan böyle bir tavır sergilememişti.
Görüşme notunun satır aralarına gizlenmiş bu dil ve üslup farklılığının nedenleri tartışılacaktır. Birincisi özellikle ABD’nin Kobani ve PYD konusundaki tutumu Öcalan’da strateji değişikliğine yol açmış görünüyor. Belli ki ABD’nin PYD yaklaşımı Kandil’den sonra Öcalan’ı da etkilemiş. Bu değişikliğin sonuçlarını ilerleyen günlerde göreceğiz. İkincisi, Hakan Fidan iki aydır İmralı adasına gitmiyor. Bu durumun Öcalan’da bir duygusal kırılma yarattığı anlaşılıyor. Üçüncüsü, Öcalan’ın sürecin başından bu yana Kandil’in ‘kerhenci’ tavrını değiştirmek yerine kendisinin bu tavra girdiği anlaşılıyor. Öcalan’ın özeleştiri vermesinin altını çizmek gerekiyor.
1 HAZİRAN AÇIKLAMASI
HDP heyetinin yaptığı açıklamada Öcalan’ın ‘En önemli realite sürecin yeni bir aşamaya gelmiş olmasıdır’ dediği ve çözüm için ciddi bir başlangıç yapılabilmesi adına umutların korunması gerektiği yönünde bir açıklamada bulunduğu belirtildi. Öcalan’ın çocuklarla ilgili olarak da ‘Kesinlikle ellerine silah verilmemeli, çatışma bölgelerinden uzak tutulmalı. İsteyenler aileleriyle görüştürülmeli. Aileleriyle görüşmeleri sonrasında dağda kalmak istememeleri halinde inişlerine imkân tanınmalı’ dediği aktarıldı.
10 TEMMUZ AÇIKLAMASI
Heyette Leyla Zana ve Sırrı Süreyya Önder yer aldı. Yapılan yazılı açıklamada Öcalan'ın çözüm paketinin yasalaşmasına katkı sağlayan parti ve kişilere teşekkür ettiği belirtildi. Öcalan'ın "Başta bütün Kürt siyasal kurumları ve halkımız olmak üzere 2013 Newrozu'nda başlattığımız sürecin arkasına koyduğumuz irade bütün ağırdan almalara ve tek yanlı dayatma eğilimlerine rağmen güçlenerek devam etmiştir" ifadelerini kullandığı işaret edildi.
5 AĞUSTOS AÇIKLAMASI
HDP heyeti görüşme sonrası yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: "30 yıllık savaş büyük bir demokratik müzakereyle sonuçlanma aşamasındadır. Demokratik müzakere süreci tarihi ve toplumsal olarak derin bir anlama sahiptir. Etkileri ve sonuçları çok büyük olan bir süreçten geçiyoruz. Bu süreç sadece Türkiye’de değil tüm bölgede ağır sorunların çözümüne dönük barış ve özgürlükler temelinde model olacak tarihi imkanlar barındırmaktadır."
9 EYLÜL AÇIKLAMASI
HDP heyeti görüşme sonrası yaptığı açıklamada şunları dile getirdi: "Süreci çeşitli sıkıntı, engelleme, provokasyon ve tek yönlü dayatmalara rağmen sürdürüyoruz. Diyalog süreciydi ama yeni format altında, yakın dönemde pratikleşme aşamasına gelmiştir. Önümüzdeki günlerde hükümet ve cephemizde yeni, önemli gelişmeler olacaktır. Muhtemelen bundan sonraki görüşmelerde yol haritasına ilişkin esas ve usule ilişkin önemli görüşmeler olacak."
1 EKİM AÇIKLAMASI
HDP grubu Öcalan’ın, Kobani ile sürecin ayrılmaz bir bütün olduğu mesajını aktardı. Öcalan, "Herkesi büyük bedellere mal olan bu demokratik yolculuğumuz ve insanlık mücadelemizi sahiplenmeye çağırıyorum" dedi.
21 EKİM AÇIKLAMASI
HDP heyeti Öcalan’ın 15 Ekim’de yeni bir aşamaya geçildiğini ve somut adımların atılacağını belirttiğini aktardı.
30 KASIM AÇIKLAMASI
HDP heyeti açıklaması: "Öcalan, yasal güvence sağlanmadan yaptığı bu çağrılarında yanılgılı olduğunu ve bu yanılgısından dolayı tüm Türkiye halklarına özeleştiri verdiğini belirtmiştir. Süreçlerde gerekli yasal düzenlemeleri yapıp pratikleştirmeyen devleti ve hükümeti de meseleye özeleştirel temelde yaklaşmaya çağırarak, buradan çıkarılacak derslerle bundan sonraki süreçte, özellikle yasal düzenlemeler bahsinde, kendi üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye davet etmiştir. Öcalan, bu ciddiyet ve kararlılığın gösterilmemesi durumunda, bölgesel kaosun derinleşeceği ve darbe mekaniğinin sonuç alabileceği uyarısını yapmıştır."
HDP/PKK/Öcalan tarafından bugüne kadar dile getirilen talepler belliydi. Öcalan’ın biranda geri dönüşle ilgili yasa istemesi süreçte yeni bir moment oluşturuyor. Hükümetin Öcalan’daki yeni psikolojiyi ve ‘uyaran, darbe mekaniğine dikkat çeken’ tavrını dikkate alması lazım. 2013 Nevroz çizgisiyle 30 Kasım 2014 yaklaşımı arasında fark umarım süreci kesintiye uğratmaz.