Papa’nın ön alarak yaptığı “Ermeni iddialarını destekleyen” açıklamasının tesadüf olmadığı, ABD ve Avrupa Birliğini içine alan ortak bir kararın önceden verildiği ortaya çıkmıştır.
Bazı Batı gazeteleri bu açıklamaların arkadan geleceğini bilerek, bu anlaşmadan haberdar olarak Papa’nın konuşmasından sonra işaretini vermişlerdi, yazdıkları aynen çıkmıştır.
Acaba ‘yok’ hükmünde mi?
Avrupa Parlamentosu Ermeni soykırım iddiasıyla ilgili karar tasarısını kabul ettikten sonra Türkiye’ye “1915 olaylarını ‘soykırım’ olarak tanıma ve arşivlerini açma” çağrısında bulundu. Türk Dışişleri Bakanlığı ise “Tarihi ve hukuku katleden bu metni kabul edenleri ciddiye almıyoruz. Bu tür kararlar Türkiye ve Türk milleti için yok hükmündedir” dedi.
Türkiye içindeki birçok açıklama veya karar için “yok hükmünde” dendiğini daha önce duyduk ama acaba Avrupa Parlamentosu kararı da yok hükmünde sayılabilir mi?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde 10 yıl yargıçlık yapan ve uluslar arası hukuk uzmanı olan CHP Milletvekili Rıza Türmen “Bunu söylemek güç, Türkiye AB ile müzakere eden bir Avrupa ülkesidir. Bu ilişkiler AB Parlamentosu kararlarının bir ağırlığı olmasına yol açar” dedi.
Avrupa Komisyonu İzleme Raporları’nda bu konuya yer verileceğini söyledi. Öte yanda Türmen bu kararın Türkiye için bir yaptırımı ve bağlayıcılığı olmadığını da söylüyor. “Toprak” talep edilemez ama “tazminat” talepleri çıkabilir diyor.
Özel kasıt yok!
Bu durumda Türkiye, Ermeni iddiasını çürüten tüm delilleri bir araya getirmekten, hiçbir devletin soykırımla ilgili bir kanıt bulamadığını anlatmaktan, arşivlerimizin açık olduğunu belirtmekten vazgeçmemelidir.
Ermenilere karşı bir soykırım olmadığını, bir ırkı yok etme kastı olmadığını kanıtlayan çok sayıda ABD’li ve AB’li tarihçi var, bunları öne sürmek önem taşıyor.
Dünya tarihçileri Bernard Lewis’in, Norman Stone’un, Andrew Mango’nun, Guenter Lewi’nin ve daha birçoğunun “soykırım iddiaları asılsızdır” sözlerini onlara hatırlatmak lazım!