Seçmen için büyük yanlış!

Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşların 16 Nisan Anayasa değişikliği için oy kullanma oranlarında ciddi bir artış görülmüş.

Dün 57 ülkede katılımın yüzde 47 ile rekor kırdığı, özellikle Hollanda, Almanya ve Lüksemburg gibi ülkelerde dikkat çeken rakamlar olduğu haberi verildi.

Bunu duyunca insan memnun oluyor, demek ki “Türkiye’de yaşamasalar bile” ülkenin geleceğini belirleyecek bu ciddi referanduma onlar da büyük önem veriyorlar.

Yalnız burada bir endişe var.

Yurt içinde yaşayan vatandaşlar bile henüz tam olarak neye oy verdiklerini, yeni anayasa metnini tam olarak anlamamış durumda olduklarına göre acaba diğer ülkelerdeki vatandaşlar konuyu ne kadar biliyor?

Acaba oylarını örneğin Almanya ve Hollanda ile yaşanan ve “hükümet üyelerine istedikleri kampanya özgürlüğünü vermedikleri” için çıkan siyasi krizin etkisiyle, ona göre mi kullandılar yoksa gerçekten “Bu konu Türkiye’de büyük bir sistem hatta bir rejim değişikliğine neden olacak kadar önemli” diyerek mi kullandılar.

Cevap veremiyor!

A&G Araştırma Şirketi’nin sahibi Adil Gür son yaptıkları anketlere göre bir açıklama yaptı.

Haberin Devamı

Gür, son anketin arkasından “kararsızların sayısının tahmin edildiği kadar çok olmadığını, seçmenin ‘parti aidiyeti ve ideolojik nedenlerle’ oy vereceğini” açıkladı.

Bunlar çok önemli ama bu kadar önemli bir başka sonuç da şu sözleri: “18 maddede neler değişiyor sorusunu sorduğumuzda yüzde 80-90 cevap veremiyor”…

Referanduma 5 gün kala hala seçmenin yüzde 80-90’ı neyi oylayacağını “cevap veremeyecek kadar” bilmiyorsa bunun 2 anlamı vardır:

-Hükümet ve diğer partiler yaptıkları mitinglerde ve televizyon konuşmalarında halka “rerefandumla karar verilecek dev bir değişikliği” anlatamamıştır.

-Yapılacak olan referandumun sonucu kesinlikle “bilerek, anlayarak kabul veya ret edildiğini” göstermeyecektir.

Partiye göre oy

Türkiye’nin yönetim sistemini, yargısını ve tüm kurumlarının işleyişini, bağımsızlığını etkileyecek böylesine önemli bir Anayasa değişikliği, eğer Meclis’te oylanmak yerine “halkın kararı ile” yapılacaksa o halkın “ne yapılmakta olduğunu” tam olarak anlaması gerekirdi.

Haberin Devamı

Oysa baştan beri uyarılarımızla değişmesini ve “18 maddenin anlatılmasını” beklediğimiz kampanya konuşmaları maalesef değişmedi.

Miting konuşmaları çoğunlukla parti propagandası ve rakip partileri halka şikayet şeklinde gerçekleşti.

Anket sonucuna göre gerçekten seçmenin “parti aidiyeti veya ideolojik nedenlerle oy kullanacağı” çıkmışsa bu seçmen için de, Türkiye için de büyük bir hata olacaktır.

Tekrarlamak gerekiyor ki bu bir parti seçimi değil; Milleti temsil eden Meclis’in etkisi ve yetkisinin değişmesi, yargı bağımsızlığı konusunda riskler ve daha birçok konu ile ilgili bir karar söz konusu.

Yurt içi seçmen için henüz zaman varken, miting konuşmalarından etkilenmeden herkes açıp 18 maddeyi dikkatle okumalıdır. Bu vatana karşı bir borçtur!

DİĞER YENİ YAZILAR