Ermeni lobilerinin Batı ülkelerinde onlarca yıldır yürüttüğü aralıksız faaliyet amacına ulaşacak mı?
Türkiye’yi tarihe “20’inci yüzyılın ilk soykırımcı ülkesi” olarak yazdırmayı başaracaklar mı?
Ermeni soykırım iddiasının 100’üncü yıldönümünde durumun dünya çapında aleyhimize dönüyor görüntüsü bizi harekete geçirmelidir.
Dün ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf beklenen açıklamayı maalesef yaptı ve; “1915 yılı olaylarıyla ilgili gerçeklerin tam adil ve içten kabulünün Türkiye, Ermenistan ve Amerika’nın da çıkarına olduğunu” söyledi.
Kabul ediyorlar!
Harf’ın “ABD Başkanı Obama ve üst düzey yetkililerin Osmanlı İmparatorluğu’nun sonlarında 1.5 milyon Ermeni’nin katledildiğini ‘tarihi bir gerçek’ olarak kabul ettiğini ve herkesin de bunu kabul etmesi gerektiğini” bildiren ifadesi bugüne kadar iddiayı kabul etmeyen ülkeleri de etkileyecek niteliktedir.
AB Parlamentosu da dün Ermeni soykırım iddialarını tüm AB üyesi ülkelerin tanımasını ve 24 Nisan’ın “soykırım günü” olarak anılmasını sağlayacak tasarıyı oyladı. Türk Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ise “Bu adımı yok sayacaklarını” açıkladılar.
Ermenistan reddetmişti
ABD Dışişleri Sözcüsü “Ülkelerin geçmişlerinin acı unsurlarıyla hesaplaşması ve kabulü gerektiğini” söylerken dünya tarihçilerinin de bu kararda olduklarını belirtti mi? Yoksa bu görüşteki ülkeler sadece Ermeni diyasporasının bugüne kadar sürdürdüğü kampanyayı hatır için mi kabul etmekteler?
Cevabı aranması gereken soru budur. Türk Tarih Kurumu eski Başkanı Yusuf Halaçoğlu Ermenistan ve dünya tarihçilerini “arşivleri birlikte inceleyip gerçeği bulmak” için israrla Türkiye’ye davet ettiğinde Ermenistan “ Önce soykırımı kabul edin sonra gelelim” cevabını vermişti.
Elimizdeki kozlar
Ermeni olayları söylendiği gibi 20’inci yüzyılda değil, 19’uncu yüzyılda ve ABD’den gelen misyonerlerin Ermenileri kışkırtmasıyla, “Büyük Ermenistan” hayalleriyle başlamış, Ruslar, İngilizler ve Fransızların silah yardımıyla, desteğiyle isyanlar yayılmıştı.
İngilizler’in Malta’da suçluları yargılamak üzere kurduğu mahkemede delil bulamadıkları için yargılamayı bitirdikleri İngiliz arşivlerinde mevcuttur. Osmanlı’nın ihmali görülen kişileri yargılayıp cezalandırdığı arşivlerde kayıtlıdır. Ermenistan eski Başbakanı Yohannes Kaçaznuni’nin itirafı ortadadır.
Yalnızca Doğu’daki Ermenilerin “düşman güçlerine katıldıkları için” tehcir edildiği diğer illere dokunulmadığı bilinir.
Ermenilere destek veren Rusların arşivleri bile sorumluların kim olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. ABD ve AB ülkeleri kabul etse de Türkiye birçok Batılı tarihçinin dediği gibi “soykırım iddiasını asla kabul etmemeli”dir.
Yüzleşme önerenler, “gerçek”ten söz edenler buna kalkışmadan önce kendileri tarihi ve devletlerin arşivlerini dikkatle incelemelidir!