Dini bayramımız olan Kurban Bayramı’nı saygıyla kutladığımız günler içindeyiz.
Bununla birlikte, bugüne kadar her Kurban Bayramı’nda kurbanlık hayvanların kesim sırasında çektikleri eziyeti, sokakların hatta denizlerin kan rengine boyandığını görmek toplumun duyarlı insanlarına acı verdi.
Bu nedenle konunun tartışılması gerektiğine inanıyorum. Dine, inanca saygılı ve aklı selime sahip insanlar düşünceye ve dini konuların da tartışılıp doğrunun bulunmasına karşı çıkmazlar.
Son yıllarda Sağlık Bakanlığı “sokakta kurban kesiminin önlenmesi” için yasaklar koydu, cezalar açıkladı. Bu çaba biraz olsun hayvanlara “din adına” yapılan kesim işkencelerini önledi.
Kesmek yerine bağış
Sosyal medyada “kurban kesmek, hele de kurban yaşı dolmamış hayvanları kesmek yerine bağış yapılması” talebi o kadar yoğun ki bu konuda din adamlarının, Diyanet Başkanlarının ne düşündüğünü biraz araştırma gereği duydum.
Kısa süre önce “Biz din ile siyaseti iç içe kıldık, bundan en çok zarar gören dini değerler oldu” diyen Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu “kurban” konusunda daha önce şunları söylemiş:
“Fıkıh bilgisiyle 20-30 yıldır meşgul olan bir akademisyen olarak kurbanın ‘sünnet olduğu’ görüşündeyim. ‘Vacip’ demiyorum, sünnet olduğu ağırlıklıdır. Yani, kesen sevap kazanır, kesmeyenin günahı yoktur”. (20 Ocak 2004)
Farz mı, değil mi?
Bardakoğlu’nun bu açıklamasından sonra birçok ilahiyatçı “farz değil” görüşünü paylaşmış.
Yine Diyanet İşleri eski başkanlarından Prof. Dr. Süleyman Ateş aynı tarihlerde;
“Farz değildir, bu konuda Hanefiler arasında bir oy birliği yoktur. Kur’an’da kurban kesmenin ‘farz olduğunu’ söyleyen bir hüküm de yoktur. Halk arasında ‘farzmış gibi’ algılanmasının sebebi, cami imamlarının sürekli ‘kurban kesin demesidir. Onlar da ‘deri toplamayı düşündükleri için’ vatandaşlara bu telkinleri yapmaktadır.
Sırf yanlış anlama olmasın diye kurban kesmeyen büyük sahabeler (Hz. Muhammed’in meclislerinde bulunmuş, söylediklerine ve davranışlarına tanıklık etmiş kişiler) vardır, Hz. Ömer, Hz. Ebubekir gibi…
Davacı olacaklar…
Ünlü İlahiyat Profesörü merhum Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk ise yıllar boyu katıldığı televizyon programlarında şunları söylemiş:
“Son yıllarda kurban ‘sünnet’ olmaktan çıkarılıp ‘farz’laştırıldı. Onunla da yetinilmedi ‘İslam’ın en büyük farzı’ haline getirildi…
Kurbanın esas İslami amacı olan ‘yoksulun et yemesi’ adeta unutuldu, kurban denince akla bir tür ‘deri kapma yarışı’ gelir oldu. İslam dininin, Kur’an dininin ‘hayvan kesmek diye bir ibadeti’ yoktur.
Bunu Peygamber’in en büyük sahabeleri, mesela ‘sahabelerin babası’ denilen İbni Abbas söylemiş ve uygulamıştır.
‘Acı çektirilen, hakları ihlal edilen hayvanların Allah huzurunda bizden davacı olacaklarını’ söyleyen ilk insan bizim Peygamberimiz’dir.”
Bu bilgilerin unutulup gitmemesi, değerlendirilmesi, uygulanması için yarın diğer konular yanında biraz daha üzerinde duracağım.