Demirtaş: Cizre-Cihangir, Artılar-Eksiler

Şişli Kültür Merkezi hınca hınç doluydu. Kadınlar ve gençler çoğunluktaydı. Kürt meselesini takip eden gazeteciler ve kanat önderleri tam kadro oradaydı. Yerlerimize otururken Demirtaş’ın vizyon belgesi dağıtıldı. Ana fikri ‘değişim/yenilik’ olan sade ve nitelikli bir sunum hazırlanmıştı.

Selahattin Demirtaş, HEP geleneğinin yeni temsilcisi. Sempati halkası her geçen gün genişliyor. İhsanoğlu tercihi, Alevi ve sol çevrelerde Demirtaş’ın isminin öne çıkmasına neden oluyor. Daha önce de söyledim Demirtaş, CHP’nin yanlışlarını kendi doğruları yapabilirse büyük bir süprize imza atabilir.

Cihangir de Cizre’yi duyuyor mu?

Demirtaş’ın hazır cevaplığı, özgüvenli tavrı avantaj olmakla birlikte ortada bazı sorunları var. Dindar taban başta olmak üzere bazı çevrelerde ‘HDP’nin sola açılması, karşılığı olmayan kimi Kemalist ve sosyalist aydınlarla yakın teması’ eleştiriliyor. Sola açılmanın ve HDP projesinin tutmadığı Demirtaş’ın yeniden genel başkan olmasıyla belgelendi. Ancak partinin içinde bir kanat HDP’yi Güneydoğu’nun CHP’si yapma projesinden vazgeçmiyor.

Haberin Devamı

Gelinen noktada Demirtaş’ın üzerinde ciddi bir baskı oluştu. Bir yandan tabanın ona yüklediği anlam ve duyduğu güven diğer yandan ülkenin batısında esen rüzgar oy artışını zorunlu kılıyor. Demirtaş’ın yüzde on barajına yaklaşan her oyu liderliğini pekiştirip, siyasette yeni bir sayfa açacaktır.

Demiştaş en fazla neden Erdoğan’a yükleniyor?

Demirtaş’ın Erdoğan’a yüklenmesini doğru okumak lazım. Soru cevap faslında da bu konu gündeme geldi. Demirtaş pozisyonunu ‘Erdoğan karşıtlığı’ üzerinden kurmuyor. Ancak onu en büyük rakibi olarak görüyor. Erdoğan’a oy veren Kürtleri uzun vadede de kazanma stratejisi güdüyor. Demirtaş’ın liderliği sonuçları üzerinden bir okuma yapıldığında normalleşmeyi hızlandırıp, çözümü kolaylaştıran dışsal bir fayda sağlıyor.

HDP’li siyasetçilerin Cihangir/Nişantaşı cemaatiyle ilişkisi stratejik bir işbirliğinden çok taktik bir uzlaşmayı içeriyor. Demirtaş bir anlamda Kürtlerin oyunu garanti görüp, mesajlarını Batı’ya vermek istiyor.

Haberin Devamı

HDP bölge partisi mi, Türkiye partisi mi?

HDP’li siyasetçiler kimlik siyasetine vurgu yaptıklarında etnikçi olmakla suçlanıyorlar. Kürt kelimesi anmadıklarında ‘davayı satmak ve Türkiye partisi olmak, Beyaz Türklerle işbirliği yapmakla’ eleştiriliyorlar. Ancak bu çelişki toplumun harekete yüklediği anlamla ilgili. Beklenti yüksek olunca sitem de fazla oluyor.

Demirtaş’ın, Cizre’deki tabanı tatmin edecek mesajlar verirken, Cihangir’i de ikna etmesi gerekiyor. Bunun başarılması HDP’nin sahici bir siyasete evrilmesini sağlayacaktır.

Vizyon belgesinde olanlar, olmayanlar!

1. Sol mesajların ağırlıkta olduğu bir metin hazırlanmıştı. 1920 Ruhuna referans verilmemesi ve Öcalan’ın rolüne atıf yapılmamasını muhtemelen Öcalan eleştirecektir.

2. Metinde Roboski’den bir kelime dahi bahsedilmemesinin altını çizmek gerekiyor.

3. Kürt siyasetinin, Kürt sorunu ve Kürtlerden bahseden uzun metinlerinden sonra koca metinde sadece iki defa Kürt kelimesi geçmesi insanı hayrete düşürüyor. Kürtsüz, Kürt bir cumhurbaşkanı adayının sunum metnini izledik.

Haberin Devamı

4. Vizyon metni, Demirtaş’ın adını koymadan Gezi’ye bir özeleştirisini içeriyor. Demirtaş ‘Gezi’de değillerdi’ eleştirilerine cumhurbaşkanlığı kampanyasını başlatırken yanıt verdi.

5. Kürtçe selamlama yapılmaması ve sunumun Kürtçe tercümesinin olmaması dikkat çekiciydi

6. Demirtaş’ın ‘cemaat’ ve ‘Gezi’ okumasıyla Öcalan okuması tamamen farklı. Öcalan ‘paralel yapıyı’ ülke ve süreç için tehdit olarak görürken Demirtaş, bunu ifade bile etmedi.

7. Vizyon belgeleri irdelendiğinde Demirtaş ve Erdoğan’ın ‘Yenilik/Değişim/Demokratik Siyaset’ başlıklarında benzer perspektife sahip oldukları görülüyor.

8. Bütün bu kritikleri Kürt sorunun çözüm yoluna girmesi ve normalleşmenin doğal sonuçları olarak görmek gerekiyor.

DİĞER YENİ YAZILAR