“Analar ağlamayacak” söylemiyle başlamıştı ilk açılım süreci... Bunun yanlış bir başlangıç olduğunu, terörün bitmesi için “bir terör örgütü” ile masaya oturuluyorsa “önce silahların bırakılması gerektiği” uyarılarına “analar ağlasın mı istiyorsunuz” cevabı veriliyordu.
Süreç daha sonra çözüm ve barış süreci isimleriyle devam etti.
Dolmabahçe’de HDP’den Sırrı Süreyya Önder ile Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın birlikte açıkladıkları mutabakat metninden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan “bu görüşmeyi kabul etmediğini” söyledi ve ilişkiler birden kesildi.
Ortak imzalı metin
Birkaç gün önce HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş “ Aylarca heyetlerimiz birlikte çalıştılar. Sizin bakanlarınız, devlet heyetinizle bizim heyetimiz görüşmeler yaptı. Ortak imzayla yayınlanan metindir. Davutoğlu’nun bu konuda fikri yok mu” diye sordu.
“Barış bir adım ötemizde duruyordu” dedi. Yıllarca çözüm süreci diye manşetler atılan, yüzlerce TV haber programına konu olan, toplumda beklenti yaratılan bu süreç neden ve nasıl durdu?
Yapılacağı söylenen “yeni anayasa”da hangi değişiklikler için anlaşmaya varılmıştı? Bu sorular cevap beklemektedir.
HDP’lilerin İmralı’yla görüşmeleri de birden kesildi. Öcalan hiç konuşmaz oldu. Hükümet şimdi “silah bırakmadan Öcalan’la görüşme yok” diyor. Demirtaş ise “silahları ancak Öcalan bıraktırabilir” söylemini tekrarlıyor.
Ve öte yanda aralıksız süren PKK saldırılarıyla gencecik askerler,polisler, öğrenciler hayatını kaybediyor. Bir haftada 45’e yakın vatandaşımızı kaybettik.
Aynı Türkiye mi?
Başbakan Davutoğlu Pazartesi günü yaptığı konuşmada “Çok etkin operasyonlar yaptık. Türkiye artık bir hafta önceki Türkiye değil, herkes ayağını denk alsın” derken Malazgirt Jandarma Komutanı Binbaşı Arslan Kulaksız eşi ve kızının yanında PKK saldırısına uğradı ve şehit oldu.
Dün TSK Hakkari Şemdinli’de yapılan PKK saldırısında başından vurulan genç uzman çavuş Ziya Sarpkaya’nın şehit olduğunu açıkladı. Uzman Çavuş’un “askeriyenin maaşını sorgulayanlara” yazdığı ve “ölümden değil korkumuz, sevdiklerimizin hasretidir özlemlerimiz” dediği son mesaj yürekleri dağlıyor.
Şırnak’ta, Mardin’de eş zamanlı ve ağır silahlı saldırılar vardı, yaralanan asker sayısı bile açıklanmadı.
Türkiye gerçekten de bir hafta önceki Türkiye değil. Analar, evlatlar, eşler, nişanlılar ağlıyor.
Terörün eskisinden de yoğun şekilde geri dönmesinin turizmi vurduğu, dış rezervasyonların yüzde 70’inin iptal edildiği, iflasların beklendiği son haberler arasında.
Alman Parlamentosu Federal Ordu Sorumlusu Bartels dün Türkiye’ye gelecek vatandaşlarını “PKK ve IŞİD operasyonlarına tepki olabileceği, dikkatli olmaları” konusunda uyardı. Türkiye’nin IŞİD sorununu NATO’nun ortak sorunu olarak görmediklerini açıkladı.
Suriye politikasında ve sınırlarımızı gerektiği gibi korumamak konusunda yaptığımız yanlışlar bize çok ağır faturalar ödetiyor. Hükümet ve tüm partiler, özellikle de HDP “PKK terörünü durdurmak” için gereken her girişimi acilen yapmalıdır.
Çözüm sürecini başlatıp sürdüren tarafların şimdi kenara çekilme lüksü yoktur!