Terör örgütleri dünyayı bir dehşet havasına soktular, korku filmine çevirdiler.
Pazar günü Pakistan’da bir luna parkta “canlı bomba” patlattılar,55 kişi öldü, 200’den fazla yaralı vardı.
Suriye’de “bomba yüklü araç” patlattılar, 2 kişi öldü, 4 kişi yaralandı.
Bu nasıl bir gözü dönmüşlük, insanlıktan çıkmışlıktır ki 21’inci yüzyılın medeni dünyasında ilk çağ vahşeti sergileyerek masum sivilleri hatta luna parktaki, okuldaki çocukları hedef alır.
Ne yazık ki Türkiye bu gözü dönmüş terör ortamında bir değil, birçok terör örgütünün hedefi haline geldi.
PKK’dan IŞİD’e, DHKP-C’ye kadar birçok kanlı örgütün dönüşümlü uyguladığı saldırılarla karşı karşıyayız. Aralıksız saldırıların Pakistan veya Suriye’den bir farkı kalmadı.
Nasıl korunacağız?
Bu nedenle “terör yalnız bizde değil, diğer ülkelerde de oluyor” deme lüksüne sahip değiliz. Bizim çabamız 1999’da Öcalan yakalandıktan sonra şehit sayısının hızla azalarak “1 yılda 7-8 şehide düştüğü” günlere dönmek, hatta hiç şehit ve sivil kaybı verilmeyecek ortama ulaşmak olmalıdır.
İstihbarat “30 Mart-17 Nisan arasında DHKP-C örgütünün yeni eylemler planladığını” bildirmiş.
Bu örgütün arada bir ortaya çıkarak yaptığı saldırılarda amacının ne olduğu, kimler tarafından kullanıldığı belli değil.
Dini kullanarak katliam yapan IŞİD ve benzeri örgütlerin Müslüman ülkelerde ne maksatla katliam yaptıkları belli değil.
PKK’nın Suriye ve Irak’ta PYD ve IKBY lehine ilerleyen gelişmelere bakarak terörü durdurmayacakları ortada… Türkiye kendini nasıl koruyacak?
Şurası muhakkak ki mevcut durumda “kimsenin gözünün yaşına bakmadan terörle ilişkili kişileri tamamen ülkeden temizlemek” dışında bir seçenek yoktur.
Suriye ve Irak’tan…
27 Mart Pazar günü Gaziantep’te “bombalı araçla saldırı” hazırlığında olduğu belirlenen, özel eğitim almış 6 IŞİD militanı yakalandı ve tutuklandı.
Ankara Gar’ında “28 kişinin öldüğü, 61 kişinin yaralandığı” canlı bomba saldırısıyla bağlantılı oldukları anlaşılan militanlar “Suriye uyruklu” idiler.
Yine Pazar günü Kahramanmaraş’ta IŞİD operasyonunda 4 IŞİD üyesi yakalandı. “Suriye ve Irak uyruklu” idiler. Suriye sınırına oluşturulan güvenlik duvarının altından tünel kazarak (duvar çok güvenli olmuş demek ki) Türkiye’ye girmişler.
23 Mart Çarşamba; Suriye sınırından Türkiye’ye girmeye çalışan 10 IŞİD üyesi yakalandı, 1’i canlı bomba ve üzerinde patlamaya hazır düzenek var.
Neden tutukluyoruz?
Görüldüğü gibi canlı bombalar Suriye ve Irak’tan geliyor ve biz ne yapıyoruz; teröristlerin kolayca araya karışabileceği (ve karıştığı) milyonlarca Suriyeli ve Iraklı’yı alıyor, yanına bir de AB’den gönderilenleri ekliyoruz.
Bu hata yetmezmiş gibi; Manisa’da tutuklu 20 IŞİD üyesini, Antalya’da tutuklu 1 IŞİD üyesini, IŞİD’in Türkiye Sorumlusu olduğu bildirilen 1 IŞİD üyesini serbest bırakıyoruz.
Madem ki liderleri dahil hepsi serbest bırakılacak yenilerini neden tutukluyoruz ki?
Terör bu şekilde asla bitmez!