Savaş tehlikesi sürüyor!

Ortada ilginç bir paradoks var, tüm ülkeler barıştan yana görünürken savaşa yol açacak girişimlerin arkası kesilmiyor. “Uçurumun eşiğinde dans etmek”ten farksız bir tablo sürüyor.

Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’taki uluslar arası konferansta Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu ile Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko karşılaştılar ve kısaca konuştular.

Hemen arkasından Matviyenko açıklama yaptı; “Resmi görüşme yapmadım, Türkiye Dışişleri Bakanı yanıma geldi… İki ülke arasındaki ilişkiler ancak Türkiye özür dilerse düzelir”…

Türkiye’ye hakaret gibi yapılan bu kaba konuşmanın arkasından adeta Putin’in “Türkiye yaptığına pişman olacak, ekonomik ambargoyla bu işin biteceğini kimse düşünmesin” sözlerinin devamı gibi Ege’de bir Rus devriye gemisi Türk balıkçı teknesine “uyardık, dinlemediler” diyerek ateş açtı.

Açık tehdit!

Rusya Savunma Bakanlığı olaydan sonra yaptığı açıklamada da “Türkiye’nin dikkatsiz eylemlerinin yıkıcı sonuçları olabileceğini” bildirdi.

Bu eylemler sonradan yapılan düzeltmelerle geçiştirilebilir ama açıkça görülüyor ki Rusya’nın izlediği ve izleyeceği yol Türkiye’yi “özür dileyene kadar” yaptığına pişman etmektir. Kaldı ki Ege’deki olaydan sonra Karadeniz’de de iki ülke gemileri arasında bir gerginlik daha yaşandı.

Haberin Devamı

Ortadoğu’daki savaşın hız kazanacağı Putin’in “Tam donanımlı ve radar sistemleri tarafından fark edilmeyecek bir nükleer savaş uçağının hazır tutulması için verdiği talimat”tan, İran’ın Suriye’ye gönderdiği askeri güçlerini çekmesinden” de anlaşılmaktadır.

Irak’a cevap

Aynı sıralarda Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı El Maliki’nin Türkiye’nin Musul’da asker bulundurmasını “işgal” olarak nitelendirip “Türk müdahalesine karşılık vereceklerini” açıklaması dış politikada çok kritik günlerden geçtiğimizin bir başka göstergesidir.

Yurt içinde ise Güneydoğu’da başta Diyarbakır-Sur, Cizre, Silopi olmak üzere PKK’nın “savaş havasında terör” sürdürdüğü, birçok ilçede vatandaşların evlerinden kaçıp göçe zorlandığı ve göç edenlerin evlerinin yakıldığı, ilçelerin harabeye çevrildiği bir süreç yaşıyoruz.

Haberin Devamı

Deneyimli bir diplomat ve siyasetçi olan Onur Öymen gönderdiği yazısında “Musul’a asker gönderilmesinin ancak Irak’la yapılmış detaylı ve hukuki bir anlaşma ile mümkün olacağını” belirtirken şunları söylüyor;

“Irak’la daha ciddi bir sorunumuz var. Irak uzun zamandır topraklarında PKK’nın yönetici kadrosunun, kamplarının, cephaneliklerinin varlığına engel olmuyor, hatta Türkiye’nin oradaki teröristlere yönelik hava operasyonlarına tepki gösteriyor.

Bu tutumu kendi anayasasına da BM Güvenlik Konseyi’nin 28 Eylül 2001 tarihli kararına da açıkça aykırıdır. Türkiye’nin bu nedenle Irak’ı protesto etmesi ve BMGK’na şikayet etmesi gerekmektedir.”

ABD’nin de Türkiye için “IŞİD petrolü, Musul gibi konularda” rahatsız edici açıklamalarda bulunduğunu, Batı ülkelerinin IŞİD’e karşı olurken PYD-PKK’yı desteklediğini unutmayarak son derece dikkatli siyaset planlamalıyız!

İş gerçekten de bir 3’üncü dünya savaşına gidebilir, şakası yok!

DİĞER YENİ YAZILAR