Çözüm Meclis’te aranabilir mi?

İrdelenmesi gereken çok sorunumuz var ama en önemlisi “adalet” konusu.

FETÖ ile ilgili soruşturmalarda bu örgütle, Cemaatle, lideri Gülen’le çok yakın olan, yıllarca onunla yan yana çalışmış, “Hocaefendi Hazretleri” diye hitap etmiş kişiler için “bunlar hiç olmamış gibi” davranılırken hiçbir ilgisi olmayan kişilerin tutuklanması adaleti ciddi ölçüde zedeledi.

Eşitsizlik ve yargının taraflı kararları için başlatılan yürüyüş için Hükümet üyeleri “Adalet sokakta aranmaz, yargıda, Meclis’te aranır” dediler.

Acaba bu öneride haklılık payı nedir?

Mesela MİT TIR’larıyla ilgili haber yapan gazeteciler için müebbet hapis cezası bile düşünülürken Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in (MHP’de iken) televizyonda bu konuyla ilgili “bilerek söylüyorum” vurgusuyla yaptığı ağır suçlamalar, toplumdaki tepkilere rağmen neden yargının dikkatini çekmemiştir?

Tarafsızlık meselesi

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Cumhurbaşkanı’nın AKP Genel Başkanı olmasına değinerek “Bu Türk siyasetinde yeni bir başlangıçtır” dedi.

Haberin Devamı

İbrahim Kalın “cumhurbaşkanlarının parti kimliği olmasının ‘tarafsızlığa engel’ teşkil etmediğini” de söylüyor.

Cumhurbaşkanlarının bundan sonra aynı zamanda “parti genel başkanı” olması 1960’tan bu yana yeni bir başlangıçtır, doğru, ancak bugünün Türkiye’sinin had safhada kutuplaşmış siyaset ortamında “tarafsızlığa engel teşkil etmediği” doğru değildir.

Tek bir kişi ve tek bir parti tarafından belirlenen HSK’nın atayacağı hakim ve savcıların “tarafsız” olması ne kadar zor ise, parti genel başkanı bir cumhurbaşkanının tarafsız olması o kadar zordur. Partili cumhurbaşkanı olarak “partiler arası uzlaştırıcı bir görev” üstlenmesi mümkün değildir.

Nitekim referandumdan bu yana Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ana Muhalefet Partisi ve Lideri’nin çekiştiği ve gündemin bu tartışmalara yoğunlaştığı görülmektedir.

Önergeler reddediliyor

Her iki lider de 15 Temmuz’un detaylarıyla ortaya çıkmasını istediğini söylüyor.

Oysa “15 Temmuz’un siyasi ayağının ortaya çıkarılması için araştırma komisyonu kurulması” önergesi Ak Parti oylarıyla reddedildi.

Haberin Devamı

Manisa’da 1000’den fazla asker, daha önce Maliye Bakanlığı’nda gıda zehirlenmesine neden olan “Rota” şirketinin yemeğinden 4 ayrı olayda zehirlendi.

Araştırma komisyonu kurulması teklifi AKP ve MHP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.

İkisi de anlaşılır gibi değildir ve aynı zamanda “Meclis’te çözüm arama”nın zorluğunu ortaya koymaktadır.

Yargı ve Meclis’te çözüm devre dışı olduğu zaman, bir partinin çözümü yürüyüşte aramasına şaşırmamak gerekir.

Anayasal bir hak olan ve AİHM’nin “ifade özgürlüğü” kapsamında gördüğü “gösteri ve toplantı yapma hakkı” için “hükümet lütufta bulundu da yürüdüler” dersek, başka ülkelere “hükümet üyelerimize vatandaşlarımızla toplanma hakkı vermiyorlar” diye kızmaya hakkımız olabilir mi?

Keşke 21’inci yüzyılda hala bunları tartışıyor olmasaydık.

DİĞER YENİ YAZILAR