Partiler seçim beyannameleriyle birlikte yarışı hızlandırmış görünüyor.
İktidar Partisi seçim propagandasını “başkanlık sistemi, yeni anayasa ve HDP karşıtlığı” üzerine kurarken Ana Muhalefet Partisi “işsizliği yüzde beşin altına indirme, yoksulluğu ortadan kaldırma ve her kesime sosyal destek” vaadiyle yola çıktı.
Genç, yaşlı, kadın...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin seçim bildirgesinde kadınlara yapılacak aile sigortası desteğinden, yoksul gençlere üniversiteye hazırlık desteğine, yaşlılık indiriminden, yoksullara ücretsiz elektrik ve doğalgaza kadar çok sayıda vaatte bulundu.
Bunları nasıl yapacaksınız, bütçe açık verir diyenlere ise “israf ve yolsuzluğu önleyerek” cevabını veriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kocaeli konuşmasında “ekonomideki geçici kriz, patinaj” olarak nitelediği tablo Kılıçdaroğlu’nun ekonomi ve yoksulluk üzerine yoğunlaştığı seçim bildirgesine haklılık kazandırıyor.
Artık teğet değil!
Doların rekor düzeyde artışı ve 2.70’i geçmesiyle Türkiye “parası en çok değer kaybeden ülkeler” arasında Brezilya’yı da geçerek zirveye oturdu. Türk Lirası yüzde 16 ile en çok değer kaybeden para birimi oldu.
Halkın alım gücü ciddi oranda azaldı, başta gıda ürünleri olmak üzere zamlar her geçen gün katlanarak artıyor.
İşsizlik son beş yılın zirvesine çıktı. Bu durumda Cumhurbaşkanı’nın da vurguladığı gibi ekonomide bir kriz “geçici” de dense saklanacak gibi değildir. İngiltere’nin saygın ekonomi gazetesi Financial Times dünyanın en büyük bankalarından HSBC’nin “kötü performans gösteren Türkiye ve Brezilya’dan çıkma kararı aldığını” yazdı.
Ekonomi uzmanları “iç siyasette yaşanılan siyasi gerginliklerin ekonomiye yansıdığını” söylüyor, gerginlikler olmasa dolardaki hareketler yarısıyla sınırlı kalırdı diyorlar.
Yatırımcıları hızla kaybetmek istemiyorsak Hükümet iç siyasetteki kaos havasına son vermeyi ciddi olarak düşünmelidir. Patinaj “düşme”ye dönmesin!