Dün gazetelerde muhalefet partileri ile bazı STK’ların biraraya geldiği Adil Seçim Platformu’nun çağrısı vardı. Adil Seçim platformu “sandıkların yüzde 99’unun güvende olduğunu” bildirmiş. Seçmenler “huzur içinde sandığa gidebilir” diyor.
CHP’de milletvekili adayı olan ve sandık güvenliği için çalışan Mehmet Ali Çelebi ise “Oyumuz güvende ama hala Urfa ve Erzurum’da müşahit eksiğimiz var” diyor. Oy ve Ötesi seçmene “sandık tutanağını çek gönder” kampanyası yapıyor.
24 Haziran’da herkes “T3 Tutanak gönder” uygulamasını telefonuna indirerek sandık tutanaklarını çekip gönderebilecek, seçim ihlallerini bildirebilecek.
Görüldüğü gibi seçim güvenliği için sıkı bir faaliyet yürütülüyor.
Anadolu Ajansı meselesi
Partiler ve seçmenler bu çalışmaları yaparken birdenbire ortaya Anadolu Ajansı’nın TV NET kanalında 19 Haziran gecesi verdiği seçim tablosu çıktı.
Seçimden 5 gün önce AA’nın tablosu “açılan sandıkların yüzde yüz olduğu” belirtilerek il, il yazılmış.
Tayyip Erdoğan’ın yüzde 53, Muharrem İnce’nin yüzde 26, Akşener’in yüzde 12, Demirtaş’ın yüzde 7 şeklindeki oranları ekrana yansıtılmış. Bu olay sosyal medyada ve internet sitelerinde yer alınca haklı olarak büyük bir tepki ortaya çıktı.
Anadolu Ajansı 6 Nisan 1920’de Atatürk tarafından kurulmuş bir devlet haber ajansı.
Oy verme gününden önceki 10 gün içinde kamuoyu araştırmaları, tahminler bile yazılı ve görsel medyada yasaklandı.
Bu durumda “devlet ajansının” verdiği seçim sonucu elbette tartışılacaktır.
Seçmen etkilenmemeli
AA, bu tabloyu seçim yapılmadan önce nasıl bilebilir?
Bunun “seçmeni etkileme, algı operasyonu olduğu” bile söylendi ki devlet ajansı için hiç hoş bir durum değil.
AA Genel Yayın Yönetmeni Mutanoğlu “Her seçimde, ‘seçim gecesi aboneler sıkıntı yaşamasın diye’ seçim öncesi test yapılır. Bu sonuçlar da test” diyor.
Doğrusu “aboneler sıkıntı yaşamasın diye” önceden seçim sonucu verildiği görülmüş şey değildir.
Sıkıntı yaşamamak için AA’nın verdiği sonuçlardan mı yararlanacaklar?
Olayın sakıncaları çoktur, seçmen hiçbir şekilde bu tablodan etkilenmemelidir.
Bozdağ’ın açıklaması
Başbakan yardımcısı Bekir Bozdağ “AA hiçbir sonucu manipüle etmez, iftira atıyorlar” dedi. YSK’nın da Türkiye’nin en güvenilir kurumlarından olduğunu söyledi.
Ancak, seçim tablosunun yayınlandığı programın görüntüleri var ve itirazlar da bu görüntülerle ilgili.
Aslına bakarsanız Anadolu Ajansı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da zarar veriyor. Seçimde yüzde 52-53 alsa, seçimden önceTV’de verilen bu tablo akla gelecektir.
Bekir Bozdağ’ın belirttiği gibi YSK’nın görevi “seçimlerin dürüst yapılmasını” denetlemektir. Toplum, seçim güvenliğini “sandıkta” sağlamak için çalışıyor ama sandık dışında hiçbir müdahalenin olmaması da YSK’nın sorumluluğundadır.
AA ile ilgili olay da yok sayılmayacak kadar önemlidir. Yasaklara devlet kurumu uymayacaksa o yasağın anlamı olabilir mi?