Diyarbakır Sur’da Pazartesi günü PKK’nın bombalı saldırısında 4 polis şehit oldu, çok sayıda yaralı olduğu bildirildi. Terör örgütlerinin “dönüşümlü” ve anlaşmalı olarak yaptığına kesin gözüyle bakabileceğimiz bir terör sürüyor. DEAŞ ve PKK terörünü yapan militanlar önceleri Suriye’den, Irak’tan geliyordu, şimdi Kırgızistan, Özbekistan gibi ülkeler de dahil oldu.
Irak’ta, IKBY sınırları içinde PKK’nın yıllardır merkezi olan ve Türkiye’deki terörlerinin kaynağı Kandil’den sonra “İkinci bir Kandil’e izin vermeyiz” dediğimiz Sincar da maalesef ikinci Kandil olma yolunda.
Terörist yetiştiriyorlar
IKBY Başbakanı Neçirvan Barzani Türkiye’nin bu çıkışlarından sonra “PKK Sincar’dan çıkacak. Çıkmazsa vururuz” dediğinde, bunun bir yanıltma olduğuna dikkat çekmiştim. Nitekim, bırakın çıkmayı terör örgütü Sincar’da yeni kamplar açtı ve buralarda PYD ile birlikte terörist yetiştiriyor. Irak Başbakanı Haydar el-İbadi Salı günü “Musul’un DEAŞ’tan temizleneceğini” açıkladığı konuşmasında; IKBY’nin yani Mesut Barzani’nin peşmergeleri için “Peşmerge Irak savunma sisteminin bir parçasıdır” dedi.
Barzani ise “Kürdistan’ın yakında kurulacağını” her fırsatta tekrarlarken “DEAŞ’tan aldıkları yerleri IKBY’ye (Irak Kürt Bölgesel Yönetimi) dahil edeceklerini” de söylüyor.
Irak susacak!
Özeti nedir? Irak yönetimi Irak topraklarının büyükçe bir kısmında Kürdistan’ın resmen ilanına ses çıkarmayacaktır.
IKBY, PYD, PKK ve hatta Irak yönetimi anlaşma halindedir.
Suriye’nin “Rojova kantonları” için de aynı şey söz konusu... Ortadoğu üzerine yapılmış olan ve bugüne kadar “DEAŞ’la mücadele” bahaneleriyle (oysa DEAŞ’ın da içinde olduğu şekilde) yürütülen plan tam istedikleri şekilde gelişiyor.
Bu plan şu anda Türkiye’ye “2 örgütün dönüşümlü terörü ve çok sayıda can kaybı” olarak yansıyor ve ne yazık ki bu şartlar altında bitecek gibi görünmüyor.
Türk Hükümeti’nin bir an önce ABD ve AB ülkeleri ile masaya oturarak (Suriye’den, Halep’ten önce) Türkiye için yaratılan tehlikeyi, bunun sonunda nereye varılmak istendiğini açıkça konuşması gerekirdi.
Bu konu ertelendikçe ordumuz ve sivillerimiz süresiz şekilde terörle karşı karşıya kalabilir.
Referandumda Güneydoğu
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu bazı HDP milletvekilleri ve Ahmet Türk bir süredir tutuklu.
Demirtaş’a 142 yıl hapis istenmiş. HDP şu anda “Bu suça ortak olmayacağız” benzeri söylemlerle yeni anayasa teklifine karşı görünüyor.
Ancak daha önce HDP’nin önde gelen bazı isimleri “ABD ve Meksika tipi başkanlığı destekleriz” demişlerdi. İkisi de federal devlet; ABD’de 50 eyalet, Meksika’da 31 eyalet var.
Bizim başkanlık sistemi için bu iki ülkede daha önce örnek verilse de, son olarak “Türk tipi başkanlık”ta karar kılındı.
HDP ve referandum konusu hâlâ, hapisteki isimlere rağmen karışık görünüyor.
O nedenle, eğer referanduma karar verilirse Güneydoğu ve Doğu’dan çıkacak oylar merakla beklenecektir.