Taliban ve El Kaide ile başlayan ve İslam dinini en vahşi eylemlere alet eden terör dünyaya yayıldı.
Fransa’nın başkenti Paris’te Cuma gecesi Bataclan konser salonu, Fransa-Almanya maçının oynandığı Stade de France ile bir restoran, bir metro istasyonu dahil olmak üzere 7 ayrı bölgede bombalı ve silahlı saldırı gerçekleştiren ve 3’ü öldürülen teröristlerin “IŞİD militanı” olduğu CNN International tarafından duyuruldu.
Bu saldırılarda en az 140-150 kişinin hayatını kaybettiği bildirilirken, dün son gelen haberlerde sadece konser salonunda 118 kişinin öldüğü açıklanıyordu.
Batı’da ciddi önlemler
Olayın hemen arkasından Fransız kabinesinin toplanarak “2’inci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez” tüm sınırlarını kapattığı, ülkede olağanüstü hal ilan ettiği ve Paris’te güvenlik kontrolünü ordunun aldığı açıklandı.
Fransa bunu “teröristlerin kaçmaması ve başka teröristlerin ülkeye girmemesi” için önlem olarak yaptığını açıkladı.
ABD ve Belçika sınırlarda ve büyük kentlerinde benzer bir saldırı olasılığına karşı güvenlik tedbirlerini ciddi düzeyde arttırdı.
Avusturya “ülkemizde 250 silahlı cihatçı olduğunu biliyoruz, Paris’tekinin benzeri bir saldırı ihtimalini göz ardı edemeyiz” açıklaması yaparak güvenlik seviyesini en üst düzeye çıkardı.
İngiltere’de uzun süre önce arttırılmış olan güvenlik önlemleri aynı şekilde en üst düzeye çıkarıldı. Suriye’de IŞİD’li İngiliz vatandaşı “Cihatçı John” olarak bilinen teröristin öldürülmesinden sonra İngiltere “Londra’da bir misilleme saldırısı” bekliyordu.
Terör tehlikesi!
Dünya çapında alarmla görüldüğü gibi İslam dinini yaptıkları katliamlara dayanak yapan IŞİD ve benzeri terör örgütleri İslam’a da, Müslümanlara da, mültecilere de en büyük zararı verdiler.
Yine görüldüğü gibi Batı ülkeleri “cihatçı terör örgütleri”nin son derece profesyonel ve organize faaliyet yürüttüğünü, sınırlardan sızarak eylem gerçekleştirdiğini anladıkları için sınırlarını ve kentlerini, toplumlarını güvenceye almak için had safhada alarma geçtiler.
Türkiye’de “bombalı eylem yapmak veya IŞİD’e katılmak üzereyken yakalanan” onlarca teröristin kimliklerine baktığımızda Afganlı’sından Tacikistanlı’sına, Iraklı’dan Suriyeli’ye hepsinin rahatça içeri girip yaşayabildiğini görüyoruz..
Aynı tepki gerekli!
Avusturya “250 silahlı cihatçı olduğunu biliyoruz” diyerek önlem alıyor, Türkiye’de acaba kaç silahlı cihatçı var ve sınırlar, kentler için hangi “üst düzey güvenlik önlemleri” düşünüldü, alındı?
Fransız Basın Ajansı AFP’nin “Cihatçı John’un yardımcısının İstanbul’da yakalandığı” haberi doğru mudur, doğruysa bu azılı teröristler ülkeye nasıl girebilmektedir?
Yıllarca terörle mücadele etmiş olan eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ doğru söylüyor; “Dünya Paris’te olan terör eylemine de diğer ülkelerdeki eylemlere de aynı tepkiyi göstermedikçe terör bitmez”.
Yüzlerce vatandaşımızı kaybettiğimiz Suruç, Reyhanlı, Diyarbakır gibi katliamlar, Güneydoğu’da yaşadığımız terör, verdiğimiz şehitler de, Suriye sorunuyla birlikte G-20 zirvesinde gündeme getirilmelidir!