Rusya tarafından sergilenen çelişkilerle dolu bir güç gösterisi devam ediyor.
Esad’la ortaklık içinde Suriye’ye tepeden inme girerek, yağdırdığı bombalarla masum sivillerin ölmesine, yaralanmasına yol açan ve buna devam eden Putin, sınır ihlali yaptığı için düşürülen Rus uçağı ve ölen pilotu nedeniyle tehditlerine ve yaptırımlarına ara vermiyor.
İşin giderek karmaşıklaşan ve daha da ciddiye binen boyutu bu tehditlerin Türkiye ile sınırlı kalmaması, Türkiye’yi destekleyen diğer ülkeleri, toplulukları ve hatta NATO’yu hedef almasıdır.
Çarşamba günü Putin’in Sözcüsü Peskov “Karadağ’ın 29’uncu üye olma yolunda NATO’ya davet edilmesi”ni, Doğu’ya doğru genişlemesini kabul etmeyeceklerini ve misillemede bulunacaklarını söyledi.
“Pişman olacak”
Başbakan Erdoğan, Putin’in “Türk Hükümeti’nin IŞİD’e yardım ettiği, finansal destek ve koruma sağladığı, petrol aldığı” yönündeki açıklamalarına karşılık “bu iddiaları ispata çağırmış, kanıtladığı takdirde Cumhurbaşkanlığı görevinden ayrılacağını ama kanıtlayamazsa kendisinin de aynı şeyi yapmak zorunda olduğunu” söylemişti.
Erdoğan bu sözlerini tekrarlarken Putin dün Federal Meclis üyelerine yaptığı konuşmada bir yandan Türk milletini övdü ve “Türkiye’deki dostlarımızı yönetici elitlerden ayırıyoruz” dedi, diğer tarafta “Türkiye’nin Rus uçağını düşürmesinden dolayı pişman olacağını, domates ambargosuyla kurtulamayacağını, ekonomik yaptırımların sınırlı olacağını düşünenlerin yanıldığını” söyledi.
Teröristlerle ticaret yapmasına izin verilmemesi gerektiğini, teröristlere yardımının görmezden gelinemeyeceğini bir kez daha vurguladı.
Bu arada Gazprom’dan “İki ülke arasındaki gerilime rağmen Türkiye’ye doğal gaz sevkiyatının normal şekilde devam ettiği” açıklamasının gelmesi sevindiriciydi ama aynı gün içinde Rusya’da halı üreten Merinos’a silahlı ve maskeli kişiler tarafından baskın yapılması da sürecek çelişkili kararları gösteriyordu.
İşadamları gönderilecek
Baskını yapanlar bilgisayar hard disklerini söktü, üretim durdu ve fabrikanın Rus Müdürü “böyle bir şeyin şimdiye kadar görülmediğini, duyulmadığını” söylerken yönetici kadrosundaki Türklerin sınır dışı edileceği bilgisinin geldiğini de açıkladı.
Putin’in uçak olayını Suriye’de Türkiye aleyhine gelişmeler yaratmak için kullanacağı açıktır. Esad’ın bu süreçte sesini duymasak da bütün bu gerilim onun “planları doğrultusunda” Rusya’dan alacağı desteği olumlu etkileyeceği için durumdan memnun olduğuna şüphe yoktur.
ABD “Türk Hükümetinin DAEŞ’le işbirliği yaptığı iddialarını reddediyoruz” dediğine ve NATO da Türkiye’nin yanında yer aldığına göre Türkiye şu anda Putin’in tehditlerine karşı yalnız değil.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov İle Türk Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun görüşmesi “Lavrov’un beklediği, özür benzeri söylemleri duymaması” nedeniyle ne kadar ümit vericidir bunu şu anda kestirmek güç.
Bütün bu tablo, arkadan gelecek ambargoların ve siyasi gelişmelerin önümüzdeki günlerde Türkiye’yi önemli ölçüde etkileyebileceğini gösteriyor.
Umudumuz gerilimin ve olumsuz etkilerinin bir an önce bitmesidir!