Terör değil, vahşet!

Dilimiz söylemeye varmasa da Türkiye kan ağlıyor.

Gazete ve televizyonlarda verilen “Sur’da, Şırnak’ta şehit olan gencecik asker ve polisler”in cenazelerine bakmaya yürek dayanmıyor.

PKK’lı teröristlerin araçlara, binalara roketatarlarla saldırarak veya yollara döşedikleri patlayıcıları infilak ettirerek şehit ettiği güvenlik görevlilerinin çoğu 23-25 yaşlarında…

Şırnak’ın İdil ilçesinde servis aracına yapılan saldırıda şehit olan 26 yaşındaki polis Gültekin Tırpan’ın annesi Neriman Tırpan “Bana haber yollamış, ‘ağlamasın’ demişsin, ağlamıyorum oğlum, düşmanı güldürmem sana” ağıtlarıyla uğurlamış oğlunu. Bunun adı artık “terör” filan değildir, düpedüz Afganistan’da, Suriye’de veya Irak’ta yaşanan “vahşet”in aynısıdır.

Ne istiyorsunuz?

Dün Afganistan’ın başkenti Kabil’de bir intihar saldırısında 7 kişi öldü, 25 kişi yaralandı. Önceki gün Türkiye’nin 6 ilinde şehit cenazeleri vardı, dün ise Sur’da zırhlı aracın geçişi sırasında patlatılan bomba ile 3’ü ağır olmak üzere 9 asker yaralandı.

IŞİD, Taliban veya El Kaide büyük çapta toplu cinayetler işliyor, PKK da onların izinden gidiyor. Bu vahşet yaşanırken zaman zaman HDP ve PKK’nın “süreç devam etsin, masada çözelim” çağrıları duyuluyor.

Haberin Devamı

Çağrıları kendileri “olayların dışından konuşuyormuş gibi” yapmaları dikkat çekicidir.

HDP’nin bu kadar asker-polis ve vatandaşın hayatını kaybettiği saldırıları uzaktan izlemesi, izlerken bir yandan “Kobani’de ne olduysa burada da olacak. Kürdistan küllerinden doğacak” benzeri açıklamalar yapması bir siyasi parti kimliğiyle bağdaşamaz.

Çağlar öncesinin vahşetini yaşatan bu örgütün ne istediğini gidip Meclis’te anlatma şansı varken bu parti susamaz.

Meclis nerede?

Demirtaş dünyayı dolaşıp katliamdan farksız terör eylemlerini “devletin aslında teröre karşı yürüttüğü” operasyonlar olarak yansıtıyor.

Akademisyenler bu operasyonları; Kürtlere karşı “yok etme politikası” olarak dünyaya duyuruyorlar.

Bunların hepsi gerçekle ilgisiz, Suriye’deki olaylarla Türkiye’de yürütülen terörü “bağlantısız göstermeye çalışan” açıklamalardır.

Haberin Devamı

Türkiye çok yönlü saldırılarla karşı karşıya ve artık sorunun Meclis’te tüm partiler tarafından tartışılması, HDP’nin de bu tartışmalarda yer alması ötelenmemelidir.

Batı medyası bugün Güneydoğu’da olanları anlatırken “Suriye ve Irak’taki gelişmelerle bağlantısını, daha önce dağlarda yaşanan terörün şehirlere inmesinin nedenlerini” anlatıyor.

Savaştan farksız!

Türkiye bu gerçekleri açıkça ortaya koyma ve nasıl olursa olsun kasıtlı olarak savaş havasında yürütülen kanlı saldırılara çözüm bulma noktasındadır.

1990’lardan bu yana benzeri yaşanmamış yoğunluktaki PKK saldırıları ve ona paralel giden IŞİD saldırıları ile Türkiye’yi gerçekten Suriye benzeri bir kaosa sürüklemeleri önlenmelidir.

Böyle bir ortamda liderlerin birbirleriyle çekişmeyi, parti siyaseti yapmayı, yapay gündemleri bir yana bırakıp toplu olarak terör-vahşet sorununa eğilmeleri şarttır.

Gün kaybetmesinler, yazık oluyor ülkeye!

DİĞER YENİ YAZILAR