Aslına bakarsanız çağdaş demokrasiler için “çözüme çok açık” bir sonuç çıktı seçimden…
Bir başka ülkede hiç de fazla zorlanmadan ve ülkeye sıkıntı yaratmadan kolayca bir koalisyon çıkarmak mümkün olurdu. Ama maalesef Türkiye’de siyasi partiler geçmişten ders almamakta ısrarlılar.
Bahçeli ilk anda “kimseyle koalisyon yapmayacağını” açıkladı.
Demirtaş biraz daha ılımlı; “AKP ile koalisyon yapmayacağını” söylemekle birlikte “Halk bize uzlaşın, sorunları barışçıl yolla çözün diyor. Çözüm sürecini bıraktığımız yerden devam ettirmeye hazırız. Yeni Anayasa’ya hazırız” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklaması ise “Halkın mesajı çok açık. Oturun uzlaşın Türkiye’nin sorunlarını çözün diyor. Ama bu tablonun içinde Ak Parti yok”!
İlk soru; Kılıçdaroğlu buna nasıl emin olabiliyor? Halk belki bu mesajı tüm partiler için verdi, belki hepsinin uzlaşmasını istiyor?
Çözüm sürecinin filmi
Neyse ki dün CHP Sözcüsü Haluk Koç “Geniş ortak paydalarda birleşme gereğini görmeliyiz” sözleriyle daha uzlaşmacı bir mesaj verdi.
Devlet Bahçeli’nin de dün kurmaylarıyla “koalisyon ve diğer olasılıkları” tartışacağı bildirildi. MHP’nin “17-25 Aralık yolsuzluk operasyonuna karışanlardan hesap sorulması ve çözüm sürecinin rafa kaldırılması” şartları öne sürülürse AKP ile veya “HDP destekli” bir koalisyonun olmayacağı ortadadır.
Yalçın Akdoğan’ın “HDP bundan sonra ancak çözüm sürecinin ancak filmini yapar” benzeri açıklamaları eğer partisinin görüşü ise “AKP’nin bir koalisyona yanaşmayacağı ve hatta bir başka koalisyonun bu yönde insiyatif almasına izin vermeyeceği” ihtimali baştan ortaya konmuş demektir.
Akdoğan bunu söylerken PKK’nın Dağlıca’da askeri üsse havan toplu saldırı yapması ve bir PKK yöneticisinin “Emanet oy filan yok, HDP yanlış değerlendiriyor” demesi de düşündürücüdür.
PKK adeta “şiddetin, terörün olmadığı” bir barışçıl sürece “HDP’ye rağmen” karşı çıkıyor havasında... Peki hani Öcalan artık “silahlı eylem istemiyor”du? Şimdi de Kandil ve Öcalan’la HDP arasında kopukluk olduğunu mu söyleyecekler?
Yoksa HDP Meclis’te iken de terör devam mı edecek? HDP barış ve demokrasi söylemlerini, verdiği sözleri tutmayacak mı?
Muhalefete uyarı!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tek başına gücü hissedemeyeceği, “AKP’nin iktidarı paylaşacağı veya muhalefet partilerinin kuracağı” bir hükümeti istemeyeceği açıktır.
Zaten AKP’nin olmayacağı bir koalisyona hükümet kurma görevi vermesini beklemek, verse bile çıkarılacak yasaları veto etmemesini ummak fazla iyimserlik olur.
Buna rağmen, muhalefet partilerinin uzunca bir süre koalisyona yanaşmaması, sorunlar çıkarması olayı “bakın biz olmadan bir hükümet bile kuramıyorlar” noktasına getirecek, AKP bu süreçten karlı çıkacak, bir erken seçimde muhalefet partileri “kaybeden taraf”a dönüşebilecektir.
Tüm partiler bu süreçte “davranışlarının halka vereceği mesaj” konusunda çok dikkatli olmak zorundadır!